Bölüm 22

30.8K 2.2K 284
                                    

Gelen kişi ismini bilmediğimiz ve ona siyahlı adam dediğimiz büyük kabile ciniydi. Benim tarafımda yer almıştı ve 'tekrar geleceğim' diyerek ortalıktan kaybolmuştu. Üzerindeki yüzüne görmemizi engelleyen siyah başlığı indirdiğinde kumral, mavi gözlü, sert olmayan bir tipteydi. Cinlerin istediği görünüşe bürünebildiğini bildiğim için bu siyahlı adamın gerçek görünüşünün bu olmadığını biliyordum. Bu tip yumuşak bakışlı bir yapıya sahipti. Büyük kabile cinlerinin sert ve korkunç yapılara sahip olacağından emindim ama bu siyahlı adam işini biliyordu. Sert bir tipe bürünseydi davranışlarım farklı olabilirdi. Dış görünüş gerçekten insanı etkiliyordu. Bu kisorlar için geçerli olmayabilirdi ama ben bir insan olarak sert birine karşı sert, yumuşak başlı birine karşı yumuşak davranıyordum. Belki de sadece bu benim için geçerli bir durumdu.

Peki siyahlı adam neden gelmişti?

Hermia bakışlarını bana yönlendirdikten sonra o da aynı şeyi merak ediyor gibiydi. Bu eve Hermia için gelmiş olamazdı değil mi? Benim için gelmiş olması da benim burada olduğumu nasıl biliyor olduğu sorusunu aklıma sokuyordu.

"Senin burada ne işin var?"

"Seni kontrole geldim."

Bu fazlasıyla saçma bir cevaptı. Yaşanılan olay bugün olmuştu. Siyahlı adamın bakışları bir anlık Hermiaya kaysa da tekrar bana yöneldi.

"İçeri almayacak mısınız?"

Gerçekten beni şaşırtıyordu. Gecenin bir vakti onu eve almamızı bekliyordu. Burada böyle şeyler normal miydi? Yoksa ben fazla mı abartıyordum? Hayır gayet normal bir davranış sergiliyordum.

Hermia yine saldırı hallerine dönerek 'davet etmediğimize göre' dedi. Siyahlı adamın yüzü gerilirken üzerimize doğru yürüyerek eve girdi ve Hermia ile aramızdan geçerek oturma odasına yöneldi. Hermia'nın yüzündeki şaşkınlık benim şaşkınlığım kadardı. Hermia arkasından ilerleyerek 'terbiyesiz' diye tıslarken onun bir büyük kabile cini olduğunu unuttuğunu düşünüyordum. Yoksa bu kadar cesur davranamazdı. Ben de Hermia'nın peşinden ilerledim ve odaya girdiğimizde yerlerimizi aldık. Siyahlı adam Hermiaya dönerek sert bir biçimde-ne kadar bu yumuşak bir bakışta olsa da- 'seni duydum' dedi. Hermia ise umursamıyormuş gibi kollarını göğsünde birleştirdi ve arkasına yaslandı.

Siyahlı adam bana dönerek 'yüzüme iyi bak' dedi. Neden böyle bir şey söylüyordu?

"Bu yüzü unutma çünkü birileri sana ben olduğumu söyleyerek bilmediğin tiplerde geldiğinde şunu unutma: Sana sadece bu tipte görüneceğim. Yani gelen kişi ben değilimdir. Seni bir yere götürmek istediğini veya bir şey yapmanı istediğinde dediğine uyma."

İçimden zaten sen olsan da uymazdım diyerek söylenirken hiçbir tepki vermeden yüzüne baktım. Bir şey biliyor olmalıydı. Benim hakkımda bir haber almış veya bir şey duymuş olabilirdi. Bu demek oluyordu ki başkaları tarafından yine rahatsız edilecektim. Burada olduğum sürece rahat bırakılmayacaktım. Buna yavaş yavaş alışıyordum. Alıştıkça daha iyi karşılık veriyordum.

Siyahlı adam dediklerinden sonra ayağa kalktı ve hızlı adımlarla evden çıktı. Hermia düşüncelere dalmıştı. Aklımda yeterince soru yokmuş gibi yenileri ekleniyordu. Bu olan olaylardan Menos'un haberi yoktu. Menosu gittiğinden beri hiç görmemiştik. En azından birimizin huzursuz bir durum yaşaması engellenmişti. Hermia bana bakarak 'ilginç' dediğinde konuşmasına devam etti.

"Seni tanımıyor ama yanında yer alıyor. Tamam biz de tanımıyorduk ama o büyük kabile cini."

Benim hakkımda bildikleri bir şey vardı ama ben bunu bilmiyordum. Öğrenecek miydim? Bir sır uzun süre saklı kalamazdı. İlla ki duyacaktım ve neden bana düşman olduklarını veya neden benim yanımda yer aldıklarını anlayacak ve bilecektim. O günü sabırsızlıkla bekliyordum. Aklımdaki soruların cevabı o gün bana ulaşacaktı. Hermia 'çok geç oldu. Yatalım artık' dedikten sonra buraya hazırlıksız geldiğim için bana üst verdi ve daha sonra yatakları beraber hazırladık. Bugün çok fazla yorulmuştum. Hermia 'iyi geceler' dedikten sonra ışığı kapattı ve yattı. Yavaş yavaş gözlerim kapandı ve burada bulabileceğim en huzurlu ana giriş yapmış oldum.

ATALANTE | [TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin