KÜLLER

9.3K 670 30
                                    

Hira öylece ayakta dikilmiş abisinin konuşmasını bekliyordu.

"Hadi ama bu kadar duygusal olma kardeşim. Bayan ben kimseyi umursamaz tavırlarına ne oldu?"

Zehir viski bardağını dudaklarına götürüp fondipledi ve ardından bir tane daha doldurmaya koyuldu.

"Ben değiştim. Bu hayatta değer vermeyi öğrenmemiz şeyler olduğunu gördüm."

"Aşk gibi mi mesela?"

Zehir'in alaycı konuşması Hira'nın sinirlerini iyice geriyordu.

"Senin gibi bir kızı ortada bırakıp kaçan biriyle aşkı tartısacak değilim."

Zehir anlamamış bir vaziyette suratına bakarken Hira ekleme gereği duydu.

"Dicle'den bahsediyorum hatırlayabildin mi onu?"

"Sen bu konuyu nereden biliyorsun?"

Hira sanki onun sorusunu duymuyormuş gibi devam etti sözlerine.

"Hayatın bir tesadüfü müdür bilinmez işte... O'nun Egemen'in kız kardeşi olduğunu biliyor muydun?"

Zehir elindeki viski bardağına bakmaya başladı. Bardağı parmakları arasında çevirirken Hira anlamıştı çoktan.

"A-ha tabiki de biliyordun. Muhtemelen onu Egemen'in veya benim yanımda gördün değil mi? Bunu ona nasıl yapabildin abi? Gerçiiii.... öz kardeşimizi saklayan bir adama neyi soruyorsam bende..."

"Bilmediğin konular hakkında bana laf çarpmaya devam et. Benim için bir sakıncası yok."

Onun bu umursamaz tavırları bazen canına tak ediyordu. Yanında duran sehpayı kaldırıp duvara fırlattı.

"Sen ne zaman bu kadar umarsız bir adam oldun böyle!"

"İşte bilmediğin başka bir mesele daha. Yanlışın var kardeşim...ben her zaman böyleydim."

"Sen....sen! Aaahhhh!"

Ellerini saçlarına geçirip dağıttı. Sanki bir duvara konuşuyordu da söylediği herşey ona çarpıp kendisine geri dönüyordu.

"Egemen'i alıp buradan gidiyorum sakın beni durdurmaya kalkmayın!"

Hira kapıdan çıkmak üzereyken Zehir önünü kesti.

"Başınızdaki belanın farkında değilsin hala! Sizi ancak biz koruyabiliriz. Öylece çıkıp gidemezsin."

"Benim buradan başka bir hayatım var abi. Zira Egemen'in de. İstesiğiniz de bu değil miydi? Şimdi neden hayatlarımızı elimizden almaya çalışıyorsunuz?"

Hira artık dayanamıyordu. Bir daha arkadaşlarını...Arat'ı göremeyecek olmasının acısı yüreğine bir hançer misali saplanmıştı.

Zehir ciddi bir ifadeye bürünüp neredeyse ağlamak üzere olan kız kardeşini izledi. Bu fikirden nefret edeceğime neredeyse eminim ama... Zehir kenara çekilip kardeşinin geçmesi için izin verdi.

"Pekala. Senin hergün o sulu gözlü suratını görmeye katlanamam. Babamı bana bırak."

Hira efkârından anında kurtulup duyduğu şeyin sevinciyle abisinin yanağına bir öpücük kondurdu.

"Sen birtanesin!"

"Yalaka."

Abisine gerçek bir gülümseme bahşedip koşar adımlarla odadan dışarıya çıktı. Zehir de hızla babasının yanına gitti.

°°°°°

Hira Egemen'in tutulduğu odayı hizmetlilerden öğrenip hemen yanına koştu. Odaya girdiğinde Egemen yatakta uzanmış hala baygın bir haldeydi. Yanına varıp onu uyandırmaya çabaladı.

Karanlığın Prensleri "Günahlar Evi"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin