Yar ve Yara

4.3K 373 93
                                    

"Sikerim belanı."
Rıdvan hırsla yumruklarını sıkmıştı ve Mirza'ya gürlerken sinirden dudakları titriyordu.
"İçip içip sağa sola havlama amcık,siktir git ! Kafama geliyordu."

Rıdvan ayak dibindeki parça pinçik cam kırıklı küllüğü gösterdi.
Kristal küllük bir kaç santim daha gelse duvar yerine Rıdvan'ın kafasında beliriyordu.

"Sana diyorum ki sikik hayatını bırak. Bir kere olsun kendini düşün!"
Mirza hırsla oğlanın omuzlarını kavradığında deli deli yanan koyulaşmış gözleri parlıyordu.
"Kimin için ha ? Kimin için! Kimsenin sikinde değilsin! Ben harici kimsenin yarrak kadar değerinde değilsin!"

Rıdvan duraksayıp sadece tebessüm etti bunu biliyordu.

"Amcan evlenmeyi ve iki kız doğurtmayı biliyorsa onlara para kazanmayı da bilecekti!"diye gürledi Mirza oğlanı hırsla sarsarken.
"Duydun mu? Yengeni eve alacaksın dediklerinde kabul ettiyse,senin ve ablanı da..."

"Ablamı anma !"diye gürledi Rıdvan sinirle.

"Ablan..."diye fısıldadı Mirza.
"Evlendi,siktir oldu gitti,boy boy doğurdu. Kocası bok gibi para kazanıyor,anne ihtiyacınız var mı diye aradı mı sizi? Öz ablan. Sana işe ihtiyacın varsa yanıma gel dedi mi !"

"Başka birinin memleketinde kocasının ailesiyle ve..."

"Pınar da öyle olacak ,diğeri de öyle olacak. Aptal herif !"diye gürledi Mirza hırsla.
"Sen de evde herkes keyfine bakarken it gibi inşaat soğuğunda geberip zatüre olacaksın! Kimsenin sikinde değil olum kimse. Onlar seni siklemiyor,umurlarında değilsin!"

"Ne güzel konuşuyorsun."dedi Rıdvan kahkaha atarak.
Tahrik edici biçimde ağzındaki sigara dumanını Mirza'nın dudaklarıma üfledi.
"Ne yapmalıyım?"

"Benim evimde,benim yatağımda keyfine bakmalısın."diye mırıldandı Mirza sakince.
Rıdvan'ın dokunuşları ile titrerken keskin çenesi kasıldı.
"Sen sadece benim yanımda kal."

"Annen görücü gitmiş."dedi Rıdvan dudaklarını yalarken.
"Yine."

Mirza hırsla Rıdvan'ı süzerken Rıdvan burun kıvırıp, sırıttı.
"Mirza'nın parası çok,devasa bir konakta yaşıyor."diye fısıldadı Rıdvan.
"Üstelik bana çok aşık...dimi?"

"Aşkımı spermli ağzına dolama Rıdvan."diye tısladı Mirza.
"Küçümser gibi orospu gibi ağzını eğerek alma ağzına !"

"Ya nereme alacağım!"diye gürledi Rıdvan alayla.
"Annen tutturdu torun diye ,sana karı alacaklar. Koca aşiretleri mi kurusun,torun istiyorlar!"
Rıdvan sinirden kahkaha atıp dolan gözleriyle Mirza 'nın kolunu sertçe sıktı.

"Ne yapacaksın? Karına mı misafir odası açacaksın bana mı? Gece koynuna hangimiz gireceğiz. Sonra gelene dost derler. Dost olarak onu mu tutuyorsun beni mi ha Mirza?"

"Sus ,sikerim ağzını !"

"Bebek istediklerinde ne yapacaksın..."dedi Rıdvan kederle.
"Beni sikip,çekilirken kızın içine mi yollayacaksın?"

Mirza elinin tersiyle Rıdvan'ın çenesine öyle sert vurmuştu ki Rıdvan sendeleyerek duvara yapışmıştı.
Ağrıyla inlerken Mirza öfkeyle Rıdvan'ın boğazına sarılmıştı.

"İkimizi aynı anda mı alacaksın yatağa?"diye konuştu Rıdvan ağzından ve burnundan süzülen kanlarla kıkırdarken.
"Çocukların ne yapacak,her gece yatağına aldığın adama amca mı diyecekler ?"

Mirza hırsla Rıdvan'ın boğazını sıkıyor ,ellerinde nefessiz bırakıyordu.

"Senden başka kimseyi sevmeyeceğim."diye tısladı Mirza ,Rıdvan nefessiz elleri arasında çırpınırken tekrar etti.
"Sen hariç  başka kimseyi sevmeyeceğim!"

"Ama sikersin."diye fısıldadı Rıdvan tebessümle.
"Çocuk için. Bir de..."dedi Rıdvan öksürük içinde.
"Benle küsken şu toy çırak çocuğu kucakladığın gibi..."

Mirza onu sertçe duvara çarparken "Hataydı."diye gürledi.
"Senle konuşmuyorduk bile."

Rıdvan acı bir tebessümle Mirza'nın ellerine tırnaklarını sapladı.
"Siktir git ,sikin doyduysa bana müsade.
Karın değilim."diye fısıldadı Rıdvan.
"Böyle gelmiş ,böyle gidecek Mirza. Ben senin değilim. Asla da olamam. Ben kabullendim. Sen de kabullen."

Rıdvan üzerine ince bir ceket alırken hırsla titriyordu.
Kalçasındaki ağrıyla kasılırken Mirza'nın hırsla eşya savurduğunu işitiyordu.
Mirza eline geçen silahla rastgele sağa sola ateş edip küfür savururken Rıdvan alayla omuz silkti.

Arkasına bakmadan geçiştirmişti,kapıdan hızlıca ilerledi.

"Azarsan!"diye gürledi Rıdvan acıyla.
"Elini kullan."

Ve silah sesleri, Rıdvan'ın arkasından sayısız mermi yağmuru tutulmuştu.
Rıdvan umursamazca soğuk kış gününde karın altında derin bir nefes verdi.
Sabah Oktay Komutan ile çocuklara şeker ve kek dağıttıkları yoldaydı.

Silah seslerini hala işitiyordu Rıdvan ve alayla mırıldandı.

"Hem kendine hem bana sıksan da bitse bu azap ne güzel olur be Mirza'm."

"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İktidarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin