21 - Şirket

66.5K 2.1K 382
                                    

Uzun kahverengi saçlarım yavaşça suyun etrafında yüzmeye başladığında, bakışlarım banyonun tavanına asılı duran şaşalı avizeye saplanmıştı. Avizenin etrafında binlerce elması saymaya başladım. Burnumun ucu dışında bedenimin tamamını suyun dibine gömdüm, okyanusun dibine batmış bir gemi enkazı gibi hissediyordum. Suyun şefaflığı bütün çıplaklığımı gözler önüne sererken banyonun duvarında dolaşan gözlerimin ölü buharı sanki suyun sıcaklığını vurgulayan buhar ile birbirine karışıyor, git gide düğümler haline gelip yavaşça yukarı, tavana doğru yükseliyordu.

Şafak sökmüştü, sabah olmuştu, uyumamıştım, eve geldiğim gibi kendimi buraya sıcak suyun huzurlu kollarına bırakmıştım. Saçlarıma bakmasam da, gözümün kenarına batan siluetinden dolayı ettiği hareketin suyun içinde lirik dansını görebiliyordum. Saçlarım dışında hareket eyleminde olan hiçbir uvzum yoktu. Tıpkı kanı çekilmiş bir ceset gibi burada, bu jakuzinin içinde uzanıyordum.

Durgun bir su kadar ölü ve bulanık bakan gözlerimin şu an haresindeki deriye giydirdiği ifadeyi çok merak ediyordum. Bazen kendi mimiklerine yabancılaşan bedenim, öylece hareketsizdi.

Düşüncelerimin içine mavi bakışlar sızıp, tıpkı beyaz kağıda, kalemin ucuyla bastığınız an dağılan mürekkep gibi dağıtığında iki kaşımın arasına bir çukur oluştu ve yüzümün tamamını suyun derinliklerine gömdüm.

Suyun ne kadar dibinde kaldım bilmiyorum ama su yüzeyine çıktığımda derin bir nefes alarak boş bakışlarımı karşımdaki boydan aynaya çevirdim. Pencere arkamda kaldığı için ayna yansımasından pencerenin görüntüsünü bulanık görüyordum. Pencereden yayılan loş ışığın etrafa toz parçaları uçuşuyordu, banyo şuan hafif grimsi bir renkteydi.

Dizlerimi suyun içindeki karnıma doğru bükerken, su etrafa saçıldı ve o yarattığım küçük dalgaların şakırtısını dinledim. Islak dizlerimi suyun  üstünde kalan göğüslerimle yasladıktan sonra kollarımı bacaklarımın etrafından doladım ve yüzümden, saçlarımdan, kirpiklerimden sular cisimle akarken bir süre hiçbir şey yapmadan öylece dün olanlar birer birer zihnimde bir film şeridi gibi geçti.
Ateş neden her yerden karşıma çıkıyordu ve benden ne istiyordu? O kesinlikle çok tehlikeliydi bunu defalarca kez görmeme rağmen neden yanımdayken kendimi güvende hissediyordum ondan uzak durmam gerekirken sürekli yanımda olmasını istemek delilikten başka birşey değildi.

Şimdi banyodan çıkmış aynanın karşısında saçlarımı kurutuyordum. Dünün yorgunluğunu üzerimden atmak oldukça rahat hissetiriyordu. Saçlarımı kurutuktan sonra sabah yürüyüşü hiç fena olmaz diyerekten kuruladığım saçlarımı sıkı bir at kuyruğu şeklinde topladım, el kremiyle ellerimin üstünü nemlendirdikten sonra üstüme siyah, içinde de mavi rengi olan yarım spor atleti giyip, altına da siyah deri bir tayt giydim, tayt normal taytlardan biraz daha dardı ama içindeyken çok rahat hareket edebiliyordum. Beyaz spor ayakkabılarımı da giyip kullaklığımı telefonumla birlikte elime alarak odadan çıktım.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
ACIMASIZ  [ TAMAMLANDI ]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin