🖇️Herkese selamlar, nasılsınız?
🖇️ Umarım severek okuduğunuz bir bölüm olur, keyifli okumalar dilerim...
🖇️Satır arası yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın..
15.Bölüm
Halide Hanım'ın bakışları birbirine kenetlenmiş olan ellerimizdeyken hafifçe kaşlarının çatıldığını gördüm. Ne söyleyecekti, nasıl bir tepki verecekti kestiremiyordum. Ama hislerim beni yanıltmıyorsa bu durumdan memnun olacağını düşünmüyordum. Bir anda ne olmuştu, neden bana olan tutumu değişmişti bilmiyordum. Bu yüzden bizim birlikte olmamızdan hoşlanacağını düşünmüyordum. Normalde insanların ne düşündüğü pek fazla umurumda olmazdı. Ama o Pamir'in annesiydi, düşünceleri beni çok fazla etkiliyordu. Sözleri yıkılmama neden oluyordu.
Elimi Pamir'in avuçlarından çekmeye çalıştığımda Pamir buna engel olarak elimi daha sıkı tuttu. Bana doğru dönerek gözlerimin en içine bakarken gözlerini kapatıp açtı güven verircesine.
"Sana da merhaba oğlum, hoş bulduk." Halide hanım onaylamaz bir biçimde bize doğru bakarak konuşurken Pamir bakışlarını annesine doğru çevirdi. "Pek hoş geldiğini söyleyemeyeceğim." Pamir'in cümlesiyle birlikte parmaklarımı sıkarak onu uyardım.
Annesi her ne kadar onaylamadığı bir şey yapsa bile ona böyle davranmamalıydı. Onlar anne-oğuldu. Birbirlerine düşman olamazlardı. Pamir'in annesine bu şekilde davranmasına izin veremezdim. Hele ki ben annemin yokluğunda çok acı çekerken, Pamir annesi var olduğu halde acı çeksin istemezdim.
"İyi geceler." diyerek Hakan'a doğru baktıktan sonra elimi Pamir'in avuçlarından çektim ve kapıma doğru yöneldim. Anahtarla kapımı açıp içeri yöneleceğim sırada Burçe'nin o tanıdık sesini duydum. "Devrim abla?" Bakışlarım istemsizce ona doğru çevrildiğinde çekimser bir biçimde bana doğru adım attı.
Onun hiçbir kabahati yoktu ki, her zaman aramız çok iyi olmuştu onunla. Annesi adına da defalarca özür dilemişti, belli ki benim tepkimden çekiniyordu. Ona doğru bakarak ufacık bir tebessüm ettiğimde yüzünde büyük bir gülümseme oluştu. Adımlarını bana doğru atarken sıkıca kollarımın arasına girerek sarıldı. "Devrim abla, çok özlemişim seni."
Beklemeden bende kollarımı ona doğru sararak mırıldandım. "Bende seni özlemişim canım benim, hoş geldin." dediğimde Burçe kollarını benden çekti. Yüzüme doğru bakarken tebessüm etti. "Hoş buldum." birbirimize bakmaya devam ederken Pamir'in sesini duydum. "Yengeni gördün tabii, pabucumuzu dama attın değil mi?"
Kullandığı hitap şekliyle birlikte Burçe'nin gözleri mutluluktan parlarken heyecanla bana baktı onaylamam için. Bense Pamir'e doğru dönüp 'ne yapıyorsun?' bakışı attığımda Pamir omuz silkti 'Yalan mı?' manasında. "Yenge mi?" Burçe şaşkınca bize baktıktan sonra ekledi. "İnanmıyorum ya sonunda. O kadar mutluyum ki. Aldığım en güzel haberlerden biri bu." dedikten sonra bir kolunu abisine bir kolunu bana sararak sevinçle konuştu. "Çok sevindim sizin adınıza."
"Bende ne kadar sevindim anlatamam." Halide hanımın kinayeli sesiyle birlikte Burçe kollarını bizden çekerken bakışlarım Halide hanımla buluştu. "Yapma anne." Burçe annesini uyarırken Halide hanımın arkasından Serhat amcamın sesini duydum. "Yahu ne bu ses?" diyerek kapıya yaklaştığında ilk önce oğluna, sonra da bana doğru baktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaybolan Yıllar| Asker & Savcı
General FictionGeçen yıllar yaşanılan her şeyi unutturur muydu? Akan giden zaman, aradan geçen onca gün birbirini seven iki kişinin içindeki aşkı bitirir miydi? Ya iki taraftan biri mezara girse, hiç kavuşamayacağını bile bile bir insan bir insanı sevmeye, bekle...