SEVDA ÇİÇEĞİ

37.Bölüm: "Bıçak"

37.BÖLÜM: "BIÇAK"

Selam, biz geldik! Yıldızları görelim mi ;) Ayrıca yorumlar çok azaldı, okuyanlar ve gelen yorumlar arasında uçurum var. Ne kadar çok yorum, o kadar çabuk bölüm ❤️

Keyifli okumalar...

🌸

2,5 Ay Sonra, Korkut Ali Türkoğlu, Irak

Elinde tuttuğu bıçağı usta bir şekilde çeviren Barbaros, gelecek emri hazırda bekliyordu. Bıçaklara ayrı bir ilgisi vardı, harbiyeye girince de benden çok şey öğrenmişti. Hızını ve ustalığını ona öğretmem için aylarca peşimden ayrılmamıştı. Daha yirmi beş yaşındayken girmişti time. Bordo renkler yüzüne çalınırken kaybedeceği hiçbir şeyi yoktu. Onun işi de, hayatı da burasıydı.

"Komutanım, merkez üssü doğuda." Telsizde binbaşına rapor verirken taramalı silah elimin altında duruyordu. "Altmış beş doğu, kırk beş batı."

Telsizi kamuflajın cebine yerleştirip dağın tepesinde dizilen time baktım. Elimdeki sigaranın yarısı bitmişti bile. Gonca'ya özlemim her geçen gün artarken sesini de en son geçen hafta duymak beni mahvediyordu. Bir an önce dağın diğer tarafındaki ibneleri halledip dönmek istiyordum.

"Lan göt," dedi Kenan bir anda Alpay'ın ensesine vurarak. "Oğlum o son ibneyi ben vuracaktım, niye atlıyorsun?"

"Adamın götü başı ayrı oynuyordu, dayanamadım biliyor musun?" Alpay sırıttı ve elindeki uzun namlulu silahının ucundan öptü. "Bebeğim sağ olsun."

"Ulan bilmiyor musun ben tek sayıda kalamıyorum?" Kenan dişlerini sıktı, yirmi dokuz leşte kaldığı için gergindi. Tek sayılardan nefret ediyordu çünkü. "Sikerim öpücüğünü."

"Öyle deme, deme." Alpay yüzünü acıyla buruşturur gibi yapıp silahına sarıldı birden. "Üzülüyor, abisi."

"Sabır." Kenan bu sefer Barbaros'a döndü. "Lan oğlum sen de şu bıçağı bırak. Yalak yaptın."

"Kenan biliyor musun," dedi Barbaros dehşet bir sakinlikle. Bu adamda en sevdiğim huydu bu, her şeye çok sakin yaklaşıyordu. Koyu lacivert gözleri bir bıçak bir Kenan arasından gitti geldi. "Az önce bu bıçakla tam otuz orospu çocuğu öldürdüm. Belki bende çift sayıda kalamıyorumdur."

Kenan gözlerini irice açarak bir adım geriledi. "Amına koyayım," dedi sessizce yanındaki Tuna'ya. "Bu adam beni çok korkutuyor."

"Senin ağzın bugün fazla çalışıyor." Alpay gözlerini kıstığında sigaradan derin bir nefes aldım. "Melis yengem ayar mı attı yine sana?"

"Ne alakası var ibne?" Derken bile belliydi Melis'ten azar yediği. Kenan sakin bir yapıdaydı ama Melis onu delirtiyordu. Dönünce ona söyleyeceği bir çift lafı vardı, ondan sonra o deli kız tamamen ömürlüğü olacaktı. Bunu daha yoldayken paylaşmıştı benimle.

"Baran," diye seslendim sigaranın izmaritini yere atarken. Baran bana doğru döndüğünde çenemle aşağıyı işaret ettim. "Durum ne?"

Elindeki keskin nişancı tüfeğinden dürbüne bakarak bana döndü. "Toplanıyorlar, son on dakika."

"Gök geliyor mu?"