BÖLÜM 26

28.5K 1.6K 216
                                    

(Multimedya: Alkın)

ALKIM AKSOY

"Savaş abi?" dedim merakla. Daha az önce yanlarındaydım. 

"Biraz konuşabilir miyiz?" dedi. Kafa salladım. Kapıyı kapatıp yanıma geldi. Bende uzandığım yerde doğruldum.

"Dünden sonra nasılsın?" dedi. "Kötünün iyisi." dedim. "Abinlerle konuşmuyor musun?" dedi. "Konuşmuyorum." dedim. Şu ana kadar fark ettiğim bir diğer şeyse Savaş abim yalan söyleyen insanları çok kolay anlıyordu ve insan okumada çok iyiydi. 

"Sadece biraz kıskançlık yapmışlardı. Ben gittikten sonra bir şey olmadı değil mi?" dedi.

"Şuan terapimi yapıyoruz yoksa sohbet mi ediyoruz?" dedim.

"Yalnızca klinikte terapi yapıyoruz Alkım. Şimdi abi-kardeş sohbet ediyoruz." dedi.

"Sen gittikten sonra bir şey oldu, evet." dedim.

"Ve bu senin abinlere küsmene sebep oldu." diyerek beni tamamladı.

"Ben dünyanın ne zaman bu kadar kötü bir yer olduğunu anlamadım. İnsan eskiden kardeşi olarak bildiği kişiyi taciz eder mi Savaş abi?" dedim gözlerim dolarken. 

Savaş abimin kaşları çatıldı. Siniri gözlerine yansıdı. Bu haliyle çok korkunçtu. "Bana olayı en başından sakince anlatabilir misin Alkım?" dedi. "Sen gittikten sonra raporu bekliyorduk. Hepsi kıskançlık yapıyorlardı ama bilmiyorlar ki içerde ne oldu. Bende oturdum. Sonra kantine gitmek için ayağa kalktım. Sadece nereye gittiğimi sordular, gelmeye tenezzül etmediler. Bende kantine inip bir şeyler alıp oturdum masaya. Sonra yanıma biri geldi. Eski ailemden abim. Sonra o b-beni..." cümlemi tamamlayamadan ağlamaya başlamıştım.

O anlar aklımdan çıkmıyordu. Savaş abim bana sarıldı. "Şşşt sakin ol. Tamam geçti. Bak güvendesin." dedi.

"Değilim abi değilim. Eskiden yalnız kalınca korkardım. Artık onca insan içinde bile korkacağım. Korkumdan sesim bile çıkmadı. Çevrede bir sürü kişi vardı ama kimse fark etmedi. Abimler, onlar bana söz vermişlerdi beni koruyacaklarına ama ne oldu onca insan içinde taciz edildim. Onlara güvenmiştim, beni koruyacaklardı. Eskiden akşam dışarı adımımı atamazdım, şimdi sırf onlarlayım diye çıkabiliyordum çünkü güveniyordum." dedim.

"Tamam sakin ol. Kriz geçirmeni istemeyiz. Hadi gel elini yüzünü yıkayalım." dedi ve beni kaldırıp lavaboya yönlendirdi. Biraz kendime gelince odaya döndük.

"Biraz dışarı çıkalım mı? Hava alırız." dedi. Tam itiraz edecektim ki tekrar konuştu. "İtiraz istemiyorum. Bana güven, sana çok iyi gelecek bir yere gideceğiz." dedi.

"Abi gerçekten bir süre evden çıkmak istemiyorum. Hiç yoktan kendimi daha iyi hissedene kadar." dedim. "Peki. Bari bahçeye çıkalım." dedi Savaş abim.

"Tamam o olur." dedim. Elini uzatınca tuttum. Gülümsedi. "Sende biraz gülümsesen mi orman gözlüm?" dedi. Dediğini yaptım. "Hah bak ne kadar güzel oldun." dedi.

"Ne yani az önce çirkin miydim?" dedim merdivenlerden inmeye başlamışken.

"Yani bekli biraz olabilir." dediğinde kaşlarımı çattım.

"Sensin çirkin. Ben gayet de güzelim." dedim.

"Yani bilemem. Standartın biraz altındasın diyelim." dediğinde gözlerim kocaman oldu. 

"Yaa ne alaka? Çirkin miyim ben? Kesin şu alnımın köşesindeki sivilce yüzünden değil mi?" dedim.

"Tabi ki de ondan. Tabi birde şişmansın, yüzün çok biçimsiz, saçların çok bakımsız." dedi.

KARIŞAN HAYATLARWhere stories live. Discover now