LİSE SAKİNLERİ SERİSİ

İkinci Kitap-50. Bölüm

Selam gençlik!

Oyları ve yorumları unutmayın lütfen.

Keyifli okumalar...

~~~~~~~

Elimdeki günlüğü sıkı sıkı tutarken apartmana girdim ve yukarı çıkmaya başladım. Zili çaldığımda kapıyı Samet açtı. Kafasını okşayarak içeri girdim. Telefonumla Sefa'yı arayıp odama girdim.

"Biliyorum, çok özlüyorsun beni!"

"Ya ya! Öyle." diyerek dalga geçtim.

"Ne oldu?"

"Okuduktan sonra geri getiririm." diyerek konuştum.

"Gerek yok." dedi. "Çöpe at."

"Neden?"

"Okumadım hiç, okumakta istemiyorum." 

"Peki." dedim ve yüzüne kapattım. Onu tekrar aradım ve açmasını bekledim. Aklıma gelen saçma soruyu sormam gerekiyordu. Sorunu cevabını bilsem de böyle sorulara deli olurdu.

"Yarabbi sabır ver." diyerek açtı. "Engelliyorum."

"Dur, sorumu sorayım sonra engelle."

"Tamam, sor." dedi bıkkınca. "Gelecek olan saçma sorunuz şu an dinleme altında! Buyurunuz!"

"Daha önce hiç birini öptün mü?" diye sordum.

"Çok düşündün mü? Allah'ım birde matematikçinin sorduğu soruları saçma bulurdum! Beterin de beteri varmış!" Söylenmesine güldüm. "Öpmedim."

"İyiymiş." dedim, gülümserken.

"Bundan sonra da öpmeyi düşünmüyorum." dedi. 

"Neden öpmeyi düşünmüyorsun?"

"Kızım ben sana her dokunduğumda Allah'tan af diliyorum." dediğinde ister istemez gülümsemiştim. Böyle olması beni daha çok kendine çekiyordu. 

Bir kez daha aşık oldum...

-----

Kıyafetlerimi değiştirip bir şeyler atıştırdıktan sonra odama girmiştim. Yatağıma oturmadan annem girdi odaya. "İki saate çıkıyoruz evden." 

"Niye?" diye sordum.

"Geçen sefer babanın arkadaşı gelmişti ya bize, onlar akşam yemeğine davet etti." dediğinde annem kafamı sallayıp onu onayladım.

Melihlere gidiyorduk. Melih olmasaydı gitmezdim gerçekten. Kıyafetlerimi değiştirip altıma kot pantolonumu üzerime de beyaz sweetimi giyindim. Saçlarımı tarayıp yatağa oturmuştum ki Emir girdi odaya.

"Abla pantolonuma biraz ütü vursana. Ben duş alacağım." dediğinde kafamı salladım ve yataktan kalkıp odamdan çıktım.

Annemin odasına girip ütü masasını çıkardım ve Emir'in azıcık kırışmış olan siyah pantolonunu ütüledim.

"Kızım ütüyü çıkarmışken Samet'in de gömleğini ütüle. Tulumunu giyecek." dediğinde annem, kafamı salladım.

Evren, o günlüğü okumama karşıydı resmen. Gömleği de ütüledikten sonra ütüyü fişten çıkarıp annemin odasından çıktım. O anda kapı çalınca kendi odama girmeden kapıyı açmaya gittim. Kapıyı açtığımda karşımda Melih'i görmeyi beklemiyordum.

"Melih?" dedim şaşkınca. Okul kıyafeti hâlâ üzerindeydi. Sanırım eve gitmemişti.

"Bize geliyormuşsunuz." dediğinde kafamı salladım. "Yeliz abla söyleyince rotamı çevirip hemen buraya geldim. Seni erken götüreceğim. Hem markete uğramamız gerek. Bilirsin ya, hiç anlamam."