Paris havaalanında özel bir uçağın beklediği iki kişi vardı.
O iki kişi de henüz yanaşmakta olan arabadaydı.
Genç kadın havaalanı yoluna saptıklarından beri olayın ciddiyetinin farkındaydı.
Bu adamın bu kadar cüretkar olmasının bir sebebi vardı.
Hissediyordu.
Arkasında kim olduğunu bilmeli,
Ne istediğini öğrenmeliydi.
Şuan sadece istifini bozmayıp zarif bir bayan olarak kalmalıydı.
Adam arabayı durdurduğunda kadın kapısını açmasını bekledi.
Fakat adam arabaya bindirirken ki kadar kibar değildi.
Paris sokaklarında centilmen davranmıştı fakat şimdi kendi sahasına girmişti.
Kadın istifini bozmadan uçağa doğru yürüyen adama yetişti.
Kendilerini bekleyen pilot ve hostese selam verip
Adamın az önce oturduğu koltuğun karşısına geçti.
Şimdi açıklamasını dinlemenin zamanı gelmişti.
Adam kollarını koltuğun iki yanına koymuş
Bacaklarını hafifçe aralamış kadına bakıyordu.
Gözlerinden ne kadar uykusuz ve yorgun olduğu belli oluyordu.
Şurada şu işi yapıyor olmaktan bile son derece rahatsızlık duyuyordu.
Kadınsa karşısında olabildiğince sakin hatta dudakları az sonra kahkaha atacakmış gibi muzipçe duruyordu.
Adamı sabır testinden geçiriyordu aklınca fakat bilmediği şey
Adamın test sonuçlarına pek aldırmayacağıydı.
''Küçük çaplı bir silah tüccarının kardeşisin.
Abin sana devretmiş''
Adam lafı uzatmamak derdin de hızlıca saydı.
Kadın alayla havaya bir kahakaha savurdu.
''Öncelikle küçük bir silah tüccarı değilim.
Avrupada adım bilinir.
İkincisi Abim bana devretmedi.
Miras kaldı''
Adam yarım bir gülüşle bastıra bastıra konuştu.
''Birincisi
Küçük bir silah tüccarısın.
Daha büyüklerini gördüm.
Şu sizin baba dediklerinizden.
İkincisi
Miras ölünce kalır.
Abinin Havana'da olduğunu bilmediğimi mi sanıyorsun
YOU ARE READING
512
Action''Adın ne?'' ''Ceylan yazıyor dosyada'' ''Onu demiyorum kızım gerçek adın ne?'' ''Gerçek adım yok benim kodum var 512'' ''Hey Allahım, robot musun kızım sen ne kodu ne numarası, iyi Ceylan fazla bile sana '' Söylene söylene arabadan çıktı. Sabırlı o...