28

14.4K 1.2K 417
                                    


"Üç defa Jennie! Üç defa!" Taehyung'un kıza sinirle bağırmasıyla arkasına yaslandı Namjoon. Sigarasını söndürüp bir tane daha yaktı. Jennie 'beni kurtarın.' dercesine arkadaşlarına baktı ama, onlarda en az Taehyung kadar sinirliydi.

"Bir insan koluna nasıl üç defa jilet atabilir!" Sarılı koluna baktı Jen. Yapmıştı işte.

"Sorunların varsa Jisoo ve Chae var! Ek menü olarak Lisa da var! Kendine zarar verecek ne yaşayadıysan anlatsana onlara!"

"Niye bağırıyorsun!" Derin bir nefes verdi. "Kendi işine bak Taehyung."

"Jen, çocukluk arkadaşımızsın. Yıllardır seni tanıyoruz. Endişelendik."

"Ona kaba davranma Jen, seni kurtaran oydu." Arkasına yaslandı.

Sinirli gözüküyordu ama ağlamak istiyordu.

"Teşekkür etmeyeceğim, amacım kurtulmak olsa bunu yapmazdım."

"Senin yüzünden Kore sokaklarında yalın ayak koştum. Bir saniye terbiye takınıp teşekkür et."

Jennie bir şey söylemedi. O kadar endişelenmiş olamazdı.

Değil mi?

"Anlatacak mısın şimdi?" Dedi Lisa ellerini göğsüne koyarken. Kafasını salladı. "Anlatmayacağım. İyiyim."

"Doktor seni psikoloğa sevk etti canım." Dedi Tae sinirle koltuğa otururken. "Ona para verdik, ve gitmek zorundasın."

"Ne yaptınız?" Dedi korkuyla. "İyiliğin için Jen."

"Siz delirdiniz mi!"

"Deliren sensin." Dedi Chae.

"Beni rahat bırakın, tamam mı?" Jen sinirle oturdukları bahçeden apartmana yürüdü. Jimin derin bir nefes verdi. "Şunu yalnız bırakmayın."

"Tamam, daha dikkatli olacağız. Teşekkürler." Dedi ve ayağa kalktı Soo. "Namjoon, ceketin hala bende."

"Ha," Dikleşti. "Sonra verirsin ya."

"Al artık be."

"Şimdi uğraştırma beni Soo." Ofladı. "İyi." Yürümeye başladı. Lisa'da ayaklandı. "Yemek yapmam lazım. Yemek saati geldi." Jungkook sinirle gözlerini devirdi. "Anaokulu işletiyoruz evde."

"Buna programlı olmak deniyor!"

"Düzgün şeyler yap bari."

"Bok koyacağım." Güldü arkasından. "Puan vereceğim gelince!"

"CAMDAN MI SALLANMAK İSTİYORSUN!"

"Tamam, tamam git." Ofladı. Hemen cam, hemen cam diyordu!

Sonra birden herkes Namjoon'a döndü. "Soo?" Dedi Taehyung sorarcasına.

"Ne var?"

"Soo diyorsun?"

"Ne diyeyim amca mı diyeyim?" Jungkook gözlerini devirdi. "Şimdi seninle dalga geçecekler, alışırsın zamanla."

"Oğlum, kız annemin yaveri oldu. Soo kızım, Soo güzelim... Her yerde böyle kadın."

"Gelinim de diyor mu?" Jimin'in söylemiyle ittirdi sinirle. "Siktir git."

"Namjoon, sana da tuhaf gelmiyor mu?" Kafasını salladı. "Ne tuhaf gelmiyor mu?"

"Jae Teyze'nin Jisoo'yu sürekli eve çağırıp iş yaptırması?"

"Kızlardan ev işi yapabilen tek kişi o. Ben de pek bir işe yaramıyorum. Kadın çağırmak zorunda."

"Yapabiliyor mu, yoksa yapmayı öğrendi mi?" Dedi Jungkook bilmece çözercesine.

"Farkettiniz mi bilmiyor ama, Jae Teyze'nin sürekli Namjoon'un yanında Jisoo'yu ön plana çıkarma isteği var."

"Siz ne yaşıyorsunuz?" Dedi Namjoon kaşlarını çatarken. "Var mısın iddiaya." Küçük parmağını uzattı Jimin.

"Siktirin gidin ya."

"Çünkü öyle." Jungkook ayaklandı. "Ben kaçar. Birazdan başlar bağırmaya."

"Selam söyle yengeye de." Jungkook kafasını salladı. "Tamam hadi görüşürüz." Yürümeye başladı. Sonra durdu.

Arkasını döndü.

"Yenge mi dedin sen?" Hepsi gülerek bakıyordu.

"Ben şu Lisa'dan camdan sallandırma işini bir öğreneyim, siktim sizi."

"Neyse, ben de gideyim artık. Yarın işe gideceğim." Herkes şaşkınlıkla Jimin'e baktı. "Sen?"

"Kafede garsonluk yapacağım, büyük bir şey değil."

"Ulan, ben tavukçu da motorla sipariş götürüyorum. Adam siyah giysilerle götünü kıvırta kıvırta kahve taşıyacak, hala diyor ki büyük bir şey değil." Namjoon'a gülmeye başladılar.

"Eh canım. Ben poz verip para kazanıyorum." Sinirle Taehyung'a baktılar. "Hep yakışıklı oluşumdan kazanıyor bu."

"Ben para kazanamıyorum para!" Diye seslendi Apartmana girmek üzere olan Jungkook'a güldüler.

Taehyung'da ayaklandı sonra. "Sende zıkkımını bitirdikten sonra kalkarsın. Televizyonda tavukçuda kuryelik yapan Koreli genç 35 yerinden bıçaklandı haberini görmek istemiyorum."

"İyi be."

mposine  ✿ liskookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin