Şiş-MAN (TAMAMLANDI)

Bölüm 17

Şarkı: Özlem Tekin- Dağları Deldim. Keyifli okumalar!

    Görgülü bilgili olsun zengin olsun diye hiç işim olmaz. Benim keyfim yerinde. Magazin malı güllü dallı motorlar gibi. Koca aramıyorum ki oğlum ben bu şarkılar niye?

***

5 Gün Sonra

    Yatağımda gözlerimi açtığımda güneş yavaş yavaş beni rahatsız etmeye başlamıştı. Bu Çınar'la tanışmamız. Beni teşvik etmesi, beraber bir şeyler yaşamamız beni ruhsal anlamda çok yormuştu. Böyle bir hayatım yoktu ki benim. Daha sakin sessiz içimde Barış'ın aşkıyla yanıp tutuşan bir kızdım! 

Şimdi ise her sabah aklıma ilk gelen kişi Çınar oluyor. Çınar'da bir garip hatta bayağı bir garip. Spor sayesinde tanıştık ama tam 7 gündür yani doğum günümden itibaren spor yapmıyorduk. Gerçi ben yine de kendime verdiğim sözü tutmaya çalıştım. Hatta bunun için küçük bir liste bile yaptım. Gün içerisinde uyguladıkça tik atıyorum.

-Merdiven kullan.

-Çay içeceksen yeşil, kahve içeceksen şekersiz.

-Evden fakülteye iki kilometre deyip minibüse binme! Erken kalk yürü!

-Mutfağı meyve doldur.

-Her gün 2.5 litre su!

-Her gün yirmi dakika dans.

-Beyaz ekmekten vazgeç. Bol protein!

Bu şekilde hazırladığım bir kaç maddeli listem vardı. Sağlıklı yaşam listesi adı vermiş ve yaptıklarıma her gün işaret koyup bir madde daha ekliyordum. Hepsini aynı anda yapmaya kalkınca insan kendini yorgun hisseder. Yani dürüst olmak gerekirse ben ilk gün denedim olmuyor. Birini yapsam diğerini aman onu yaptım buna gerek yok derken buluyorsun. Gerçi benim fıtratım gereği biraz rahatımdır. Ya tabii ki yalan atıyorum. O kadar rahatım ki bu yaşta yüz yedi kiloya kadar çıktım. Yine kendime nasıl gömüyorum görüyorsunuz değil mi?

Sahi nerede kalmıştım. Yataktan kalkıp saate baktım 07:32 daha erken deyip geri yatmadım zaten göğsümde olan bu yorgunlukla uyumam imkansızdı. Eşofmanımı geçirip kafama şapkamı taktım. Hava gerçekten soğumuştu ekim ayının ortalarındaydık sonuçta. Kapıdan çıkmadan kulağıma kulaklığımı taktım ve gaza getirici müziklerle kendimi motive etmeye çalıştım. Ama yok Çınar gibi olmuyor. Sabahları beni kapıda beklediğini hayal ediyorum hep. Şu beş günde sadece iki kez onar dakika görüşebilmiştik. Spor için mesaj atmaya çekiniyordum. O her uyandığında günaydın mesajı atar ne yaptığımı sorar ve bir daha yazmazdı. O gece bana onları söyleyen adam şimdi bu haldeydi. Sanırım Verici'nin ipek gecelikleri işe yaramıştı...

****

Kampüse geldiğimde fermuarımı biraz daha çekip onunla yaptığımız gibi ısınmaya ve ardından koşmaya başladım. Sabah sabah bu ne duygusallık be kızım? Sonbaharda dökülen yapraklardan bile ağlar olduk. Sanırım bu yaşadıklarım hormonlarıma ağır gelmişti. 

Sakin ol tatlım diyerek kendimi telkin ettim. Ve bu sabah bir şey daha fark etmiştim. Onunla koşarken çabuk yoruluyordum. Ellerimi dizlerime koyup on saniye dinlendikten sonra tekrar koşmaya başladım. Kulağımda Özlem Tekin, Sertap Erener, Müslüm Gürses ve tabii ki Yıldız Tilbe çalıyordu. Ha birde Demet ablayı unutmayalım gözümü Günaydın Abla şarkısı ile açıyordum.

Koştum. Koştum. Koştum. Gözlerimden yaşlar akana kadar. Kendi hıçkırığımdan tıkanana kadar koştum. İyi ki ahiret var Verici orada ellerim iki yakanda olacak senin diyerek kendimi daha da üzdüm.