after : so done with life

1.2K 218 33
                                    

1 Aralık | 17:43 - Okul
Olaydan 9 gün sonra.

Müdür yardımcısının odasının önündeki bekleme koltuklarında oturmuştum. Annemin takmam için zorladığı ama takmadığım atkımı kucağıma almış iplerini çekiştiriyordum.

Okuldan kaçmam ve öğretmene küfretmemden dolayı -ayrıca pek de temiz olmayan sicilim de dahil- ailem okula çağırılmıştı.

İkisi de çok gergin bir şekilde okula gelmişlerdi. Ne kadar kızacaklarını tahmin edebilsemde içimde hiç endişe yoktu. Sinirimi bozanları dövdüysem ne olmuş? Neden umursuyorlar? Kapıların arkasında para peşinde koşarken ufacık bir uyarı neden onları deli ediyordu?

Kapı açıldığında annem ve babam çıktılar. Kapıyı kapattılar ve ilerlediler. Annem bana bakmadan ilerlerken babam önümde durdu ve kenara koyduğum çantamı omzuna attı. Ayağa kalktığımda da sağ kolunu omzuma atıp yürümeye başladık. Omzumu eliyle ovalıyordu.

O an o kadar incinmiş hissettim ki ağlayacağım diye korktum ama yüzümde tek bir mimik bile oynamadı. Ruhum çekilmiş gibi hissediyordum.

Berbat bir şey yaptığımın farkına giderek daha çok varıyordum ve bu beni öldürüyordu.

"Bak evlat," diye söze başladı babam okulun koridorlarında ilerlerken. Hafifçe boğazını temizledi. "O olaydan sonra... sıkıntılar çektiğini biliyorum. Ama bunu okul hayatına yansıtmamak en iyisi." Sesi sakin ve anlayışlı çıksa da sinirleniyordum.

Her şey beni sinirlendiriyordu.

"Ayrıca bizimle daha fazla iletişim kurman gerektiğini kararlaştırdık. Duygularını içine atmak iyi bir çözüm değil, biliyorsun değil mi?"

Babamın kolunu omzumdan çekip ondan bir adım uzaklaştım. Yüzüne bakmadım. "Benim bir şeyim yok baba. Kızı tanımıyordum bile."

Okuldan soğuk havaya çıkarken babam bana şüpheyle baktı. "Ama sınıfta çok net konuşmuşsun. Bence aranızda bir ilişki vardı."

"Hayır yoktu. Siktiğimin senaryolarını uydurmayı bırakın." Sinirle konuştuğumda babam cevap vermedi. Ellerimle yüzümü ovuşturup arabaya binmeden önce babama baktım. "Üzgünüm."

Çantamı bana verdi ve dostça omzumu sıkarak gülümsedi. Bir şey demesine gerek yoktu. Bu yeterliydi.

Arabaya bindik ve eve ilerledik. Annem hala tek kelime etmemişti. Başım cama yaslı bir şekilde hızla geride bıraktığımız ağaçlara bakarken pencereye birkaç su damlası çarptı. Birkaç dakika sonra ise gök gürüldedi. Su damlaları hızlı bir şekilde yer yüzüne düşmeye başlayınca gözlerimi kapattım ve cama vuran yağmurun sesine odaklandım. Beynim çok doluydu ve bir türlü durgunlaşamıyordu.

Sanırım bir daha da durgunlaşamayacaktı.

TAPESWhere stories live. Discover now