2

24.3K 1.6K 1.1K
                                    


"Ne var kardeşim?" Telefonu büyük bir mutlulukla açtı (!)

"Kalsak mı senle?" Jungkook gözlerini devirdi. "Yürü git, seninle kalan manyaktır."

"Zaten karşı dairende oturuyorum." Dedi gülerken. "Ama bu sözü yazdım."

"Ya bana ne bakıyorsun Taehyung," dedi sinirle. "Sabahtan beri lisede kaç manyak varsa beni aradı. Bir tanesi koltukların rengini sordu."

"Bazıları seninle eğlenmişe benziyor." Jungkook ofladı konuşurken. "Ben de o kadar eğlendim ki, anlatamam."

"Sizin koltukların rengi ne ki?"

"Bahtımın karası." Diye çıkıştı Jungkook. "Aynen, güzel renk. Biliyorum onu."

"Taehyung, beni uğraştırma kardeşim. Mümkünse kendini en yakın camdan sarkıt."

"Ohoo, hepiniz beni öldürmek mi istiyorsunuz?"

"Biri daha bana saçma bir soru sorarsa kendimi banyoda sarkan aptal ampül kablosuna asarım." Taehyung güldü. "Efsane mekan. Tam kendini asmalık."

"En yakın zamanda bütçeyi bölüşemezsem sanırım ailemin yanına dönmek zorunda kalacağım." Ofladı Taehyung. "Çok depresifsin be. Eğer öyle bir şey olursa, Jimin ve benimle veya alt katınızdaki Namjoon ve Büyükannesiyle kalırsın. Senin evi satarız, hepimiz çalışır stüdyo alırız."

"Benim evi niye satıp size stüdyo alıyoruz?"

"Bir işe yara diye." Güldü Jungkook.

Müzik sesleri duyduğunda sinirle yüzünü buruşturdu. "Kanka sesleri duyuyor musun?"

"Üst kattaki kızlar yine ağda partisine mi karar verdiler acaba?" Diye dalga geçti Taehyung sinirle. "Yetti gerçekten yetti." Diye atarlardı Jungkook kapıya ilerlerken.

"Kapat telefonu geliyorum." Kapıları aynı anda açıp ayakkabılarını giyindiler.

"Bok var." Dedi Jungkook merdivenle yukarı çıkarken.

Kapıyı çaldı Taehyung'da hunharca.

Kapıyı dağınık saçlı elinde içki bardağıyla o çok tanıdıkları genç kız karşıladı.

"Seni dava edeceğim artık Jennie." Dedi Taehyung sinirle.

"Ne var?"

"Sizde kafa yok mu?" Diye çıkıştı Jungkook. "Yine Taehyung ile Jungkook mu geldi?" Diye bağırdı Chaeyoung. "Başka kim gelebilir!"

"Çok ses yapıyorsunuz kızlar."

"İyi, başka bir şey söyleyecek misiniz?"

"Aşağı indirip Heavy Metal açtırma bana." Diye çakıştı Taehyung sinirle. "Sanki Heavy Metal dinliyorsun." Dedi ve dalga geçti Jennie.

"Senin müziğini duymaktan iyidir."

"Kızlar! Son ses açın şu müziği! Birileri müziğimizi çok beğenmiş!"

Jungkook kafasını patlatmak üzereydi.

"Kapat şu müziği!"

"Eve kız atmıyor musunuz siz hiç? Hep bizim müziğimizle uğraşıyorsunuz." Taehyung alayla güldü. "Eve gelen kız senin müziğinden rahatsız oluyor."

"Zevksizmiş."

"Jennie, bu sıralar biraz sorunlarımız var. Kafa dinlememiz gerekiyor. Biraz anlayışlı olsan?"

"Hayır?"

"Ne oluyor orda!" Bu Namjoon'un sesiydi. "Kızlar yine mi siz! Büyükannem uyanıyor!"

"Aman be." Ofladı. "Şu kadını sevmesem, benden çekeceğiniz var." Arkasına dönüp kızlara seslendi. "Müziği kapatın!"

"Neden!"

"Jae Teyze uyanmış!"

Müzik sesi kapandıktan sonra Jungkook derin bir nefes verdi. "Teşekkürler."

"Teşekkürlermiş. Sizde geceleri kızlarla biraz daha sessiz olmayı deneyin." Jungkook gözlerini devirdi. "Önerin için sağol. Sessiz bir şekilde seks yapmaya çalışacağım." Arkasını dönüp merdivenden inerken Taehyung durup Jennie'ye yüzünü buruşturdu. "Sana inat daha sesli olacağım."

"Siktir git kapımdan!"

"O müzik nerden geliyorsa sabah uyandığında o olmayacak."

"Seni Jae Teyzeye söyleyeceğim." Korkuyla merdivenden indi. "Hemen tehdit et."

Jae Teyze bu öğrenci apartmanının kaçak insanıydı. Yaşlıydı ve bakacak ve Namjoon'dan başka kimsesi yoktu, Namjoon'da öğrenci evinde kalıyordu ve onunla kalmak zorundaydı. Ev sahibi kadını sevdiğinden dolayı kalmasına bir şey demiyordu. O yaşlı kadın bütün apartmanın annesiydi.

"Akşam arka bahçeye ineceğim. Gelecek misin?" Jungkook kafasını salladı. "Olur."

"İçkini kendin getirirsin. Patronla aram bozuk, bu ay maaşım yatmadı."

"İyi ne diyeyim." Diye mırıldandı Jungkook. Taehyung kapıyı açıp derin bir nefes verdi. Bir kaç dakika yüzünü buruşturdu. "Şunları attıralım ne olur."

"Jae Teyze bizi keser."

"Ben öldüreceğim kendimi. Kusacağım şuraya." Jungkook derin bir nefes verdi. "Hadi Taehyung. Daha Fizik ödevim var benim."

"İyi, görüşürüz."

mposine  ✿ liskookWhere stories live. Discover now