BÖLÜM 10

65.6K 3K 1K
                                    

(Multimedya: Meriç)

ALKIM AKSOY

Sabah burnuma değen şeyle huylanıp burnumu kaşıyıp yan döndüm. Bu sefer kulağım huylanınca elimle kulağımı kaşıyıp öbür tarafa döndüm. Bu sefer diğer kulağım huylanınca hızla yerimde doğruldum. Abim elinde bir tüy parçasıyla bana bakıyordu. Sonra yüz ifadem de ne gördü bilmiyorum ama kahkahalarla gülmeye başladı. Ben ise yaptığı şeyi anlayıp söylenmeye başladım. "Ey zalim evladı. İnsan kardeşini böylemi uyandırır? Bende diyorum biricik abim var. Meğer hain bir abim varmış." dedim kollarımı önümde birleştirerek.

"Güzelim o kadar komikti ki yüz ifaden. Keşke videoya çekseydim. Bakıp bakıp gülerdim." dedi hala gülerken. Kaşlarımı çatıp ona bakarken oda ciddileşip konuştu. "Güzelim seni uyandırmak istemezdim ama dönmemiz lazım çünkü amcamlar gelmişler bize seni görmek için." dedi. "Amcamlar mı?" dedim merakla. "Evet amcamlar ancak yalnız değiller. İki amcamız var. İsimleri Faik ve Rauf. Faik amcamın eşi Melek yengem ve üç çocukları var; Barış, Savaş, Cihan. Rauf amcamın eşi Leyla yengem ve onlarında üç çocukları var; Cem, Batı, Batın. Barış ve Savaş ikizler Yalın abimle yaşıtlar yani 27 yaşındalar, Cihan 18 yaşında, Cem 20 yaşında, Batı ve Batın ikizler ve sizinle yaşıt olup 17 yaşındalar." dedi. Oha aileye bak resmen XY kromozomunun hakkını vermişler. 

"Hadi gidelim. Kahvaltıya yetişmeliyiz." dedi ayağa kalkıp çadırdan çıkarken. Yarım saat sonra hazırlanıp yola çıkmıştık. "Abi şimdi sizin ailede benden başka kız yok mu?" dedim.

"Birincisi sizin değil bizim. İkincisi evet tek kız sensin." dedi.

 "12 tane XY kromozomunu bir araya getirmeyi başarıp sadece 1 tane XX kromozomu bir araya getirmek ne demek? Bari bir tane daha kız olsaydı." dedim.

Abim gülerek konuştu. "Sanırım öyle olmuş. Hem diğer 11 tanesini boş ver ben sana yeterim." dedi.

"Vallahi abiciğim benim biricik ikizimi boş veremem. O benim diğer yarım ama diğerleri için bir şey demeyeceğim. Zaten 6 tanesini tanımıyorum diğer 4 tanesini de tanıyorum ama tanımıyorum." dedim. Bana derince bakıp konuşmaya başladı.

"Haklısın güzelim böyle olması emin ol hiç istemezdim." dedi. Gülümseyip "Üzülme abi olan oldu. Hem ben boş verdim. İstediklerini söylesinler ben artık 2 tane muhteşem insana sahibim." dedim. Oda bana gülümseyip önüne döndü.

Araba durunca eve vardığımızı anladım ve indim. Abim gelip elimi tutarak eve doğru yürümeye başladı. Tabi bende arkasında. Salona girince içeride bir ordu vardı. Hızlıca göz atınca bizimle beraber 19 kişi vardı. Bizim geldiğimizi görünce ayağa kalktılar. Bana arkası dönük olan biri bana dönünce gözlerim şaşkınlıkla açıldı.

"Barış abi?" dedim. Barış abi benim her zaman pansuman için gittiğim hastanedeki doktorumdu. Çok iyi anlaşırdık. Benim şiddet gördüğümü biliyordu. Hata bana yardım etmek istemişti ama kesin bir dille reddetmiştim. Onunda ifadesiz yüzü yerini şaşkınlığa bırakırken konuştu.

"Ufaklık?" dedi. Bana hep böyle seslenirdi. Ayıptır söylemesi çokta hoşuma giderdi. Neden böyle söylediğini sorduğumda ise çok küçük olduğumu söylemişti. Başlarda reddetsem de zamanla alışıp sevmeye başlamıştım.

Hızla yanıma gelip bana sarıldı. Bende vakit kaybetmeden sarıldım. Severdim onu bir abimmiş gibi ki zaten abimmiş. Herkes bize şaşkınlıkla bakarken o konuşmaya başladı. Daha doğrusu kulağıma fısıldamaya başladı. "Uzun süredir gelmedin. Senin için çok endişelendim. Sana bir şey yaptılar sandım. Neden beni aramıyorsun? Yoksa sen bizim karışmış olan kuzenimiz Alkım mısın?" dedi olayın yeni farkına varır gibi. Kafamla onaylayıp konuşmaya başladım. "Evet abi. Kusura bakma hem arayamadım hem de yanına gelemedim." dedim.

KARIŞAN HAYATLARWhere stories live. Discover now