43. Bölüm

66K 3K 408
                                    

Keyifli okumalar 🌼

___

Esneyerek tören sırasında beklerken dünden uykumu alamamıştım. Yan sıradan göz göze geldiğimiz Ata ile gülümserken bugün prova olmaması çok iyi olmuştu. Bedenlerimiz zaten aynıydı. Dünden konuşmuş ve bugün basket oynamak için anlaşmıştık.

Biten törenle salona giderken saçlarımda hissettiğim nefesle irkildim. "Günaydın güzelim"

"Günaydın" Daha hâlâ ayılamamış gibi hissediyordum kendimi. Böyle basket nasıl oynayacaksam. Zaten yenebilir miyim bilmiyorum ama bunu Ata'nın bilmesine gerek yok değil mi?

"Isınma bittikten sonra geçeriz. İstiyorsan salonda olalım istiyorsan dışarıda fark etmez bana" Hava şimdiden bile sıcak geliyordu bana ama hafif bir rüzgar da vardı. "Salonda olsak daha iyi olur aslında. Zaten bahçede olur herkes."

"Ha baş başa olalım diyorsun yani" İmalı ses tonu ile gözlerimi devirirken ikimizde kendi sıramıza geçtik. Kardelen'in yanındaki yerimi alırken sayımı yapmıştık. Bizimki bittikten sonra sırasında arkadaşları ile gülerek  konuşmaya başlayan Ata'yı izlemeye başladım. Üstündeki siyah spor eşofmanı, beyaz kısa kollu tişörtü dağınık saçları ile ne kadar da yakışıklıydı.

Gülerken göz göze gelmemizle göz kırpıp konuşmasına döndü. Hocanın içeri girmesiyle ısınmaya başlarken özlemiştim beden dersini. Hep bi şekilde kaynıyor gidiyordu benim için.

Isınma bitip serbest kalırken çoğunluk dışarı çıkmıştı. Ata top almaya giderken Kardelen'in voleybol topu almasıyla Eren'le birlikte o da dışarı çıkmıştı. Eren futbola gireceğini söylerken bizde burada kalacağımızı teneffüste buluşacağımızı söylemiştik.

Elimde topu sektirerek gelen Ata ile ayağa kalktım. "Hadi bakalım sen başla ."Topu bana atarken havada yakaladım. Elime alıp birkaç defa sektirirken bulunduğum yerden potaya attım.

Basket olurken zafer gülüşümü yapıp Ata'ya döndüm."Acemi şansı" Topu almak için hareketlenirken ondan önce ben koştum. Topu kaparken ondan biraz uzaklaşıp durdum. Elimden almak için üstüme gelirken topu hedef alıp potaya yolladım.

Top kenardan sekip çıkarken bu sefer onun eline geçmişti. Attığı gibi girerken tekrar eline almaması için koştum. Top yine onun eline geçerken bir sağa bir sola yollayıp almamı engelliyordu.

Sinir olup daha da hırsla almaya çalışırken bir anda kafamın üstünden topu potaya yolladı. Yine basket olurken bunu umursamayıp topu almak için hızla koştum. Ne ara geldiğini anlamadığım Ata elimdeki topa arkadan dokunup alırken bir basket daha atmıştı.

Ona doğru atılıp topu almaya çalışırken ayağımın takılması ile yere düşmüşüm. Gülüşü salonu doldururken eğilip kalkmama yardım ediyordu. Diğer elinde tuttuğu topu elime alıp hızla ayağa kalkarken koşup potaya attım. Rastgele atmama rağmen girerken sevinmiştim.

"Numaracı" Söylenen Ataya dil çıkarırken top yine bendeydi. Elimde sektirip ondan gelecek herhangi bir hamleyi beklerken önümde durması atmamı zorlaştırıyordu. Onun gibi sağ sol yapayım derken elimden kayan topla ayağımı yere vurdum. "Ya ama!"

Ata gülüp bir basket daha atarken yere düşen topu tekrar alıp bana döndü. "Güzelim bak bu sana gelsin." Baya bir uzaktan atmasına rağmen girerken dönüp bana öpücük atmıştı. Hoşuma gitse de yeniliyor oluşuma sinir olmuştum.

Uzun bir süre elindeki topu almaya çalışırken bir türlü başaramamış olmam beni ciddi anlamda sinirlendiriyordu. En sonunda nefes nefese kalıp kendimi yere atarken Ata'da atışını yapıp bir basket daha atmıştı.

Basketçi |                                              Yarı Texting/ TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin