"Gitme!"

2.4K 103 43
                                    

Medya Nefes'in son sahnesi.

İyi okumalar İntikam ailesi...

---

Kendi evimde, kendi gözlerimi açtığımda içimde bulunan huzurun hiç gitmemesini diledim. Yataktan yavaşça kalkıp gerindim. Lavaboda ki işlerimi hallettikten sonra evin ta üçüncü katına ulaşan Ayça'nın gülmelerini duydum. Yüzümde anlamsız bir gülümseme belirdi. 

Hızlıca aşağıya indim ve koşar adım mutfağa girdim. Yengem kahvaltıyı hazırlarken Ayça sandalyesinde oturuyordu. Beni gördüğü an ellerini mama sandalyesine vurmaya başladı. 

"Senin tipini yerim!" diye bağırdığımda yengem korkup sıçradı ama hiç o tarafa bakmadan direkt Ayça'yı kucağıma aldım. Yanaklarından kocaman kocaman öperken yengemin gülerek bizi izlediğini gördüm. 

"Uzun zamandır yoktun ama seni hiç unutmamış." Yengemin gizli laf sokmalı lafına gülümsedim. Kadın haklıydı.

"Özür dilerim yengecim." Onun da yanaklarından öptükten sonra hem kahvaltıyı hazırlamasına yardım ettim hemde Ayça ile oynadım. Kafamı dağıtabildiğim yarım saatin sonunda Yağız'da aşağıya inmişti. Ona Ayça'ya mama yedirme görevini verdiğimizde ağlasa bile kabul etmişti.

"Su..." Yengem duraksadıktan sonra buruk bir gülümseme ile devam etti. "Nefes, dayını çağırır mısın?"

Kafamı salladım ve mutfaktan çıktım. Dayım Nefes adına çok kolay alışsa bile yengem arada unutabiliyordu.

Merdivenleri ikişer ikişer çıkıp hızlıca ikinci katta ki çalışma odasının önüne geldim. Dayımla konuşmamız gereken konular vardı. İlk olarak gizli numaranın yaptığı hamleyi anlatıp sonra Mert'den bahsetmem gerekiyordu.

Kapıya üç kere vurduktan sonra yavaşça araladım. Dosyalardan kafasını kaldırdığında göz göze geldik.

"Sonunda yanıma gelebildin sıpa." Gülerek içeriye girdim ve yanına gidip arkasından boynuna sarıldım.

"Aşağıdan gülüşmelerinizi duyuyordum."

"Kahvaltıyı hazırladık. Hadi aşağıya inelim."

"Önce seninle konuşmamız gerekiyor." Sıkıntı ile dudağımı dişledim.

"Konuşalım..." Masanın diğer tarafında ki koltuklardan birine oturdum.

"Bana anlatman gereken ne varsa, bilmek istiyorum."

Yanağımın içini kemirmeye başladım. Böyle bir anda konuşmayı beklemiyordum. Evet, anlatacaktım ama kahvaltıdan sonra yapacaktım. Böylece kendimi hazırlamaya vaktim olacaktı.

Tek kaşını kaldırıp ellerini önünde birleştirdi. Bu hareketiyle konuşmaya başlamam gerektiğini biliyordum.

Ecelden kaçış yok diyerek, parti günü olan biten her şeyi anlattım. Beden hareketleri normal dursa bile mimikleri beni hiç mutlu etmeyecek türdeydi.

"Mert'i babası, yani Kerim rüşvet ile bir şekilde çıkartmış."

"Nefes, kızım olayların gittikçe beni korkuttuğunu, sonunun iyi bitmeyeceğini söylemeden duramayacağım. Buna bir son vermelisin."

Hafifçe kaşlarımı çattım. "Neye son vereceğim ki dayı? Konu Mert değil artık. Konu ismi cismi, hiçbir şeyini bilmediğimiz gizli numara. Ona nasıl son verebilirim?"

Bir süre sustu. Haklı olduğumu ikimizde biliyorduk. Hiçbir haltına ulaşılmıyordu. Beni takip eden var mı diye dayımın adamları izlerken dahi hiç kimse yoktu.

İntikam Değişimi (TAMAMLANDI.)Where stories live. Discover now