10.Bölüm | V

2.2K 213 130
                                    

Cavetown 

Talk to Me

*

Noel tatili bitmiş, öğrenciler Hogwarts'a geri dönmüştü. İlk haftanın sonuna geldiklerinde artan S.B.D. dersleri ile Weasley ikizleri şimdiden derslerden sıkılmıştı. Her fırsatta arkadaşları Violet Black'in eline kitapları tutuşturup beraber kütüphanenin yolunu tutuyorlardı. Anneleri tıpkı babaları gibi Sihir Bakanlığında çalışmaları için baskı yapmaya başlamıştı bu tatilde, bu onların en son istediği şey bile olmadığı için biraz tuvalet patlatmak yerine çalışmaları gerektiklerini anlamışlardı.

Öte yandan Violet aşırı yorulmuştu. Kütüphane çalışmalarının yanı sıra arkadaşlarından gizli bir şekilde köşe bucak quidditch çalışıyordu. Haftanın sonunda Ravenclaw ile maçları vardı ve büyük bir fark atarak kazanmalarını sağlayacak kişiydi takım da.

Maçın olduğu günün sabahı mutfakta iki arkadaşı ile kahvaltısını yaptıktan sonra onlarla derse girmek yerine yakındaki yatakhanesine girdi. Odasında Terrence Higgs'in kendisi için ayarladığı quidditch formalarını giydi, süpürgesini aldı ve sahanın yolunu tuttu. Terrence son taktikleri konuşmak için ilk dersin olduğu sırada takımdaki herkesi soyunma odasına çağırmıştı. Takımın geri kalanının Violet ile tanışacağı ilk seferdi aynı zamanda.

Duvarın arkasında beklerken Terrence'ın onu içeri çağıracağı zamanı bekliyordu. Takımın birkaç yakınmasını da duymuştu ama Terrence hepsini terslemişti.

"İçeri gelebilirsin Black." Terrence'ın arkasından içeri girerken elindeki süpürgesini sıkı sıkı tuttu. "Cidden mi Higgs? Salazar, kaptanlığı sana bırakmamalıydım." diye mırıldanmalarını duydu Marcus Flint'in.

"İşte yeni arayıcımız, millet." Fakat kimse onu takmadı. Flint ve ikisini geçen diğer dört üye Violet'in önünde dikildi. Hepsi süpürgesine bakıyordu. "Bu gerçek mi?" diye sordu içlerinden Montague (formalarından soyadları görünüyordu) hülyayla süpürgeye bakmaya devam ederken. Violet hepsinin sorusuna sabırla cevap verdi. Terrence aralarından geçip yanına geldi. Kolunu omuzuna attığında Violet önce ona sinirle bakıp sonra kolunu itti. Terrence gözlerini devirdi. "Violet gayet iyi bir arayıcı. Onu tatilde epey çalıştırdım. Ateşoku dışında da bu işte iyi."

Bletchley güldü. "O para salağı Malfoy çocuğundan iyidir." Takım onu onayladı. Marcus Flint gözlerini kısarak, "Draco da bize bir sürü maç kazandırdı. Herkesin sorusu şu olmalı aslında-" Violet'in önüne geldi. "Küçük Black, Gryffindorları tekrar yenmemizi sağlayabilir mi? Arkadaşları Gryffindordayken pek sanmam."

"Açıkçası Flint, ne düşündüğün umurumda değil." Bütün takım Violet'e baktı. Hepsinin bütün konuşmalarına naif naif cevap vermişti bu sert çıkışmayı beklemiyorlardı. "Oyun ve arkadaşlık tamamen ayrı şeylerdir. Seneye burada bile değilsin ve artık kaptanda değilmişsin. Bu yüzden sadece çeneni kapatıp oynasan?"

Takımdaki herkes sessiz kalmıştı. Flint 'hıh' gibi bir ses çıkardı. "Bu maçta göreceğiz marifetlerini Küçük Black." Ve soyunma odasından çıktı. Violet diğerlerine baktı. "Bu her zaman böyle mi?" diye Marcus'un gittiği yolu işaret etti. Hepsi kafalarını salladı. Terrence ofladı. "Böyle terslik çıkaracağını biliyordum zaten. Boş ver onu Violet. Hadi son bir antrenman yapalım. Maçtan sonra bakarız ona biz."

-----

"SNİTCHİ, SLYTHERİN'İN YENİ ARAYICISI VİOLET BLACK YAKALADI SAYIN SEYİRCİLER! MAÇI YÜZ DOKSANA YİRMİ SLYTHERİN KAZANDI!" Lee Jordan'ın sesi sahayı doldururken Slytherin takımı yeni Arayıcıları'nı kutluyorlardı. Hatta Montague ve Bletchley onu omuzlarına almayı bile teklif etmişlerdi. Violet gerek olmadığını söyleyip onları reddetmişti.

Violet BlackDove le storie prendono vita. Scoprilo ora