33.Bölüm: "Şifa"

36.8K 1.6K 437
                                    

33.BÖLÜM: "ŞİFA"

Selam, biz geldik!

Keyifli okumalar :D

🌸

Kendini kaybettiğin her yolda bir ışık seni bulacak ve ardından çöktüğün yerden seni kaldıracak. Küçüklüğümden beri hep buna inanırdım ve çok zor zamanların ardından şimdi buradaydım. Saatler sonra sevdiğim adamla evlenecek ve hayatımın çok farklı bir bölümüne çıkacaktım.

"Peri kızı gibi oldun." Zeynep hayranlıkla beni süzdü. "Ben kız tarafı olmak istiyorum."

"Abin kapıya gelince iki yüzlük koparırsan bunu rüşvet olarak alırım." Zehra sırıttı. "Sana bir şans."

"Cebini bile alırım," dedi Zeynep heyecanla. "Annem zaten yokluğumu fark etmiştir."

Onların bu hallerine gülüp yavaşça ayaklandım. Odamdaki büyük aynanın karşısına geçtiğimde odadakilerin hepsinden bir iç çekiş duyuldu. Üzerimde sade, kabarık olmayan bir gelinlik vardı. Bu gelinliği ilk gördüğümde başka hiçbir şeye bakmamıştım ve şu an hayalimdeki o gelindim.

Saçlarımı ensemde şık bir topuz şeklinde tutturmuştuk ve yüzümde aydınlık bir makyaj vardı

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Saçlarımı ensemde şık bir topuz şeklinde tutturmuştuk ve yüzümde aydınlık bir makyaj vardı. Şu an o kadar heyecanlıydım ki nefes almayı bile unutuyordum. Korkut'un beni görünce vereceği tepkiyi ise iple çekiyordum.

"Aha geldiler." Melis heyecanla pencereden bize döndü. "Ayy başlasın o zaman."

Davul ve zurna aynı anda çalmaya başladığında odada heyecanla iç çektim ve kapıdan içeri girilmesini bekledim. Tolga abim kapıdan göründüğünde nefesimi tuttum, elinde kırmızı bir kuşak vardı. Biz bunu bakirelik anlamında yapmıyorduk, babannem bu konuda oldukça netti. Ne kadar küçük yerde büyüse de babannem hep bunun bir namus meselesi yüzünden değil, evliliğin tamamen sabır ve mutluluk getireceği yönünde bir dilek gibi göründüğünü söylerdi. Ki öyleydi de.

"Büyüdün, salındın ve şimdi de bir yuva kuruyorsun."

Tolga abimin sözleriyle gözlerim yaşardı. Bana doğru adımlayıp tam karşımda durduğunda kızların bizi çektiğini fark ettim ama içeri giren diğer aile üyeleriyle de göz göze geldim. Herkes bizi izliyordu.

"Evimizin neşesi, küçük kardeşim." Kuşağı üç kere belimden geçirdi ve en sonunda bağlarken alnıma bir öpücük bıraktı. "Hep mutlu ol, güzelim. Hep."

Gözyaşlarım akmadığı için kendimi tebrik edip ona sarıldım. Ardından babama, anneme, Ömer abime ve Gül yengeme. En son babannemle göz göze geldiğimde bana kapanan kapıyı işaret etti. "Seninki geldi."

"Ay durun!" Melis ile Selin koşar adım kapıya yönelip önünde durdular. "Öylece giremezsin enişte!"

"Kızım cebimde kuruş kalmadı, yetmez mi size ya?"

SEVDA ÇİÇEĞİWhere stories live. Discover now