36. Bölüm

92.4K 4.2K 1.8K
                                    

Keyifli okumalar 🏵️

___

Yanımıza gelmeden ben kendim gidip kolunu tutarken ellerini yüzüme koydu. "İyi misin sen?"

 Kafamı sallayıp cevaplarken emin olmak ister gibi tüm yüzümü inceledi. Sınıfa gitmeye kalkarken önüne geçip göğsüne ellerimi koydum. Elimin altında sinirle gerilen göğsüyle daha da gerilmiştim. 

"Ata. Bir durur musun? Ben ona gerekli cevabı verdim zaten." 

Omzumdan düşmek üzere olan çantamı tek elimle kenara bırakıp elimi yüzüne koydum. Bana bakmasını sağlarken konuştum. "Ata.. Hadi."

 Gözlerini kapatırken yüzünü sağ elime doğru yaslamıştı. Sakinleşiyor gibiydi. Elimle hafifçe yüzünü okşadım. "Gidelim hadi." 

Aşık olduğum yüzü ellerimin arasındayken gözlerini açtı. Gözlerimiz buluştuğunda sessizce kafa sallarken ellerimi avucuna aldı. Öperken öylece kalmıştım. Bunu yapması hoşuma gidiyordu. Ellerimizi birleştirirken sınıftan çıkan Kardelen bize siz gidin işareti yaptı. Gözlerimle onaylarken Ata ile yürümeye başladık. Karşıdan gelen Erenle durmasak bile söyledim. 

"Eren Kardelen'e bir baksan olur mu?" Kafasını sallayıp hızla bizim sınıfa doğru giderken Ata'nın tamamen olmasa da artık daha sakin olduğunu hissediyordum.

"İyisin değil mi?"

 Endişeyle ona bakarken beni banka oturtup önümde diz çöktü. Ellerimi avcundan bırakmazken kafasını salladı. Sanki konuşmak istiyor ama nasıl konuyu açacağını bilemiyor gibiydi. Sinirleneceğini o da biliyordu ve bunu bana yansıtmamak için elinden geleni yapıyordu. 

"Sadece konuşmak istedi. Kaba olmamak adına kabul ettim sonra sevgili olduğumuzu öğrendi. Salak saçma hareket edince bende sinirlendim gereken cevabı verdim bu kadar. Başka bir şey olmadı olamaz da zaten. Sende takma artık. Bak buradayız birlikteyiz. Olanın bir önemi yok. "

Bir elini saçıma getirip hafifçe okşarken gözlerimin kapanmaması için kendimle büyük bir savaş içine girmiştim bile.

" Tamam sakinim ben. Sadece dayanamıyorum çevrende olmasına. Biliyorum senin gerekeni yapacağını ama. Anla beni de. " 

Anlayışla gözlerine baktım. Kıskanıyordu biliyorum. Bende kıskanç biriydim ve bu tarz konularda kendim de öyleyken karşımdakine kızıp karışamazsın demem doğru değildi bana göre. Ata sadece fazla konuşma demişti zaten. Eğer gerçekten aşırı derecede bir durum olsa bende istemezdim bunu. Saçımı okşayan elleri uykumu getiriyordu. Zaten yorgundum. 

"Uykum geliyor ama." Sahte bir sitemle konuşurken güldü.

 Yanımdaki çantamı kenara çekip kendi oturdu. Kafamı göğsüne yaslarken konuştu. "Uyu güzelim. Başlarım provasına. Yeterince yoruldun zaten." 

Bir eli saçımla oynarken öteki eli elimdeydi. Burnuma dolan kokusuyla huzuru bulurken gülümsedim. "Şuan olduğumuz duruma baksana. Daha üç gün önce böyle olacaksınız deseler inanmazdım."

İç çekerken o da kafasını kafamın üstüne yasladı." Ben inanırdım. Biliyordum çünkü beni sevdiğini. Kaçarın yoktu ."

 O dediğine gülerken bende gülüp boştaki elimle göğsüne vurdum. Elimi ordan çekmeden bırakırken kendimi bırakmıştım. Onun kokusunda onun kollarında güzel bir uyku bana en iyi gelecek şeydi şuan.
~

Gözlerimi açıp başımı kaldıracakken üstündeki ağırlıkla bir süre hareketsiz kaldım. Ata'nın başı hâlâ başımdaydı. Yavaşça kafamı kaldırırken kafası boşluğa düşer gibi olmuştu. Bir şeyler mırıldanırken gülümsedim. Ne kadar da güzeldi uyurken. Önüne düşen saçlarını onu uyandırmamaya dikkat ederek arkaya atarken bir süre elim saçlarında kaldı. O kadar güzeldi ki.... Saçlarını okşarken durumundan rahatsız olup huysuzca kaşlarını çattı. Gözlerini yavaşça aralarken göz göze geldik. Gülümseyip ellerini küçük çocuk gibi gözlerine götürürken gülümsedim. Ağzını yediğim ya. Nasıl da tatlı. "Seni uyutayım derken kendim uyumuşum ya."

Basketçi |                                              Yarı Texting/ TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin