YİRMİ DÖRT

5.6K 419 46
                                    

" Baba? "

Rıdvan ve Asaf şok olmuş bir şekilde kapıda duran adama bakarken, Raşit önce ikisinde ardından da yerdeki adamda gezdirdi gözlerini. Kaşları gördüğü şeyle çatılırken, kendisine endişeyle bakan ikiliye çevirdi bakışlarını.

Rıdvan babasına bakarken, Asaf içine dolan korkuyla gözlerini kaçırdı. Babasına yakalanmamak istemesi, başka bir babaya yakalanmak istediği anlamına gelmiyordu. Şans onu neresiyle dinliyordu acaba?

İstemsizce öne doğru bir adım atıp ona arkası dönük olan Rıdvan'ın ceketinin arkasından tuttu. Şu an o kadar kötü ve gerilmiş hissediyordu ki, çünkü böyle bir hareketi aklı başındayken yapmazdı.

Rıdvan arkadan ceketini kavrayan adama yandan bir bakış attı. Yüzündeki gergin ve korkmuş ifade canını yakıyordu. Böyle bir şeyin dile düşmesinden korkması normaldi. Rıdvan buna izin vermeyecekti.

" Noluyor burada Rıdvan? " diye sordu Raşit onlara bakarken. Oğlunun başının belaya girmesinden korkuyordu. Bu yüzden de dışarıdan birinin geçmesine karşı kapıyı kapatıp içer girdi.

Rıdvan babasına son kez bakıp arkasını döndü. Asaf'ın ceketini tutan kolunu tuttu yavaşça. Asaf'ın gözleri onu bulurken, Rıdvan gülümsedi.
" Merak etme halledeceğim. " dedi onu rahatlatmak ve korkusunu almak adına.

Asaf onları süzen Raşit ağaya bir bakış attı. Hiç de acelesi varmış gibi durmuyordu. Aksine onları sessizce izliyordu.

" Nasıl? " diye sordu gözleri Rıdvan'ı bulurken. Rıdvan hâlâ elinin içinde duran ele bir bakış atıp istemsizce sıktı. Kim bilir bir daha ne zaman tutacaktı elini.

" Sen endişelenme. Babam bize hâk verecektir ama bunun için ona da gerçeği söylemem gerek. İzin veriyor musun? " diye sordu. Çünkü bu Asaf'ın sırrıydı ve ondan izinsiz birine söylemezdi Rıdvan.

Asaf kararsız duruyordu. Rıdvan onun yüzündeki ifadeyi görünce tekrar konuştu. " Emin ol babamın bilmesi bizim yararımıza olacak. Hem böylelikle babanı bizden uzak tutar. " diye fısıldadı. Asaf düşündü, galiba Rıdvan haklıydı. Garip bir şekilde ona güveniyordu o yüzden başını salladı.

" Tamam. "

Rıdvan gülümseyerek onun elini sıkıp ardından bıraktı. Arkasını dönüp onları izleyen babasına baktı.

Raşit tek kaşını kaldırarak kollarını göğsünde kavuşturmuş, onları seyrediyordu.
" Münakaşanız bittiyse artık bir açıklama alabilir miyim? "

Rıdvan çekinceli bir şekilde yanına gitti. Babasıyla her zaman kardeş gibi olmuşlardı. Raşit asla ona mesafeli davranmamıştı bu yüzden de birbirlerinin bütün sırlarını bilirdi.

Hatta Rıdvan Asaf'a karşı bir şeyler hissettiğini anladığında, ilk babasına söylemişti. Raşit ise o zamandan sonra ona destek olmuş ve sırrını saklamasını söylemişti. Rıdvan asla babası tarafından kötü bir şey görmemişti. Ona bütün hayatını borçluydu belki de. Böyle bir babaya sahip olduğu için her gün şükrediyordu. Şimdi de içinde bir yerlerde kızmayacağını söylüyordu.

" Dışarıda konuşalım mı? " diye sordu mırıldanarak. Raşit birkaç saniye oğluna baktı, ardından arkada onları sessize izleyen Asaf ve yerde yatan adama baktı. Başını salladı yavaşça.

Kapıyı açıp dışarı çıktığında, Rıdvan arkada kalan Asaf'a bir bakış attı. Asaf dudaklarını dişleyerek ona bakarken gülümeyerek onu rahatlatmaya çalışarak babasının yanına gitti.

" En baştan anlat? " diye sordu Raşit yanına gelen Rıdvan'a.

Rıdvan başını sallayarak anlatmaya başladı.

HUSUMET-GayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin