BÖLÜM 4

69.5K 3.3K 919
                                    

(Multimedya: Alkım)

ALKIN AKSOY

Yanımda uyuyan ikizime baktım. Dün geceki hali aklıma gelince yutkunamadığımı hissettim. O neler yaşamıştı. Bizde burada bir kızın bize kötü davranmasını dert sayıyoruz. Dün gece sana inanıyorum, dediğimdeki o gözlerindeki parıldama o kadar güzeldi ki. O yaralı bir kız çocuğuydu. Daha minicik, çocukluğunu içine hapsetmiş küçük bir kız çocuğuydu ve ben bundan sonra onun her yarasını kendi ellerimle saracağım. Onun tek bir yara dahi almasına izin vermeyeceğim.

Dün gece odasına geldiğimde bana anlatmayacağını düşünüyordum çünkü o kızda bana pek bir şeyini anlatmazdı. Ama Alkım bana güvenip açmıştı yaralı kalbini. Görmüştüm ruhundaki o derin yaraları. Canım acıdı, dediğinde canımdan can kopmuştu. Görmüştüm gözlerindeki acıyı.  

Yerinde kıpırdanıp sımsıkı sardı kollarını bana. Biraz daha sıksa kemiklerim kırılacak o derece. Bu kızdan bu güç nasıl çıktı ya. ''Alkım biraz daha sıkarsan organlarım ağzıma gelecek. Ellerini biraz genişletir misin?'' dedim.

''Hayır olmaz. Bırakırsam sende gidersin.'' dedim.

''Ben seni bırakmam gökkuşağım.'' dedi.

Aniden kafasını kaldırdı. Gözleri dolmuştu. ''Ne oldu?'' dedim. Yanlış bir şey mi söyledim acaba. 

''Yok hiçbir şey yok.'' dedi.

Üstelemedim. Bana bir şeyler anlatması bile mucizeyken daha fazla zorlamadım.

''Bana hep gökkuşağım der misin?'' dedi.

''Sen iste hep derim.'' dedim. Bir şey vardı ama anlamadım.

''Sen neden bana hiçbir şey anlamıyorsun.  Yoksa bana güvenmiyor musun?'' dedi. Sona doğru sesi titremişti. Bende kollarımı ona sarıp konuştum. 

''Güvenmez olur muyum hiç. Söyle bakayım neyi merak ediyorsun?'' dedim.

''Bilmem. Aklıma bir şey gelmedi şimdi. Sen anlat aklına gelen bir şeyi.'' dedi. Biraz düşününce ailemiz hakkında hiçbir şey bilmediğini fark ettim.

''Sana ailemizden bahsedeyim mi?'' dedim. Kafasını onaylar anlamda salladı.

''Bak şimdi annemizin adı Deniz, babamızın adı Akif  biliyorsun zaten. Bir de bizim 5 tane abimiz var. Tabi onlar şuan yurt dışındalar ama yakında dönecekler. En büyük abimiz Meriç 29 yaşında, sonra 2. en büyük abimiz Yalın 27 yaşında, sonra 3. en büyük abimiz Baran 26 yaşında, sonra 4. en büyük abimiz Mirza 23 yaşında, sonra en küçük abimiz Anıl 20 yaşında.'' dedim.

''Neden yanınızda değiller ki?'' dedi.

''Çünkü diğer Alkım'la biz hiç anlamazdık. Sonra bir gün Anıl abimin arkadaşlarına hoş olmayacak hareketler yaptı. Bu tarz hareketleri daha önce de yaptığı için abim dayanamayıp babama söyledi. Babam ona inanmadı. Sonra Meriç abim babamla tartıştı ve abilerimi de alıp yurt dışına gitti ama annem konuştu dönecekler.'' diyerek sözlerimi tamamladım.

''Hıım.'' dedi.

''Hadi artık kahvaltıya inelim. Babamlar bizi bekliyordur.'' deyince bedeni kasıldı. Sanırım babamlardan korkuyordu. E korkması normal yıllardır babası bildiği insandan neler görmüş.

''Korkacak bir şey yok. Bu evde kimse sana zarar vermez.'' dedim kalkarken.

''Sen yanımda olacaksan sıkıntı yok.'' dedi. Bugün fark ettiğim şeyse Alkım'ın bu konuşkan hali. Dün bile benle bu kadar konuşmamıştı ama halimden memnun olduğum için bir şey söylemedim. 

KARIŞAN HAYATLARWhere stories live. Discover now