tape 8 : request

1K 204 99
                                    

13 Aralık | 11:05 - Ev
Olaydan 21 gün sonra.

Ailem evden çıktıktan sonra kasetleri ve kulaklığı alıp aşağıya indim. Salondaki koltuğa bağdaş kurarak oturdum ve yumuşak minderlerin içine sinerek kulaklıkları başımın üzerinden geçirdim.

Kırmızı tuşa basarken gözlerimi kapadım.

"Bu kaset önemli bir kaset değil." SeoNeul'un sesi kulaklarımda doldu. Hafifçe öksürdü. Biraz duraksadı. Ardından devam etti. "Bu kasette senden iyilik isteyeceğim."

Gözlerimi açtım. İyilik mi?

Beni yüzümden öldüğünü açıklayan kasetlerde iyilik mi isteyecekti?

Şaka mı yapıyordu?

"Bir şekilde dediğimi yapmanı istiyorum. Evet, senden bir şey istemem çok küstahça. Sonuçta benden nefret eden bir çocuktan iyilik istiyorum."

Kulaklıkları duvara fırlatıp paramparça olana kadar tekmelemek istedim. Ondan nefret etmiyordum. Hiçbir bok bildiği yoktu ve bu her saniye sinirlenmemi sağlıyordu.

Fakat birkaç saniye sonra sakinleştim.

Ölü bir kıza sinirlenmek ne işime yarayacaktı ki?

"Sen daha okula gelmemişken, önceki sene bize kişisel kasa vermişlerdi. O kasa şu an kullanılmayan soyunma odasında Donghyuck."

"Kasaya ailem için bir mektup bıraktım. Benim için alıp onlara verir misin?"

Uzun süre sessizlik oldu. Sanki düşünmem için zaman veriyormuş gibi.

"Eğer gidecek olursan içindeki diğer eşyaları yakabilirsin. İstersen atabilirsin. Umurumda değiller. Sadece... sadece ailemi tek not yazmadan yüz üstü bırakamam."

Sesi boğuk geliyordu. Burnunu çektiğini duydum. Oturduğum yerde dikleştim.

Ağlıyordu.

O an o kadar kötü hissettim ki birkaç ay önce yaptığım gibi gidip kendimi boğmak istedim. Ellerimi saçlarıma daldırıp her bir tel kopana kadar çekmek, ses tellerim yıpranana kadar bağırmak istedim.

Ağlamasını istemiyordum.

"Eğer yapmazsan da anlarım, sonuçta bu kadar kaseti dinledikten sonra benden daha çok nefret ediyor olmalısın."

"Biri bana sana yaptığım gibi yapsaydı, o kişiden nefret ederdim."

"Sanırım bu yüzden kendimden nefret ediyorum."

Duraksadı. Hafifçe öksürdü ve devam etti.

"Kasanın şifresi 0105."

Doğum günü.

"Neyse, umarım aileme mektubu verirsin."

Ve bunlar kasetteki son sözler oldu. Bittiğini gösteren ince ve hafif cızlama başladığında kulaklıkları çıkardım.

Ayağa kalkıp elimdekilerle beraber yukarı kata çıktım. Elimdekileri yatağa bıraktım ve üzerime beyaz ince kazağımı, altıma da siyah dar pantolonumu giydim. Üzerime kahverengi montumu geçirdim. Anahtarlarımı ve telefonumu alarak aşağı indim.

SeoNeul'un son isteğini yerine getirmeliydim değil mi?

***

TASLAKLARA MARKHYUCK EKLEDİM AMA NE ZAMAN YAYINLARIM HİÇ BİLMİYORUM.


TAPESWhere stories live. Discover now