Öfke

161 17 174
                                    


Selam canlarım! Keyifli okumalar💙 Oy ve yorumlarınızı bekliyorum, sizleri seviyorum

Can Koç- Gökyüzünü Tutamam ( ismi bile yeterli diye düşünüyorum...)
Cem adrian- gidemem

Derler ki; kız çocuklarının ilk aşkı babaları olurmuş. Hayal meyal ama hatırlıyorum, annemin kollarından sonra kendimi güvende hissettiğim tek kollar babamındı. Her sabah evden çıkmadan önce odama uğrayıp açılan üstümü örttüğünü hatırladığım gibi, geldiği anlar elinde hep çikolata olduğunu da hatırlıyorum. Ona hayran hayran bakardım, onun gibi olmak istiyordum. Babam, her kız çocuğunun olduğu gibi benim de kahramanımdı. Ne oldu, neden oldu bilmiyorum. Bir insanı bu denli ne değiştirir, ailesinden ne koparır onu da tahmin edemiyorum.

Ama bir şey biliyorum ki; az önce gördüğüm adam, benim ışıltılı gözlerle izlediğim adam değil.

Bir zamanlar saçlarımı okşadığı nasırlı ellerinde artık kan olduğunu biliyorum. Kanlı ellerden kaçmak isteyen kızın, o ellere mahkum olduğunu da.

"Bu gerçek değil." Dedim içimden amansızca dualar ederken. "Bu montaj, bu yalan!" adamlar kaşlarını kaldırarak birbirlerine baktı. "Sizinle geleyim diye tezgahladınız bunu. Her zamanki gibi boş bir tehdit!"

"Bu video gerçek ve bizimle gelmezseniz polise gidecek. Orada zaten oynanmadığı anlaşılır. Anneniz, babanızın yanında olduğu için o da ceza alacaktır. Bir suçluyu korumak suç."

Ellerimi boynuma götürdüm ve akmak için pusuda bekleyen gözyaşlarına, kafamı gökyüzüne kaldırarak engel olmaya çalıştım. "Annem masum." O, bu doğruysa bile bilmiyordur...

Adam yalnızca kafasını eğdi ve bakışlarından cevabı almamı sağladı.

Ben de masumdum. Ama bu beni ceza almaktan kurtarmamıştı. Suçluların bile cezasını çekmediği şu dünyada olanlar hep neden masumlara oluyordu?

"Gidelim." Dedi adamlardan biri. Biliyorlardı, bir şey demeden onlarla gideceğimi artık onlar da farkındaydı.

"o adam..." dedim adamların yüzüne bakmadan. "O adam kimdi?"

Kimin bağrına ateş düşürdün baba, kimin acılarına sebep oldun?

"Bilmiyoruz."

"Artık gitmemiz lazım."

O arabaya nasıl bindim, Geceye sıkı sıkı sarılıp gözümün önüne gelen o korkunç görüntülerden kafayı yemeden nasıl sıyrıldım bilmiyorum. Bindirildiğim arabanın arka koltuğunda kafamı cama yaslamış babamın bir katil olduğunu kendime açıklamaya çalışıyordum. Bir katilin kızı olduğumu...

Ben katil olduğumu düşündüğüm için gecelerce kıvranırken zaten katil olan babam, hayatına hiçbir şey olmamış gibi devam edebilmişti.

"Abi, öldürme..."

Düşünme Yağmur, kapat gözlerini, kapa kulaklarını...

Sustur zihnini...

Tek el silah sesi, susmuyor. Hiç susmuyor.

Aras da birilerini öldürmüştü. Ondan katil diye nefret ettim. Cezasını çekmesi için uğraştım, onu hapse tıkmak için çabaladım. Oysaki katil benim hemen yanı başımdaymış. Günlerce adını sayıkladığım adammış.

Allahım, bu nasıl bir çile...

"Geldik." Kafamı kaldırıp meraksız gözlerle nereye geldiğimize baktım. Korkmuyordum, ruhum buram buram acırken gelecek olan fiziksel bir zarar gözümü korkutmuyordu artık. Her kim, bunu bana izletip beni ayağına getirdiyse onu görecek ve cehennemime geri dönecektim.

GÖKYÜZÜNÜN DANSIWhere stories live. Discover now