İstemsiz elim yanağımda kızın gittiği yere bakakaldım.
Ama ne demişler.
Kaçan kovalanır.
Kayalıklardan atlayarak iniyordu.
Resmen dağlarda koşuyordu.
Dağda koşulur mu lan ?
Koşuyordu işte.
Düz bir zeminde gibi rahatça koşuyordu.
''SENİ ELİME GEÇİRİNCE OLACAKLARI DÜŞÜN''diye bağırdım bir yandan ona yetişmeye çalışırken.
Ama o arkasına döndü güldü,rüzgar saçlarını savurdu ve benim dengem tekledi.
İnatçı dağ keçisi!
Gülünce gamzesi çıkan inatçı dağ keçisi.
Gülünce dumura uğrayan aptal bordo Barış.
Aferin ulan sana.
Aramızdaki mesafeyi azaltmıştım.
Çok sırp bir kayalıkta hızla ilerlerken birden durdu.
Aniden belinden tutup kendime çektim.
Yolun sonu,
Uçurumun başıydı.
Kalbi sanki karnında atıyordu.
Çok korkmuştu.
Elim midesinde ben de irkilmiştim.
İkimiz birden düşecektik neredeyse.
İkimiz de adrenalinin etkisiyle derin nefesler alıp veriyorduk.
Düşmemek için beline koyduğum elime sıkıca yapışmıştı.
Ben de belki canını acıtıyordum ama düşmesine izin veremezdim.
Önce tokatın hesabı sorulacak.
Dudaklarım kulağının dibinde fısıldadım.
''Bir daha böyle bir aptallık yapma'' dedim hızlı nefes alış verişlerimin arasında.
Fakat o anda sayabildiğim kadarıyla altı kalaşnikof tetik sesi geldi.
Gül gözlerini kapattı.
''Başka sefer olmayacak sanırım'' dedi fısıldayarak
Ben o kadar ümitsiz değildim.
Nefesimi verdim ve
yavaşça döndüm.
Gülü arkama aldım.
Dağda koşan iki salağı avlamak istemeleri kadar akıllıca bir şey olamazdı.
Aptallığın ötesiydi yaptığımız.
Bu askeri bir hata değildi
Bu benim sikilmiş güdülerimin yönlendirmesiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
512
Action''Adın ne?'' ''Ceylan yazıyor dosyada'' ''Onu demiyorum kızım gerçek adın ne?'' ''Gerçek adım yok benim kodum var 512'' ''Hey Allahım, robot musun kızım sen ne kodu ne numarası, iyi Ceylan fazla bile sana '' Söylene söylene arabadan çıktı. Sabırlı o...