UYANIŞ

15K 926 187
                                    

Multimedia da Duru var. Nihayet 😊

Neden hala gelmiyordu?

Saat çoktan üçü geçmişti ve Egemen hala odaya dönmemişti. Ona bu kadar kızgın olabilmesi mümkün mü? Oysa reddedilen kendisiydi ve yine kötü olan da kendisiydi. Uyuz Egemen!

Düşünceleri birbirini kovalarken odanın kapısı açıldı. Duru sevinç ve heyecanla kapıya baktığında kalbine bir ok saplandığını hissetti.

Egemen kolunu kızın birinin omzuna atmış, öylece karşısında dikiliyordu.

"Sen daha uyumadın mı?"

"Hayır. Seni bekledim."

"Neden?"

"Şey.. Bir sebebi yok. Bekledim sadece."

"Bir daha bekleme. Bebek bakıcısına yada bir anneye ihtiyacım yok!"

Kükremesinden korkan Duru ister istemez yerinde sıçramıştı. O'nu ilk defa bu kadar öfkeli görüyordu. Ve ilk kez kendisine bu kadar bağırmıştı.

"Sen bu gece odanda kalabilirsin. Şimdi çık."

Şimdide kendisini odadan kovuyordu öyle mi? Peki bu ne demek oluyor? O kızla başbaşa...? Kısa bir müddet daha Egemen'in gözlerinin içine baktı. Gözyaşları neredeyse kendisini belli etmek üzereydi ki hızla odayı terketti. Egemen arkasından bağırdı.

"Sakın başka bir tarafa gideyim deme!"

Sıkıntıyla odasının kapısını kapattı. Bunu ona yapmaya mecburdu. Boşa ümitlenmesini istemiyordu.

"Bu o mu?"

"Neden bahsediyorsun sen Dicle?"

Kız gözlerini devirip kendisini yatağa bıraktı.

"Gayet açık. Aptal rolüne yatma. Ayrıca beni kullanman çok çirkin küçük kardeşim."

Egemen üzerindeki tişörtü çıkartıp yere fırlattı. Üzerine yeni kıyafetler alıp banyoya girdi. Hızlı bir şekilde duş aldıktan sonra üzerini giyinip odaya geri döndü.

Dicle elbisesini çıkarmış Egemen'in eşorfmanlarından birini giymişti. Ellerini göğsünde kavuşturmuş ayağıyla ritim tutar vaziyette Egemen'e bakıyordu. O şıllık Yeşim'den sonra Egemen'in ilk defa bir insana bu derece takıntılı olduğunu görüyordu. Normalde olsa işini görür, alacağını alır ve hakkında söylenenleri umursamazdı bile. Ama o kızı odadan çıkarttığından beri, hatta ve hatta bara gelip yanına oturduğunda bile onda bir tuhaflık olduğunu farketmişti.

"Neler oluyor Egemen?"

"Kuruntularını kendine sakla Dicle."

Egemen yatağa uzanmak üzere hamle yaptığı esnada Dicle kolundan tutup geriye büktü. Onunla normal yollardan konuşamayacaktı anlaşılan. Egemen'in kendisine karşı bir harekette bulunmayacağını biliyordu nasılsa.

"Dicle kafayı mi yedin sen? Beni rahat bırak lanet olası!"

Kolunu iyice bükünce dişlerini sıktı Egemen. Bir kıza vuracak değildi.

"Bana bak Egemen efendi! Bu sürtüğün hayatını yoketmesine asla izin vermem beni duyuyor musun!"

Keşke bir sürtük olsa işler bu hale gelmezdi.

"Dicle onun hakkında yanılıyorsun. O diğerleri gibi değil. Ayrıca aklında ne tür bir manyak düşünce varsa unutsan iyi edersin."

"Ben ne gördüğümü biliyorum Egemen. O kıza farklı bakıyorsun! Belki aşkla değil ama bir şekilde hayatında değeri var. Ben senin iyiliğini düşünüyorum burada. En sevdiğim kardeşimi kaybedemem. Bir daha olmaz..."

Karanlığın Prensleri "Günahlar Evi"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin