BÖLÜM 42

21.7K 1.5K 196
                                    

(Multimedya: Anıl)

ALKIM AKSOY

Gözlerimi Meriç abimin kolları arasında açmıştım. Ona baktığımda onunda bana baktığını gördüm. "Hey ne zamandan beri böyle bakıyorsun?" dedim.

"Hım... Sanırım bir saatten fazla oldu."  dediğinde gözlerim açıldı.

"Bir saattir boş boş bana mı bakıyorsun?" dedim.

"Boş boş baktığımıza nereden çıkardın?  Yüzünün her santimini izledim." dedi.

Odada göz gezdirince tanıdık olmayan bir odada olduğumu fark ettim. Sanırım onun odasındaydım. "Abim nerede?" dedim.

"O Alkın'ın odasında kaldı." dediğinde yatakta doğruldum. "Umarım hala uyuyorlardır." dedim sırıtarak. Hızlıca yataktan kalkıp Alkın'ın odasına gittim. İkisi hala uyuyordu.

Hiç acımadan üstlerine atladım. İkisi de bağırarak uyandı. "Bensiz mi beraber uyudunuz? Üzüldüm." dedim. 

"Böyle insan uyandırılır mı kızım?" dedi Alkın gözlerini ovarak.

"Siz bensiz uyudunuz. Küsüm size. Konuşmayacağım sizinle." dedim ve yataktan kalktım. Amacım sadece trip atmaktı. Neden mi? Çünkü neden olmasın.

"Siz böyle kardeş kardeş uyursunuz artık. Beni de unutursunuz." dedim ve odadan çıktım. Sırada Yalın abimin odası vardı. Onun odasına doğru ilerledim. İçeri girdiğimde abim yatakta sırt üstü yatıyordu. Gidip beline ata biner gibi binip canını acıtmayacak şekilde zıpladım. "Abi uyan sabah oldu. İşe gideceksin. Eve ekmek getireceksin, bana çikolata getireceksin." dedim.

"Ha? Ne oluyor sabah sabah bebeğim?" dedi abim.

"Alkın ve Asrın abime küstüm. Sonra da senin yanına geldim ve çok akıllı bir kardeş olarak seni uyandırdım çünkü sen işe gideceksin." dedim ve yatağın kenarına attım kendimi.

Beni kendine çekip sarıldı. "Ne oldu sabah sabah?" dedi.

"Bensiz beraber uyumuşlar. Küstüm onlara." dedim.

"Sende Meriç abinle uyudun." dedi.

"Ama benim onunla uyuduğumdan haberim yoktu. Onunla uyumamda bir sıkıntı yok ama onlar bensiz uyudu." dedim.

"Belki onlarda sen Meriç abinle uyurken böyle düşünmüştür." dedi.

"Bana ne! Ben uyuyor olmasaydım bende yanlarına giderdim." dedim ve yataktan kalktım. "Sen kalk bir zahmet." dedim. Odadan çıkıp mutfağa gittim. Baran abim kahvaltı hazırlıyordu. 

"Ben ne yapabilirim?" dedim.

"Şu tabakları masaya taşıyıp, sofrayı kurabilirsin güzelim." dedi gülümseyerek. Gülümseyip onayladım. Bugün okulumuz yoktu. Ama onlar işe gidecekti. Yani evde ben, Alkın ve Anıl abim kalacaktı.

Tabakları sofraya taşımaya başladım. "Yalnız bir şey diyeyim mi? Eline baya yakıştı. Bence sen hep mutfakta çalış. Baya yakıştın buraya." dedim. 

"Neden?" dedi.

"Önlüğün, ayağındaki terlikler ile sende tam evin annesi tipi var." dedim gülmemeye çalışarak. Pembe fırfırlı bir mutfak önlüğüydü. Ayağındaki terlikler ise cırtlak kırmızıydı. 

"Bunu kesinlikle kimseye söylemeyeceksin. Üstüm kirlenmesin diye taktım onu. Terlikler ise başka bulamayıp bunu geçirdim." dedi. Daha fazla dayanamayıp kahkaha atmaya başladım.

"Bunlar neden bir erkek evinde var anlamadım. Hayır erkekler için tasarlanmış  olsa anlarımda. Bunlar bildiğin kadınlar için." dedim kahkaha atarak.

KARIŞAN HAYATLARDove le storie prendono vita. Scoprilo ora