25

1.1K 114 165
                                    

Satır arası yorumlarınızı yaparsanız sevinirim 😌


Lalisa, 20 Haziran 2020.
00.00


"Yoongi dönene kadar Jungkook'u bulacağız Tzuyu. Başka yolu yok." Dedim gergince.Yoongi birkaç gün önce gitmişti. Bir süreliğine buralar bana emanetti. Nereye gittiği hakkında hiçbir fikrim yok ancak Jungkook'u bulmak zorundaydım.
Taehyung,Jimin ve Rosé bana yardım ediyordu . Jennie ve Jisoo ile hala planın dışındaydı. "Lalisa bu çok zor. O kadını bulmak samanlıkta iğne aramak gibi."

SEO YEJİ ,namı değer Kara Melek.
İblis! Aklın sıra bana oyunlar oynuyordu. Ama bende Jeon Lalisa isem onu kendi oyunu ile vuracağım.
"O zaman samanlıkta iğne ararız Tzuyu." Dedim gözlerimi belirterek.
Nefesini verdi.

Kapının açılması ile içeri Jimin,Taehyung ve Rosé girdi. Ellerinde dosyalar vardı.
"Bir şey bulduk." Diyen Jimin ile dudağımı ısırdım.  "Ne buldunuz?"
Dosyayı önüme bırakarak, oturdular.
Kolumdaki alçıyı çıkarmış yerine siyah bir destek takmıştım. Benim için daha yardımcı oluyordu bu. Alçı  ile hareket etmek zordu. Yaram da iyileşiyor gibiydi. Dosyayı açtım. Bir erkek resmi çıktı. Taehyung konuşmaya başladı.
"Woo Do Hwan . 28 yaşında. Seo Yeji'nin en güvenilir adamlarını o seçiyormuş. Ayrıca silah ticareti ile de uğraşıyor."
"Nerde bulabiliriz peki?" Dedim kaşlarımı çatarak.  "Şuan Seul civarında bir kumarhanede. " dedi Rosé.
Bir deli edası ile güldüm.
"O zaman gidip şu Beyefendiyi bir ziyaret edelim. Şampanyaları hazırla Tzuyu. Misafirimiz var!" Diye bağırarak odadan çıktım.
"Yes be! Uzun süreden sonra bir görev geldi!" Diye ardımdan bağıran Jimin'i duydum.


Kulağıma gelen ses ile içkimi bıraktım.
"Loiras,ikinci kattayız. Şahıs yanımızda." Dokunarak konuştum.
"Geliyorum. Zamanımız dar bilgileri ben gelene kadar almaya çalışın." Dememle onaylama sesleri geldi. Asansöre binip kumarhanenin ikinci katına bastım. Siyah deri elbisemi düzelttim. Dakikalar sonra asansörün kapısı açıldı. Koridorun sonunda baygın yatan adamları fark ettim. İstemsizce güldüm. Sanırım bu işi sevmeye başladım. Bana hiç zahmet vermiyorlar çünkü.

Odanın önüne gelmem ile deri elbisemin altından silahı çıkarıp kapıyı açtım. İçeride sandalyeye bağlı adamın yüzü kanlar içindeydi. Taehyung ve Jimin kolları sıvamış yumruk atıyordu.
"Do Hwan, yerinde olsam beni uğraştırmaz. Hemen anlatırdım." Dedim gülerek. Tükürdü kanı. "Seo Yeji beni yaşatır mı sanıyorsun?" Dedi korku ile.
"Yaşamanı sağlarım." Dedim ellerimi açarak.  "Bunu yapamazsın. O kadın bir anda beliriyor." Dedi  gözlerini açarak.
"Bende bir anda hayatını sonlandırırım Hwan . Nasıl fikir?" Dedim deli edası ile. Içeridekiler bana güldü.

"Hala konuşmuyorsun Hwan. Olmaz ki böyle ama." Dedim dudaklarımı büzerek.

Kaşları çatıldı.
"Seni daha önce görmüş olamam. Yenisin. Ve şimdi de Seo Yeji'nin adamını öldürmeye cesaret ediyorsun. Kimsin sen? Ondan ne istiyorsun?" Üzerine eğildim yaklaşarak. Suratına gözlerimi iri iri açarak fısıldadım.
"O kadın benim en değerli varlığımı aldı. Huzur verir miyim sanıyorsun? Ben Loiras. Bundan sonra cehennemi tadacaksınız. Bana değerlimi verene kadar bütün ailesini,yedi ceddi de karşıma gelse acımadan kafasına sıkacağım. Ben onun kızıyım. Beni böyle eğitti. " dedim sırıtarak.

"Mesela ilk başta küçük kızından mı başlasam Do Hwan?" Dedim gülerek. Geri çekildim. Korku ile yutkundu.
Rosé telefondan görüntüyü açıp gösterdi. Bağırmaya başladı.
"Kızımı bırak lütfen! Onun bir suçu yok! Daha küçücük o! Lütfen bırak onu! Kızım!" "Do Hwan. Do Hwan . Ama çok fazla cırlıyorsun. İstediğimi ver bende kızını bırakayım." Dedim gülerek.
"Tamam. Kahretsin tamam!" Diye bağırdı ekrana bakarak.
"Dinliyorum." Dedim silah ile ensemi kaşıyarak. "Ruh hastası Manyak!" Diye bağırınca kahkaha attım.

senior assassin | lkKde žijí příběhy. Začni objevovat