Kıpırdama Yoksa Vururum!

14.6K 779 66
                                    

*Bayan Selim ordayken bunu yapmamalısınız.
diye kulaklıktan konuşuyordu.

+Suny ordaki benim sevdiğim adam. Bunun ne demek olduğunu biliyor musun?
dedim sinirle şarjörü takıp ilerlerken.

*Burdaki açıklamalara göre sevginin ne olduğunu anlayamıyorum.

+İyi ya şimdi öğrenirsin.
dedim ve Selim'in konuşmalarını dinliyordum.

-Burdaki silahlar az.

•Hayır bu sadece yarısı. Diğer yarısı başka bir yerde. Kendimi güven altına almalıyım.

-Diğer yarısını da göstersen iyi olur. Vericeğim para hepsini kapsıyor.

•Pekala gidelim öyleyse.
dedi ve adam ilerlemeye başlamıştı. Aniden durup Selim'e baktı ve ;

•Çantanla gidicez ama sen gelmiyorsun.
dedi ve adamlarına işaret vererek yoluna devam edince;

+Suny adam sende!
dedim ve nişan almaya çalıştım ilk defa silah kullanıyordum. Heyecanlandım mı korktum mu bilmiyorum ama umarım yanlış yere nişan almam.

*Tamamdır Defne Hanım.
diyince Selim'in kafasına silah doğrultan adamın bacağından vurmuştum. Kime niyet kime kısmet gibi birşey oldu bu şu an. Adamı direk öldürmeyi planlıyordum adamı yaraladık. Selim etrafına bakınıp adamın kafasına sıkmıştı. En azından onlardan biri olmadığını öğrendim. Selim elinde silahla gezinmeye başladı. Bu ne istiyor ya, hayatını kurtardık işte. Paltonun kapşonunu giyip koşmaya başladım. Ve bir anda silah sesi tam ayağım yanında olunca çığlığı bastım ve aniden durdum. Ayağıma baktım neyse bir sorun yok.

-Kıpırdama yoksa vururum.
diye bağırdı. Bana doğru geliyordu. Ayak seslerini duyabiliyordum. Ne yapacağım şimdi. Ellerimi havaya doğru kaldırdım.

-Kapşonunu indir ve bana doğru dön.
dediği şeyi yapmayınca ayağımın yanına bir el daha sıktı.

+Suny nerdesin? Yardımına ihtiyacım var.
dedim sessizce.

*Geliyorum.
dedi ama geç kalabilirdi. Off. Umarım Selim beni vurmaz.

-Niye hayatımı kurtardın? Kimsin? Ayakkabılarına bakılırsa bir bayan.
demişti. İşte bu çok harika. Topuklu bot. Müthiş. Niye rahat birşeyler giymem ki?

-Sana dön dedim!
diye bağırdığı anda aşırı derecede gürültülü bir sesle her yere tozu katarak Suny geliyordu ve yanımda durunca kapı açıldı direk binip kapı kapandı ve hızla uzaklaştık. Kapşonumu indirip el freninin yanındaki su şişesinin kapağını açıp içtim.

+İnanamıyorum ya! Az kalsın vuruyordu.

*Sizin olduğunuzu bilmiyordu.

+Öğrenirse ne olur acaba?
diye sormuştum kendi kendime. Ve ekrana Selim'in fotoğrafını yansıtınca;

*Selim Beyin hayatıyla ilgili neler biliyorsunuz bayan?
diye sorunca afallamıştım.

+Biz okulda tanıştık. A.. Ben şey sanırım fazla tanımıyorum.

*Siz depoya girdiğinizde küçük bir araştırma yaptım. Ailesi onu 14 yaşında dövüş sanatlarına göndermiş. Sizce bu tuhaf değil mi?

+İyi de neden göndermişler?

*Asıl tuhaf olan yer de orası. Yaşı 16 olduğunda da bir kaza geçirmiş. Ailesi yanlışlıkla kendini vurduğunu öne sürmüş.

+Peki ya asıl olay ne?

*Silah kullanımını öğretiyormuş babası ve kazayla sağ karın bölgesine kurşun isabet etmiş.

+Bir sorun var mı?

PSİKOPAT LİSELİ 1!Where stories live. Discover now