Bölüm 50

3.9K 287 51
                                    

Merhabalar yine ben geldim! Gecenin bu saatinde ekleyip kaçacağım sabah yaani gündüz uyandığımda bol yorum görürsem çook sevinirim. Keyifli okumalar! :)

Dipnot: Yılbaşı bölümü değildir. O bilgisayarımda. Sizi bekletmeyeyim diye bu bölümü ara bölüm olarak telefondan yazdım. Umarım beğenirsiniz :)

***
Günler günleri kovalıyordu. Senenin bir yaş artmasına sadece bir kaç gün kalmıştı ve Çınar hiç bir plan yapmamıştı. Şaşkınlık içerisindeydim. Bu aralar bana karşı ilgisi azalmıştı sanki. Normalde onda kalayım diye deliren adam aparta gideceğim dediğimde kendi elleriyle bırakıyordu.

Ya kesin başka biri var bunun hayatında!

Telefonumun çalmasıyla miskinlik yaptığım yataktan çıktım. Ağır aksak adımlarla prize doğru ilerledim ve ekranda 'Rabia' ismini gördüm. Çınar'ın yengesi olan. Şaşkınlıkla telefonu cevapladım.

"Canım uyandırmadım inşallah."

"Yok uyanmıştım. Hayırdır bir şey mi oldu?"

"Bebek için mevlüt yapacağız, evde temizlik yapmamız lazımda."

Birde temizliğinizi mi yapacağım yok artık!

"Şey işte daha çok ufak kokudan etkilenmesin diye Çınar'ın evine getireceğiz. Sen bugün müsaitsen yardımcı olur musun? Bir kaç saatliğine?"

"Tabii olur. İşim yok. Çınar'ın haberi var mı peki?"

"Onun fikriydi yoksa ben kayınvalideme bırakabilirdim."

"Anladım. Ben birazdan geçerim o halde."

"Olur görüşürüz orada."

Telefonu kapattıktan sonra mesajlara baktım. Çınar sabah uyanmış malum mesajlaşma uygulamasına girmişti. Son görülmesi daha bir kaç dakika önceydi fakat asla ve asla bana bir ufacık 'Günaydın' mesajı yazılmamıştı.
Yok yook kesin başka biriyle konuşuyor bu çocuk. Allahım neden ben neden!

Üzerimdeki kıyafetlerden kurtulup kendimi duşa attım. Elimi banyo jelime götürdüğümde bir baktım ki bitmiş! El mahkum hacı şakire deyip bir güzel yıkandım.

Acaba şu sıra kendime çok bakmıyorum o yüzden mi benden uzaklaşıyor bu çocuk? Yok bakmasam bile kilo veriyorum sonuçta. Evet kilo vermem yavaşladı ama yinede toplamda yirmi kiloya yaklaştım.

Artık normal pantolonlar bulabiliyorum kendime. Çok bir kıyafet almıyorum çünkü bir kaç kiloda nile çöp oluyorlar özellikle tişörtler. Çünkü pantolonları bir şekilde daralttırabiliyorum ama tisört, mont gibi kıyafetler çöp oluyor. Üzülmem gerekir aslında. Ama üzülmüyorum. Değişimimi gördükçe şükrediyorum. Allah iyi ki Çınar'ı karşıma çıkarmış.

Barış'ı soracak olursanız her gün görüyorum okulda. O kızla. El ele gezmiyorlar ama hep dipdibeler. Bende öyleyim. Çınar'ın işi yokmuş gibi her gün bir kaç saatini benimle fakültede geçiriyor. Gerçi bundan şikayet etmedi ama belkide sıkıldı bu rutinden.

Ya size bir şey itiraf edeyim mi? Eskisi kadar acımıyor canım Barış konusunda. Çünkü Çınar bir şekilde onun boşluğunu doldurmaya çalışıyor. Gerçi şu son bir kaç gün hariç. O konuyuda irdeleyeceğim ama şimdi evden çıkmam lazım.

***

Evin anahtarını vermesi beni mutlu etmişti ama bir yöndende ssnki her eve girdiğimde bir kızla basacağım korkusu oluşmuştu. Hani dizilerde hep öyle olur ya. Esas kız esas oğlanı yatakta basar ve ilişki çıkmaza sürüklenir. Düşüncelerimde boğulurken yatak odasına ilerledim. Yalnızdı. Benim yattğım yastığa sarılmış şekilde yüzüstü uyuyordu. Sakal traşı olmuş gece onu farkettim. Sakalsız olmakta yakışıyor ona. Gamzesi daha çok ortaya çıkıyor. Ses çıkarmadan mutfağa geçtim kahvaltı için çay koydum o orada demlenirken bende kahvaltılıklarımızı hazırladım.
Boş boş koltukta oturacağıma kalkıp yine onun yanına gittim. Çok güzel ve huzurlu uyuyor gerçekten. Asla hiç bir derdi yokmuş gibi. Acaba ben nasıl uyuyordum ya da ben uyurken o beni incelemişmiydi? Ve bu adamın son görülmesi neden sabahtı!
Elimle saçlarına dokundum hemen sol gözünü açtı ve o çok sevdiğim gamzesini belirtti.

Şiş-MAN (TAMAMLANDI)Waar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu