"Hedef..?" (4/2)

1.6K 76 54
                                    

Oy ve yorumlarınızı, düşüncelerinizi mesaj attığınızı görmek beni sevindiriyor, teşekkür ederim. 🧡

Slow müzikler kulağınızda olsun...

İyi Okumalar...

---

Özlem...

---

Kendimi dinlediğim birkaç dakikanın peşine yengemin esneme sesi ile gözlerimi araladım. 

"Bence bu zor günü bitirmemizin vakti geldi." diye mırıldandığımda herkes kafasını salladı ve ayaklandı. Dayım elini omzuma koydu ve "Yukarıda istediğin odada kalabilirsin." dediğinde alt dudağımı ısırdım. Çekinerek "Dayı?" diye seslendiğimde merakla yüzüme baktı.

"Ben eve gitsem olmaz mı?"

"Güvende olduğunu bileceğim tek yer, benim evimin çatısı kızım." 

"Adnan amca, istersen ben de onunla kalırım." Su'nun öne çıkmasıyla beraber minnetle ona baktım. Bu evi değil, anılarımın olduğu o çocukluk hayallerimi süsleyen odayı istiyordum. Dayım kararsızca yüzüme baktığında elini tutup kalabalıktan birkaç adım uzaklaştırdım.

"Merak etme. Şu an hamle yapmayacak."

"Buna nasıl emin olabilirsin Nefes? O herif bir manyak."

"Bir süre hiçbir şey yapmayacak. Buna eminim. Hem lütfen tartışmayalım dayı. Odamı çok ama çok özledim." Bir bana, birde kenarda durup bizi izleyen Can ve Oğuz'a baktı. 

"Sizde kalacak mısınız?"

Can, gözleriyle kalbimi görüyormuş gibi dikkatle baktı. "Onu asla yalnız bırakmam." Oğuz'unda kafasını salladığını gördüğümde dayım sonunda izin verdi. Dayım ve yengeme sıkı sıkı sarıldım. Yarın sabah uyanır uyanmaz gelmem şartıyla beni bırakan yengeme gülümsedim. Evden çıkarken, "Dikkatli olun." demeyi unutmadılar ve biz bahçeye çıktığımızda kapıyı kapattılar. 

Yağız ve Asya'nın birbirine sımsıkı geçirilmiş ellerine ve parmaklarında ki yüzüğe bakarken muzipçe gülümsedim. "Kumrular, hadi gidin evinize." dedim ve gülüşümü söndürmeden göz kırptım. 

Asya yaptığım imayı hızlı anladığında elinde ki çiçekle omzuma vurdu. "Aa! Bana neden vuruyorsun sanki yanlış bir şey söyledim." Bu sefer utanıp bir kere daha vuracakken bileğimi kavrayan el tarafından çekildim ve Asya'nın darbesinden kurtuldum. 

Beni çeken kişinin kokusu ve kolları tarafından sarılırken tüm kaslarım gevşedi. Bir insan huzur kokabilir miydi? "Kurtardım seni." dediğinde bedenimi kollarının arasında ona doğru çevirdim ve bende sarıldım. Karakol, bekleyiş, olanları anlatışım derken onunla çok konuşamamıştım. Ancak eve gittiğimizde rahat edecektik. 

"Gitsek iyi olacak. Beş saat sonra yola çıkacağız."

"Nereye?" dediğimde Yağız Asya'nın gelinliğini bahçe kapısından geçirmesine yardım ediyordu. 

"Balayına gideceğiz."

"Onu anladım şapşal." dedim ve koluna dokundum. "Nereye gideceksiniz?"

İntikam Değişimi (TAMAMLANDI.)Where stories live. Discover now