BÖLÜM 39

24.2K 1.5K 217
                                    

(Multimedya: Meriç)

ALKIM AKSOY

Yataktan doğrulduğumda abim ve Alkın'ın hala uyuduğunu gördüm. Yavaşça abimin kolundan kurtulup yataktan kalktım. Alkın'ın yattığı tarafa geçtim. Ve elimle onu dürttüm.

"Alkın." diye fısıldadım.

Gözünü yarım açıp konuştu. "Ne oldu?" dedi.

"Sessiz ol. Hadi kalk da beraber abime kahvaltı hazırlayalım." dedim fısıldayarak.

"Tamam." dedi ve kalktı. 

Beraber aşağı indik. "Sen dolaptan kahvaltılıkları çıkar, bende patates kızartmak için patates doğrayayım." dedim. Alkın onaylayınca işe koyulduk.

Ben patatesleri kızartmaya başlamışken Alkın konuştu. "Bunlar bitti. Ne yapayım?" dedi. Masaya baktığımda tabakları yerleştirmiş, kahvaltılıkları masaya koymuştu.

"Tamam o zaman şimdide gel yanımda sucukları kızart." dedim ve işime devam etti. O sırada Boris mutfağa geldi. "Oğlum günaydın." dedim gülümseyerek. O da neşeyle havlayınca konuştum. "Oğlum çok havlama. Abimin uyanmasını istemeyiz." dedim.

Elimdeki iş bitince dondurucudan çıkardığım donmuş börekleri hazırlamaya başladım. Alkın da sucukları tabaklara yerleştirmişti. "Ne yapayım başka?" dedi. "Ay Alkın canım taze poğaça birde ekler çekti. Hem ekmek hem ekler hem de poğaça alsın kapıdaki abiler. Sen söyler misin?" dedim. 

"Tamam." dedi ve kapıya yöneldi. Bende pişen börekleri tabaklara yerleştirdim. Sırada yumurta vardı. Yumurtaları haşlamak için büyük demir kaba koydum. Onlar haşlanmaya başlamışken Alkın geri geldi. "Söyledim alıp gelecekler." dedi.

Kafa salladım. Oda dolaba yöneldi ve 6-7 tane domates aldı. "Ne yapacaksın?" dedim.

"Menemen." dedi ciddiyetle.

"Hadi canım. Yapmayı biliyor musun?" dedim.

"Öyle güzel yaparım ki parmaklarını yersin." dedi Alkın domatesleri yıkarken. Bende haşladığım yumurtalara döndüm. 

"E mutlu musun?" dedim.

"Fazlasıyla. Bir abim daha var artık." dedi gülümseyerek.

"Daha mutlu günler gelecek." dedim bende gülümseyerek.

Az sonra menemen ve yumurtada hazır olmuştu. Kapı çaldığında Alkın kapıya gitti. Bende pankek malzemelerini indirmeye başladım tezgaha. Alkın elinde poşetlerle içeri geldi. Poşettekileri teker teker masaya yerleştirdi.

"Alkın telefonumda pankek tarifi açık. Malzemeleri teker teker bana oku da harcı hazırlayayım." dedim.

"Tamam." dedi ve telefonumu eline aldı.

"2 adet yumurta." dedi. Yumurtaları kırıp çırptım.

"2 yemek kaşığı şeker." dedi. Dediğini yaptım.

"1 su bardağı süt." dedi. Ekledim.

"1,5 su bardağı un." dedi. Bende una yöneldim. Unu elime alıp açtım. Aniden gelen hapşırmayla elimde olan un yüzüme doğru geldi. Burnuma un gelip de tekrar hapşırmayayım diye kafamı yana çevirdim.

Alkın beni görünce kahkaha atmaya başladı. Sinirle biraz un attım ona. Bir bana bir una baktı. Hemen ardından biraz un alıp bana attı. Bende ona attım. Oda bana derken ikimizde una bulanmıştık. Abimin kapı önünden gelen sesiyle oraya döndüm.

Abim bir bana bir Alkın'a bakıp kahkaha attı. "Ne oldu size?" dedi abim.

"Şu gıcık yüzünden. Beni sinirlendirdi." dedim.

KARIŞAN HAYATLARWhere stories live. Discover now