63. Bölüm

42.4K 2.3K 957
                                    

Keyifli okumalar🌸

___

Yakalanma korkusu yaşasam da Ata bunu pek takmamış gibi odamı gezmişti. Duvarımda asılı olan fotoğraflara bakmış ikimizin hiç olmadığını görünce kendisi ile de koymamı istemişti. Seve seve de kabul etmiştim.

Odadan çıkana kadar da annesi ile tanışmam konusunda imada bulunmuştu. Benimki ile tanışmıştı tamam ama bu isteğim doğrultusunda gelişen bir şey değildi açıkçası. Yakalanmasak bir süre daha beklemek isterdim bu durum için. Daha yeniydik sonuçta.

Fazla oyalanmadan yanlarına gitmemiz gerekiyordu zaten. Geldiğimizde de Ata pek durmadan ayrılmak zorunda kalmıştı. Bende odama çıkacakken babam "Bu kız şu hergele yüzünden mi Galatasaraylı olmuş?" demişti. Babama durumu düzgünce açıklamıştım tabii. Takıma ilgim olduğunu en azından.

Odama girip üstümü değiştirdikten sonra biraz test çözmek için masama oturdum. Sağ elimde olan yüzük kalemi her hareket ettirdiğimde gözüme çarparken dikkatimi dağıtıyordu. Çıkarıp özenle dolabımın üstündeki telefonun yanına koydum. Son senemiz olduğundan biraz daha derslere yoğunlaşmam gerekiyordu.

İli saat kadar test çözüp oflayarak kalemi bıraktım. Beynim yanmıştı. Kitapları toplayıp yarın için gerekli olanları çantama attım. Annem test çalıştığımı bildiğinden Allah'tan yemeği tepsi ile getirmişti.

Tepsiyi geri mutfağa bırakıp annemlere yatacağımı söyledim. Odaya tekrar girip kendimi yatağa attım. Şükür ki yarın cumaydı. Haftasonu rahat rahat yatardım. Haftasonu demişken aklıma yine Eren ve Kardelen gelmişti. Acaba onlar ne zaman olacaktı?

~

Okula girip merdivenlere yöneldiğimde boynumdaki şalı çıkardım. Önüme bakmadan elimdeki şalı katlaya katlaya çıkıyordum. Yine birine çarpana kadar. Anlık geriye sendelerken elimdeki şal yere düşecekti.

Dengemi sağlamamla karşımdakine dönerken hızla geri çekildim. Bu hareketimle ayağım boşluğa gelirken yandaki demire tutunmaya çalıştım. Burak'ın kolları belimi bulurken düşmemi engelledi. Göz göze gelmemizle bu sefer düzgün bir şekilde geri çekildim. "Sağol"

Ufak bir mırıldanma ile teşekkür ettiğimde Burak elini ensesine attı. "Önemli değil" Gülümseyip anlayışla bana baktığında gitmek için yan tarafına yöneldim. Kenara çekilip geçişimi kolaylaştırdı.

Umursamadım. Hızlı adımlarla sınıfa girip çantamı sırama attım. Okul formasının üstüne giydiğim siyah sweat bile bana az geliyordu sanki. Kansızlık ve vitamin eksikliğimin sonuçlarını görüyordum işte.

Şalımı sırtıma alıp boş olan sınıfta sırama oturup kulaklığımı taktım. Kardelen gelene bir şeyler  dinleyebilirdim. Rastgele bir şarkı açtım. Unutulacak Dünler...

Gözlerimi kapatıp elimi başımın altına koyup sıraya yasladım. Yüzüklerimin yanağıma batmasıyla biraz kıpırdanırken kendime düzgün bir pozisyon sağladım. İçimden şarkıyı söylerken yüksek sesli olduğundan sınıfa girenin farkında değilim.

Birden saçlarımda dolanan elle gözümü açarken kafamı kaldırdım. Ata dağınık saçlarıyla gülümseyerek bana bakarken "Günaydın" dedi.

"Günaydın." Kulaklığımın diğerini de çıkarıp şarkıyı kapatacakken eline aldı. "Korkutmak istememiştim ama."  Kulağına götürürken şarkıyı açmam için eliyle telefonu işaret etti. Demin ki gibi bu sefer o sıraya kafasını koyarken bir süre yüzünü izledim. Gülüp eliyle kafamı sıraya doğru yaptırırken kolunun üstüne yasladı.

Basketçi |                                              Yarı Texting/ TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin