Üçüncü Göz (SY)

5-Ölüler nerede?

Bu bölüm yeniden düzenlendi

Kendime geldiğimde, çevremde kimse yoktu. Avlu bomboştu ve üstadı gördüğüm yerde kan izi bile olmadığını fark ettim. Birileri üstadı ve kardeşleri taşımış diye düşündüm ve Tenzin'in bedenini alıp almadıklarını kontrol için odaya girdim.

Oda boştu, yerde kan izi yoktu. Oysaki dostumun yarasına bastırırken, her yerin kan içinde kaldığını görmüştüm. Ne kadar zaman kendimde değildim ki hem ölüleri kaldırıp hem de etrafı temizleyecekleri zamanları olmuştu.

Acaba CIA mi diye düşündüm. Bir dostumun söylediği gibi "Her şeyin altından CIA çıkar."

"Yok artık o kadar da değil" dedim kendi kendime "başımıza taş düşse, CIA meteorun yörüngesini değiştirdi o yüzden düştü diye onlardan bilecektik."

Ben bu saçma düşüncelerle odanın ortasında dururken, solumda bir hareket algıladım. O yöne bakınca siyah bir gölgenin hareket ettiğini fark ettim. Hızla kalkarak arkasından koştum, avluya çıktığımda etrafıma baktım ama kimse yoktu.

Nereye gitmiş olabileceğini düşünürken, astral seyahatimde karşılaştığım kâbusların çevremi sardığını gördüm. Dünya'ya nasıl geçtiklerini bilmiyordum ama tehlike çanlarını susturmaya çalışarak, Tenzin'in yaptığı gibi üçüncü gözümü kullanarak onları yok edecek bir ışık çıkarmaya çalıştım.

Aniden ışık parladığında başardım diye sevindim ama gölgeler hiç etkilenmemiş gibiydi. Garip bir şekilde, yüzlerini görmediğim halde hepsinin güneş gözlüğü taktığını fark ettim.

"Güneş gözlüğü mü?" diye düşündüm. Olayın saçmalığından beynin uyuşmuş ve isyan bayrağını kaldırmıştı.

"Tamam, sakin olalım" dedim kâbuslara. "Bu gerçek olamaz, sanırım rüya görüyorum" der demez, aklıma kâbus görebiliyor olacağım geldi.

"Kâbus görüyorum, uyanmalıyım" diye kendi kendime telkinde bulundum. Tenzin'i düşünerek güç toplamaya çalıştım. "Uyan!" diye bağırdım.

Gözlerimi açtığımda anne ve babamın odasının ortasında dikildiğimi ve bir kâbusun omzumu tuttuğunu fark ettim. Tenzin'in yaptığı üçüncü gözden ışık çıkarma olayını bir kez daha denedim. Bu sefer etrafımdaki tüm gölgeler yok oldu.

Odama dönmeyi ve uyanmayı istiyordum. Odama dönüp bedenimin içine girdim. Terliklerimi bile giymeden Tenzin'in odasına koştum.

Tıpkı kâbusumdaki gibi yerde yatıyordu. Tek farkla; yüzünde huzur vardı ve sağ salim uyuyordu.

-DEVAM EDECEK-