28. Bölüm

12.9K 1.5K 890
                                    

Umut kapıyı açmış bize kınayan bakışlar atarken biz ise ona sinirle bir şekilde bakıyorduk. Hepimizin ödü patlamıştı resmen. Hem adamlar gitmişler miydi acaba? Onların ne işi vardı ki burada?

"Siz kaçmıştınız ne ara geldiniz buraya?" dedim şaşkınca.

"Kaçmadık." dedi Umut. "Para olmadığı fark edince erkenden başladık işe."

"Zeki çocuk." dedim.

Sefa saçımı tutup çekince yüzümü buruşturup eline vurmaya çalıştım. "Bırak saçımı!" dedim zorla da olsa.

"Hep sen bağırdı diye açtı kapıyı!" dedi Sefa.

"Ben mi bağırdım?!" dedim şaşkınca ve ellerimi uzatıp saçını tuttum. "Duygu bağırmıştı bir kere!"

İkimiz birbirimizin saçını çekerken onlar da durmuş bizi izliyorlardı. "Bence ikisi de ruh hastası." dediğini duydum Berfin'in.

"Asıl ruh hastası bu serseri!" dedim saçlarını çekip kafasını eğerken.

"Ah!" diye bağırdı bu hareketim karşısında. "Sensin ruh hastası kızım!"

Sonunda ikimizde ellerimizi birbirimizin saçından kurtardığımızda elimi hemen kafama götürerek kafamı ovuşturdum. "Karnım ağrıyor." dedi Berfin.

"Biraz daha dayan Befo." dedi Ozan. Bunları uzaktan gören biri sadece arkadaş sanardı. Aşk bunların yanından bile geçmezdi. Vallahi kimse kusura bakmasın böyle daha iyiydi.

"Kaçalım buradan." dedi Duygu.

"Ozan, yalnız sen bana içeride dayadın, fark etmedim sanma." dedi Sefa.

"Lan dayasam sana mı dayarım?" dedi Ozan. "Tövbe yarabbim."

"Kime dayarsın?" diye sordu Berfin.

"Kimseye dayamam. Günah günah. Ne dayaması?" dedi Ozan.

"Haklı." dedim.

"Lan bu kimin saçları?" dedi Sefa ellerine bakarken. Hepimiz ona şaşkınca ve anlamayarak bakarken telaşla bize baktı. "Allah'ım kimin bu saçlar? Ben ne hâllere düştüm böyle?"

"Sen ciddi olamazsın?" dedi Mert.

Sefa birden eski hâlini alıp ellerini birbirine sürttü ve hiçbir şey olmamış gibi ciddi davranmaya başladı. "Bu sefer imaj yerle bir oldu desene!" dedim üzüntüyle fısıldarken.

"Hemde nasıl." dedi alt dudağını ısıran Sefa. "O yüzden iki hafta görüşmeyelim."

Kafamı salladığımda ikimizde farklı yerlere geçtik. Karşımda masum bir çocukmuş gibi duruyorken gülmeden edemedim. Gözlerini devirip alnına vurdu. Bizimkiler kendi aralarından konuşurken onlara bakmaya başladım.

"Agam siz neden kaçtınız ki bu adamlardan?" diye sordu Emrah.

"Hacı, biz bunlarla geçen kavga ettik." dedi Ozan.

"Ee?"

"Ya ne ee? Adamları dövdük işte."

"Tamam da onların burada ne işi var?"

"Bizi görmeye gelmişler, hesabı ödeyeceklermiş."

"Cidden mi?"

"Arkadaşlığımızı burada bitirelim bence. Ben böyle devam edemem."

"Boşandık mı yani?"

"Sonra boşanın bence. Cidden bu adamlar sizi tanır mı acaba?"

"Bilmem, deneyelim mi?"

LİSE SAKİNLERİ SERİSİWhere stories live. Discover now