🖇️Umarım severek okuduğunuz bir bölüm olur, keyifli okumalar dilerim...
🖇️Satır arası yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın lütfen..
6.Bölüm
Ocak 2020..
Günler günleri, haftalar haftaları kovalamıştı.. Devrim ve Pamir uzaktan bir şekilde ilişkiyi yürütmeye alışmışlardı. Telefonla konuşmak, mesajlaşmak elbette ki yüz yüze olan buluşmalarının yerini tutmuyordu ancak yine de ikisi de bu durumu kabullenmişlerdi.
Bazen Pamir aylarca göreve gidiyor ve fırsat bulduğu zamanlar Devrim'i arayabiliyordu. Bazı haftalarda veya aylarda yalnızca mesajlaşarak günlerini geçiriyorlardı. Devrim okulu bitirmek için canla başla mücadele ederken bir yandan da sevdiği adamın hasretini çekiyordu. Pamir ise gittiği operasyonlarda her ne kadar işine odaklansa da aklı sevdiği kadın da kalıyordu.
Neyse ki bu hasretleri birkaç günde olsa dinecekti.. Pamir alacağı rütbenin heyecanıyla ailesine haber vermişti ve tabii sevdiği kadına da. Devrim aldığı haberle birlikte çok sevinmişti çünkü güz dönemi bitmiş ve yarıyıl tatiline giriş yapmışlardı. Bu da demek oluyordu ki Pamir'in rütbe törenine gidebilecek ve aşık olduğu adamla hasret giderebileceklerdi.
Tören günü sabahın erken saatlerinde Pamir'in ailesiyle birlikte uçağa binmiş ve yaklaşık 2 saat sonra Hakkari'ye varmıştı. Uçaktan hep birlikte inerek havaalanının çıkışına doğru ilerlerlerken Pamir'in onları karşılamak üzere havaalanına geldiğini görmüşlerdi.
İlk önce Burçe, sonra annesi ve babası olmak üzere en son Devrim, Pamir ile hasret gidermişti. Aylardır birbirlerine sarılma hayaliyle yanıp tutuşan iki aşık sonunda kavuşmuşlardı.
Havaalanından sonra direkt olarak birlikte kahvaltıya gitmişler ve ailecek güzel bir kahvaltı yapmışlardı. Ardından Pamir ailesini rezervasyon yaptırdığı otele yerleştirmiş ve tabura geri dönmüştü tören için hazırlanmak için.
Tören saatine yakın Devrim, Halide hanım, Serhat bey ve Burçe tabura geldiklerinde görevli askerlerin yardımıyla tören alanına ulaşmışlardı. Alan epey kalabalık olduğundan dolayı beklemek için bir köşeye geçmişlerdi. Hakan'ın annesi Fulya hanım ve babası Ahmet bey ile de görüşmüşler ve topluca törenin başlamasını beklemeye koyulmuşlardı.
Kürsüye çıkan Pamir, Hakan ve birçok asker sırayla yan yana dizilirken Devrim büyük bir gururla onu izlemekle ve tekrar tekrar aşık olmakla meşguldü. Üniformanın yapılı vücuduna yakıştığına çok defa şahit olmuştu ancak şimdi hariciyle onu ilk kez görmenin hayranlığını yaşıyordu.
Sırayla kürsüye üst rütbeli bir komutan ve tabur komutanı çıkıp gerekli konuşmaları yaptıktan sonra rütbe takdimine başlanmıştı. Pamir'in haricisinin omuzlarında bulunan yıldıza bir yenisi daha eklenmişti ve artık üsteğmen olmuştu. Komutanlarıyla el sıkışarak tebrikleri kabul ettikten sonra diğer askerlere de rütbeleri takdim edildikten sonra tören sona ermişti.
Pamir hızlı adımlarla ailesinin yanına ilerlerken yüzündeki gülümsemeyi silemiyordu. Yıllarca hayalini kurduğu meslekte yükselmek bambaşka bir duyguydu onun için. Ailesinin birkaç adım uzağına geldiğinde elini alnına yaslayarak bağırdı. "Üsteğmen Pamir Arslan, emir ve görüşlerinize hazırdır komutanım!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaybolan Yıllar| Asker & Savcı
General FictionGeçen yıllar yaşanılan her şeyi unutturur muydu? Akan giden zaman, aradan geçen onca gün birbirini seven iki kişinin içindeki aşkı bitirir miydi? Ya iki taraftan biri mezara girse, hiç kavuşamayacağını bile bile bir insan bir insanı sevmeye, bekle...