16

16K 1.4K 534
                                    


"Hey? Nereye?" Jungkook'un konuşmasıyla Lisa ayakkabısını giydiği yerden doğruldu. "Okula?"

"Kahvaltı hazırlamışsın. Yemeyecek misin?"

"Okula geç kalırım." Gözlerini devirdi. "Dün öğlene kadar ders çalışıp öğleden sonra da iş bakmaya gittin Lisa. Bu gün okula gitmeyip kendine biraz zaman ayırmalısın."

"Gerek yok." Gülümsedi. Ayağa kalkıp çantasını aldı. "Nasıl olmuşum?"

Jungkook ilk önce anlamadı.

"Ha?"

"Dedin ya, sana kıyafetlerimi gösterecektim." Jungkook jetonun düşmesiyle heyecanla göğsünü gerdi.

Biraz kızı süzdü. Kot bir şort ve beyaz bir tişört giymiş, altına da beyaz spor ayakkabılarını geçirmişti.

"Dur, bekle. Geliyorum." Çocuk hızlı adımlarla odasına ilerleyip ceketini kaptı.

Kız onunla geleceğini sandı ama o ceketini kıza uzattı. "Ne bu?"

"Giy."

"Niye?"

"Çünkü o zaman daha iyi duracak." Lisa dudaklarını büzdü. "Bu senin Jungkook."

"Elimde tuttuğum şey 568 dolar. Dünyanın parası." Lisa heyecanla ceketi elinden alıp inceledi. "Vay! Marka bu!"

"Herkes sana gelip 'Çok şıksın.' Demezse, ben de moda tasarımcısı değilim." Güldü Lisa. "Zaten değilsin."

"Şşt, öyleyim."

"İyi, sağol. Sana güveniyorum." Kendinden büyük ceketi üstüne geçirdi. Kızın kollarının kendi ceketiyle buluşmasını gören Jungkook'un çocukça kalbi hızlanmıştı.

Peh, kendine kahkahalarla gülebilirdi şu an.

Tabiki bunun sebebinin ilk moda deneyimlerini gerçek bir insan üzerinde gerçekleştirmesinden kaynaklı bir heyecan olduğunu varsayarak mutlulukla devam etti gülümsemeye.

"Yalnız mı gideceksin?" Bir saniye olsa da o da gelmeyi planlamıştı.

"Hayır, her zaman ki gibi Hoseok geldi." Jungkook kafasını salladı.

Heyecanı durdu, kalbi eski haline döndü, kıza ışıltıyla bakan gözleri karardı.

"Sabah gelip seni beklemeye bayılıyor." Dedi gülümserken. "Sen okula gitmeyi düşünüyor musun?"

"İlk dersimiz ev ekonomisi. Yani, hayır."

"Moda tasarımcısı olmak için okumak gerekiyor Kook."

"Kook?" Lisa dudaklarını büzdü. "Ben gidiyorum." 

"Hey!" Dedi Jungkook gülerken. Merdivenden hızla koşan kıza baktı.

Jungkook kendi kendine sırıtırken bir ses duydu.

"Moda tasarımcı olmak için okumak gerekiyor, Kook." Kafasını kaldırdığında ona sırıtarak bakan Tae ve Jimin ikilemesine baktı.

"Kook? Bana niye aşık aşık bakıyorsun, Kook?"

"Cidden mi?" Dedi gözlerini devirirken. "Kook, hayır bunu bana yapma. Ben Hoseok'u seviyorum."

"Siktirin gidin."

Kahkahalar içinde gülen arkadaşlarına kapıyı kapattı sinirle. Sonra masaya oturup dudaklarını büzdü.

"Kook." Dedi gülerken.

Sonra derin bir nefes verdi.

"Bu kadar hoşuma gitmemesi gerekiyordu."

mposine  ✿ liskookWhere stories live. Discover now