Şiş-MAN (TAMAMLANDI)

Bölüm 41

Öncelikle kırk bir kere maşallah bize! Selamlar, saygılar hepinize. Ben iyiyim sürekli spora gidip geliyorum. Bacaklarım çok acıyor. Sırtım hele! Neyse beni boş verelim. Siz bölüme geçin şimdilik... Bir kaç güne bir başlık açacağım orada aklınıza takılan her her türlü soruyu soracaksınız bana özelden sorduğunuz soruları oraya bekliyorum anlayacağınız... Keyifli okumalar!

Ben seni varlığınla ben seni yokluğunla ben seni her durumda sevmişim,

Sen bunu görmesen de hakkını vermesen de ben senin kollarını vatan bilmişim...

***

Aparta geçip bir kaç saat dinlenmiştim. Yarın sınavım yoktu ve ben uzun zamandır kendime yapmayı hatırlattığım fakat asla yapamadığım şeyi yapmam gerektiğini hatırlattım. GİZEM'LE KONUŞMAK!

Çınar'ı nereden tanıyor? Çınar ve Barış nereden tanışıyor? Birbirlerinden neden nefret ediyorlar ve Gizem neden bana hiç bir şey açıklamadı? Yaklaşık iki aydır Çınar ile bir ilişki yürütmeye çalışıyorum ve göğsümdeki Barış sancısı neden bir türlü gitmiyor? Gerçi bunun Gizem ile pek alakası yok ama ben yine de sorayım.

Bakın kızıyorsunuz bana biliyorum ama bu nasıl bir duygu söyleyeyim. Çilekli süt gibi ya da kakaolu puding veya tarçınlı kek gibi. E ben size aşkın tarifini tabii ki yemeklerle yapacağım siz ne beklediniz ki? Barış'ı çilekli süt gibi seviyorum. Ama şunu da not olarak yazmak isterim çilekli sütü de çok içince midem bulanır. Aklınızda bulunsun yani.

Ah Barış... O esmer tenin o kusursuz sakalların ve o kambur sırtınla seviyorum seni. Dik yürümedikçe arkandan seslenmek istiyorum 'Dik yürü de şu koridor bir adam görsün!' ama yok adam illaki öne eğik yürüyecek. Boyu uzun olduğundan dolayı biraz eğiyor Barış kendini sanırım alışkanlık bu. Hastalık değil çünkü istediğinde çok dik durabiliyor. Ah boynunu öpmek istediğim, göğsünde dinlenmek istediğim adam. Ne yapıyorsan yap ne diyorsan de ama benimle ol. O güzel kokunu içime çekebileyim. O boynunda atan güzel damarı öpebileyim.

Yine aşka geldim Barış için. Kendime çok sinirleniyorum. Evet Çınar'a çok büyük haksızlık ediyorum farkındayım inanın bana, böyle olsun istemiyorum. Gerçekten Çınar'da çok düzgün, çok yakışıklı, adam gibi adam ama şu söz dinlemeyen kalbime onun adını işleyemiyorum. İki aydır mutlu muyum? Evet çok mutluyum! Kafam rahat, hemde çok. Çünkü Çınar'a güveniyorum. Yani o kız olayından sonra birazcık güvenim kırıldı evet ama gözlerinin içine baktığımda kötü bir şey yapmadığını anlamıştım.

Ben bunları düşünürken Gizem ile mesajlaşmış ve görüşme kararı almıştık. Kampüse çıkmasına gerek yoktu benimde çarşıda bir kaç işim vardı mesela bir kaç parça kıyafet almam lazımdı.

Minibüse binip çarşının yolunu tuttum. Bilin bakalım minibüste kiminle karşılaştım! BARIŞ! Sınavı falan mı vardı? Neden okuldaydı bu saatte? Beni görünce gözlerini kırptı. Bende küçük bir gülümseme gönderdim. Allah'ım yan yana oturmak bile kan basıncımı tepeye çıkarmıştı. Üzerimden Çınar'ın kokusu gitmeden Barış'ın kokusu yerleşmişti. O ne güzel bir boğazlı kazak insafsız çocuk? Lacivert mi o? Oy! Bir arkadaşıyla sohbet ederken içimden şarkı söylüyordum.

'Seni bana yazmış güzel Allah'ım.

Sevdim kime ne?

Olmuşum aşkından divane

Dönmüşüm deliye

Ne gelir elimden?

Karışılmaz ki kaderin işine