Ellerimle birlikte telefon da titremeye başlamıştı.
Kaderimi her zaman başkası yazıyordu.
Söz hakkım yoktu.
Piyondum sadece.
Birileri ne istiyorsa o olacaktı.
Oluyordu.
''Avcı,ne umuyorsan o olmayacak''telefonu zar zor kapattım.
Ellerimi alnıma koydum.
Buz gibi olmuşlardı.
Derin nefes aldım.
Çıkış yolu düşün Ceylan.
Oyuna gelmeden
Kimse senin aklına girmeden
Kendin bir çıkış düşün.
Gözlerim dosyaya kaydı.
Ne istiyordu Avcı?
Dosyayı okuyacaktım.
Ayrılacaktık.
İstediği buydu.
Bunu yapmayacaktım.
Demek ki ayrılmamızı sağlayacak bir şey vardı.
Hatta yalan olmayan.
Oğuza sorduğumda öğrenebileceğim
ama
Benden sakladığı bir şey.
Hem de Sevda'yla ilgili.
Sakin ol kızım.
Oğuz'un sana veremeyecek hesabı yoktur.
Tuzağa düşme.
Avcı'nın istediğini yapma.
Kimseye bu hakkı verme kızım.
Of.
Ayağa kalktım.
Odanın içinde volta atmaya başladım.
Benden bir şeyler saklamıştı.
Dün gece Sevda'nın Denize söylediği şeyle alakalıydı.
Ama şuan kendimi haklıyken haksız pozisyonuna düşüremezdim.
Oğuza güvenmeliydim.
O bana söylememiş
Gizlemişti.
Ben de ona güvenmeyerek arkasından iş çevirmeyecektim.
Ama bu konu da yabana atılır bir şey değildi.
Dosyaları kolinin içine koydum
Üzerine de not yazdım.
Odadan kendimi dışarı attığımda hala ellerim titriyordu.
Kendime iç telkinlerde bulunuyordum ama fayda etmiyordu.
Benim korktuğum
Oğuz'un affedemeyeceğim bir şey yapmış olmasıydı.
Kendimi çiğneyip geçemeyeceğim bir şey yaparsa şayet
Ve ben geridönersem
İşte o zaman huzurum kalmazdı.
İç huzurum olmazdı.
Kendime küserdim.
Acırdım.
YOU ARE READING
512
动作''Adın ne?'' ''Ceylan yazıyor dosyada'' ''Onu demiyorum kızım gerçek adın ne?'' ''Gerçek adım yok benim kodum var 512'' ''Hey Allahım, robot musun kızım sen ne kodu ne numarası, iyi Ceylan fazla bile sana '' Söylene söylene arabadan çıktı. Sabırlı o...