Satır arası yorumlarınızı yaparsanız sevinirim 😊
Jimin, 10 Nisan 2020
14.05
Hepimiz salonda toplanmıştık. Lalisa Artık burda değildi. Nerde olduğuna dair hiçbirimizin fikri yoktu.
Jungkook,kimseye cevap vermeden sürekli içiyordu.
"Artık anlatacak mısın?" Dedi Jennie göz devirip.
"Neyi?" Dedi bayık gözlerle.
"Lalisa'nın nerde olduğunu ya da neler döndüğünü?" Dedi Jisoo kaşlarını kaldırarak.
"Öğreneceksiniz." Diyip bardağı kafasına dikti.
"Kızı öldürdün mü?" Dedi Namjoon hyung. Sustu.
"Yaptın mı lan?" Dedi Taehyung endişe ile. Sustu.
"Cevap ver! Öldürdün mü?"dedi ayaklanarak.
Jungkook,kaşlarını kaldırarak ona alttan baktı.
"Kes sesini." Diye dişleri arasından söylendi.
"Bana cevap ver! Ne yaptın ona!" Diye durmadı Taehyung. Doğrultup önüne geçtim.
"Sana sesini kesmeni söyledim!" Diye bu sefer Jungkook da bağırdı.
"Cevap ver lan o zaman! Gencecik kıza kıydın mı!" Diye beni ittirdi ama tuttum.
"Sakin olun!" Diye bağırdı Rosé.
"Onu öldürmeyecektin! Böyle anlaşmıştık!" Diye kükredi.
"Bana güven olmaz! Bunu biliyordu zaten! Kendi bunu seçti! Benimle alakası yok! Şimdi kes sesini ve otur şuraya!" Dedi sinirle.
Taehyung,hızlı nefesler alıyordu. Sinirle solurken beni itip oturdu. Başımı ovaladım. Görevler başlasa bir an öncede,bıktım şu durumdan.
Sessizimi çıkarmadık. Jungkook'da konuşmadı zaten.
Masanın üzerinde çalan telefonu ile hepimize bakarak hoparlöre aldı.
'Senior Assassin.'
Kim Seokjin. Yıllardır düşmanımız olan uyuşturucu bağımlısı psikopat.
'Dinliyorum.' Dedi Jungkook soğuk sesi ile. Neler dönüyor burda? Hepimiz birbirimize baktık.
Taehyung, fısıldadı.
"Ne yaptın lan sen?" Dedi sinirle.
Göz devirdi.
'Sana güvenmemiştim. Meğer yanlış düşünmüşüm. Aferin Senior.'
'İstediğin oldu.'
'Benim istediğim her zaman olur Senior.'
'İstediğim şeyi verecek misin?'
'Elbette. Depoda gidip al. Seninle çalışmak güzel işti,Senior. İyi şanslar.'
Daha sonra telefonu kapattı.
"Gidiyoruz." Diyip ayaklandı.
"
Nereye?" Dedi Jisoo.
"Silahları almaya. Yakında görev var. Lazım olacak." Dedi geçiştirerek.
"Lalisa'ya ne yaptın?" Dedi Rosé üzgünce. Ona döndü ve yutkundu.
"Olması gerekeni." Dedi ilerleyerek.
"Öldürmüş! Öldürmüş! Kahretsin! Öldürmüş!" Dedi Taehyung saçlarını çekerek.
Rosé,ağlamaya başladı. Kolumun altına alıp sarıldım.
"Başından yapacaktı zaten. İyi ki de öldürdü." Dedi Jennie göz devirerek.
"Ses tellerini yerinden sökerim, Jennie! Sus artık!" Diye öfkeyle ona döndü Taehyung. Sinirle soludu Jennie.
"Hadi artık. Kendinize gelin. Görev başı yapacağız." Dedi Namjoon kararlı sesi ile. "Şunu unutmayın. Esirimiz olan hiç kimseyi sağ bırakmayız. Jungkook,
olması gerekenin bu olduğunu bildiği için yaptı. Daha fazla diretmeyin. Toparlanın. " Diyip yukarı dışarı çıktı.
♤
Silahları söylenen yere gidip,almıştık. Tuzak kurulmaması bizi ne kadar şaşırtsa da durum değişmedi.
Herkes odasına çekildi. Kapının tıkanması ile komut verdim.
Rosé,kızaran gözleri ile kapıyı yavaşça örtüp yanıma geldi.
"Gerçekten yapmış olmaz değil mi?" Dedi yatağa oturarak. Derin bir nefes alıp bağdaş kurdum onun gibi.
"Rosé,herşey belliydi. Jungkook,ondan nefret ediyor biliyorsun. Üzülme artık." Burnunu çekerek yanaklarını sildi.
"Elimde değil. Lalisa,iyi bir kızdı. Bizi zora bile sokmadı. Jungkook'u seviyordu. Bir anda onu...öldürmesi..." Sustu ağlamaya devam etti.
Ellerini tuttum.
"Görev başı yapacağız. Toparlaman lazım. En ufak bir hata da Jungkook bizi bile öldürebilir. " dedim.
"Onun...bazen canavara dönüştüğünü düşünüyorum Jimin. O kadar gaddar,ve acımasız ki." Dedi gözlerime bakarak. Yutkundum.
Haklıydı.
Jungkook'un gözü sinirlendiğinde hiçbirşey görmüyordu. Kimseyi kırmaktan çekinmiyordu. Mükemmeliyetçiydi. Cinayet işlerken bile. Bu bizi de bazen korkutuyordu. Ona bu yüzden karşı gelmiyor,
sinirlenecek en ufak birşey yapmıyorduk. İntikam,onu öfkeli bir canavara dönüştürdü. Herkesi katlediyor. Insanların ruhlarını emiyor daha sonra öldürüyordu.
Umarım Lalisa...Umarım ki çok acı çekmemişsindir. Jungkook,asla acımaz. İnsanlara nasıl acı çektirdiğini,
işkenceler uyguladığını biliyorum. Umarım sana bunu yapmamıştır.
♤
"Jimin, kalk." Beni dürten kişi ile gözlerimi araladım. Jennie,başımda dikiliyordu.
"Ne oldu gece gece?"
"Aşağıda toplandık. Gelmen gerek." Dedi sesinde ki endişeyi hissettim.
Yavaşça yataktan çıktım ve aşağı inmeye başladık.
Herkes salonda ayakta dikiliyordu. Jungkook,hariç herkes şaşkındı.
"Ne oluyor?" Dedim gözlerimi ovalayarak.
Rose, ağlayarak bana sarıldı. Şaşkınca ona baktıktan sonra Namjoon bana dönüp televizyonu işaret etti.
"LM restoranlarının sahibi Lalisa Manoban saat 12'yi gösterdiğinde bir arabanın içinde cansız bedeni bulundu. Uzun bir süredir kendisi icin arama başlatılmıştı. Sessiz sedasız şekilde aylarca ortamlardan kayıp olması herkesi şaşırmıştı. Ancak sonuç çok farklı oldu.
Arabanın alevler içinde yanması sonuçu yüzü tanınmaz hale geldiği biliniyor. Itfaiye ekipleri olay yerinde yangını söndürürken, sağlık ekipleri Lalisa Manoban'ın cansız ve yanmış bedenini arabadan çıkardı. Vücudunda işkence çektiğine dair bulgular var."
"Akıllar da tek soru intihar mı etti?
Yoksa canice katledildi mi?"
♤
