Bölüm 10

5.9K 466 101
                                    


Sevgilim sen ne dersen kabul. Tam teslimiyet sana mahsus...


***


O üzüntü ile sınavdan çıkıp kulağıma kulaklığımı taktım. Bir sigara yakıp kampüsün içinden toprak yola çıktım. Yavaş adımlarla aparta gidiyordum. İçimden Barış'a sövüyordum. Kendime sövüyordum. Nasıl yüzsüz, nasıl iğrenç bir insan olmuştum ben böyle? Bu kadar kendini küçültecek ne vardı? Aşk mı? Senin aşkını da, seni de sikeyim! Telefonumun çalmasıyla kafamdakileri bir köşeye atıp cevapla komutunu sağa doğru sürükledim.

"Efendim anne."

"Kızım derste misin?"

"Yok yok eve yürüyorum. Konuşabiliriz."

"Ay içime bir güçlük çöktü dedim kesin Zeynep'e bir şey oldu."

Olan oldu da şimdi sana anlatıp üzmenin manası yok. Anneler önemli. Anneleri el üstünde tut. Allah'ım kayın validemi bile bana el üstünde tutmayı nasip et amin.

"Yok annecim ya iyiyim. Dersten çıktım havada güzel yürüyeyim dedim."

"Yemek yedin mi?"

"Ben sana söylemeyi unuttum. Diyetteyim ben bir kaç gündür."

"Kendini zorlama annecim aç kalma oralarda tansiyonun düşer bayılırsın bak."

"Yok annecim yiyorum yemeğimi. Sen rahat ol."

"Peki annem. Babanda selam söylüyor hadi kapatıyorum biz şimdi dışarı çıkacağız babanla."

"İyi gezmeler."

Telefonu kapattığımda annem ve babamı düşündüm bir ara otuz senede hiç mi sıkılmaz bir insan birbirinden. Bu yaşıma kadar annem ile babamın kavgasını görmedim. Annem sıkça kavga eder ama babam karşılık vermezdi genelde. Babam sinirini futbolculara söverek atardı. Mis gibi baba, mis gibi anne.


***


Unuttuğumuz bir konu var... Offf... Şiiimdi geldik zurnanın zırt dediği yere. Ben Çınar'a bu beraberiz yalanını nasıl açıklayacağım? Adam demez mi 'Yüz verdik hıyara geldi sıçtı halıya' diye. Der! Ben olsam derim yani. Sen kim köpeksin de benden sevgilim diye bahsediyorsun? Ay ya bırakırsa koçluğu. Valla Zeynep o zaman koçunkini yersin. Korkarak bir yere varamayacağımı anlayıp arama tuşuna götürdüm parmağımı...

"Çııınaaar."

"Zeeeynep."

"Ya Çınaar."

"Yaa Zeynep."

"Ben bir şey yaptım."

"Lütfen bol kalorili bir şey yaptım deme."

Sahi ben bugün adam akıllı hiç yemek yememiştim.

"Ay yok yemek yemeye fırsatım bile olmadı."

"Ee ne yaptın?"

"Neredesin sen?"

"Evdeyim."

"Görüşelim mi?"

"Olur. Avm'ye geç işim var hem onu halletmiş olurum."

Oh. Süper. Şimdi alışveriş merkezinde yüz yüze rahatça hallederim. Hem beni katletmez. Çünkü insanlar var etrafta o kadar da değil canım! Hemen ilk gelen otobüse atladım ve yirmi dakika sonra kapıda Çınar ile buluştum. Adam her şekilde bakımlı, her şekilde düşünceli ve Allah kahretsin ki her şekilde çok seksiydi. Elinde bir buket çiçekle bana doğru ilerliyordu. Ulan Selim'le üç yıl çıktım bana bir gül almışlığı yok bu bukette bana değildir herhalde diye düşünüyordum. Belki de alışveriş merkezindeki işi sevgilisine hediye falan almaktı.

Şiş-MAN (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin