İçimde bir kuyu var.. Kapkaranlık, nefes alamayacak kadar dar, sonu görünmeyen dipsiz bir kuyu.
Bu kuyudan mutsuzluk taşıyor bazen. Her yer mutsuzluk altında kalıyor.
"Seni kaybettiğim gün, o kuyuya düştüm."
🖤🌊
🌪
"Perestiş" hikayemdeki baş kahra...
К сожалению, это изображение не соответствует нашим правилам. Чтобы продолжить публикацию, пожалуйста, удалите изображение или загрузите другое.
sen benim başıma gelen en güzel şey anlamı yok, anlamsız sen yoksan her şey
—
Siyah dalgalı saçlarımı sımsıkı toplayıp mutfağa karıştım. Sevgili! amcamla kızı için yemek hazırlarken annemle babamın hala kavga sesleri geliyordu.
"İyi misiniz Mehir hanım?" diyen yardımcımız Cansu'ya baktım.
"İyiyim iyiyim." dedikten sonra solgun görünen yüzümü ıslatıp yemek işine devam ettim.
Ağlamamak için kendimi sıkmaktan bir hal olmuştum kaç gündür. Amca mevzusu her açıldığında babam bir kalkan oluyordu. Ne söylersen ne konuşsan anlamıyor ve tek yaptığı kardeşini ya da o ailedeki herhangi birini korumaktı.
Annem hiçbir zaman istenmemiş o ailede. Babam ailesine rest çekip sevdiği kadınla, annemle evlenmiş. İlk zamanlar ki mutluluklarını o kadar güzel anlatıyorlar ki insanın aşık olası geliyor. Ben kendimi bildim bileli babam ailesini bizden önde tutsa da annem aksini iddia ediyor. Birden değişti ama eskisi gibi de olacak bir gün, diye diye avutuyor kendini.
Erkeklerin iki yüzlü olduklarını babamdan öğrendim. Bir kadın da güzellik ya da sevgi aramadıklarını da. Köle gibi boyun eğecek, söylediklerini yapacak, üstünlük taslayabilecekleri tipleri seçiyorlar. Benim anlamadığım, annem öyle biri değil. Her gün kavga ediyor ve kendi sözünü dinletiyordu.
Gözlerimin önüne, annemin restoranın başına geçeceğini söylediği gün geldi. Daha lise birdeydim. Babaannem olacak kadın da bizdeydi o akşam. Babamın gözünün içine bakarak 'ne gerek var kızım' dediğini çok iyi hatırlıyorum, zaten o bakıştan sonra da babam karşı çıkmıştı. Günlerce kavga etmişler, evde kıyameti koparmışlardı. Birkaç hafta da küs kalıp birbirlerinin yüzüne bakmamışlardı. Annemin her akşam benimle dertleşmesini hatta benden tavsiye istemesini hatırladıkça içim daraldı.
Anneme güç vermek için, yalnız olmadığını hissettirmek için çırpınırken ben yalnız kalmıştım. Annemin göz yaşlarını silerken ben ağlayamamıştım. Anneme yaptığı her haksızlıkta babamın karşısında durdukça babama düşman olmuştum.
Derin bir nefes alıp doğradığım sebzeleri tencereye boşalttım. Kızmış yağın bir anlık sesinde kaybolurken annemle babamın da sesinin gelmediğini fark ettim. "Sen halledersin Cansu." deyip mutfaktan çıktıktan sonra yukarıya çıktım. Yatak odasının kapısına hafifçe vurduğumda içeriden herhangi bir ses gelmedi. Kapıyı aralayıp içeriye baktığımda yatağın üzerine uzanmış annemi gördüm. Cenin pozisyonunda öylece duruyordu. Beni fark etmemişti. Banyodan gelen su sesiyle babamın da duşta olduğunu anlayınca düşen omuzlarımla kapadım kapıyı. Kendi odama geçip kendimi sırtüstü yatağa bıraktıktan sonra tavanı izledim.