Ceylan.
Neden sonra babamla tesisin ortasındaki kamelyada oturuyorduk.
Oturduğumuz kamelyanın çevresi resmen bir savaş eğitim sahasıydı.
Buradan her yere hakim olabiliyorduk.
Gözetleme tepesi gibi hafifçe tümsekti.
Askerlerimi görüyordum.
Babamın özel eğitmenleri,
Paralı askerleriyle bizimkiler sıkı bir antrenman yapıyorlardı
Babamın yardımcısı bize çay servisi yaptı.
Babama baktım.
''Askerler de mola versin.
Çaylarını alsınlar '' dedim.
O da kafasıyla yardımcısına işaret etti.
''Neymiş bakalım benim kızımın canını bu kadar sıkan?'' dedi babam gülümseyerek
Sıkıntıyla geriye yaslandım.
Kamelyanın tavanına baktım.
''Hani bazen böyle bir şeyin içine yuvarlandığını hissedersin ya''dedim anlamasını umarak.
Yüzüne doğru ufak bir bakış attım.
Tatlı tatlı kafasını sallayıp benim devam etmemi bekliyordu.
''Sanki girdabın içindeymişim gibi geliyor.Zorla bir şeylere dahil olmalıymışım gibi.
Oğuzla aramızdaki şeyler yıpranmalıymış gibi.
Birisi bunu istiyor gibi.''
Ellerimin üzerine ellerini koydu.
''Haberim var hepsinden''
Şaşırmadım.
Bu kadar çok bilgiye nasıl ve nereden ulaşıyordu?
''Avcıdan da mı?''
Kafasını salladı.
''Kağıdın içinde ne yazdığını da biliyorsun o zaman?''dedim kaşımı kaldırarak.
Sıkıntıyla başını salladı.
Ellerimi ellerinden çekip göğsümde birleştirdim.
Derin bir nefes aldım.
Yüzü asıldığına göre kötü bir şey olmalıydı.
O da benim yaptığım gibi yaslandı arkasına.
İkimiz de gözlerimizin görüp de fark etmediği yerleri inceliyorduk.
Sesinde hafif bir gülümsemeyle konuştu.
YOU ARE READING
512
Action''Adın ne?'' ''Ceylan yazıyor dosyada'' ''Onu demiyorum kızım gerçek adın ne?'' ''Gerçek adım yok benim kodum var 512'' ''Hey Allahım, robot musun kızım sen ne kodu ne numarası, iyi Ceylan fazla bile sana '' Söylene söylene arabadan çıktı. Sabırlı o...