49.Bölüm | VII

514 60 85
                                    

Ruelle

War Of Hearts

*

"Bu kahvaltıları özlemişim." dedi Violet neşeyle Remus'a. "Kimse senin gibi güzel kahvaltı hazırlamayı başaramıyor, Aylak."

"Ben de kahvaltılarda olmanı özlemişim, Violet. Baban geç kalkıyor. Kendi başıma olmaktan sıkılmıştım." Kaşlarını kaldırıp indirirken, "Kreacher var bir de. Arada söylenerek geliyor. Dinlemesi sıkıyor bir süre sonra." İkisi de güldü.

Remus'un sıktığı portakal suyundan bir yudum daha aldı. "Bugün çocuklarla Diagon Yolu'na gidip bakacağız. Belki biraz temizlik yaparız."

"Molly sinirlenmeyi bıraktı demek. Onlar için sevindim." Yemeğin devamında yanlarına hala uykusundan tam uyanamamış Sirius katıldı. Gözlerini açmayı reddediyor, saçını kaşıyıp sıcak çöreklerden yiyordu. "Sen mi yaptın, hayatım? Leziz olmuş." Bunu derken Violet'e bakıyordu yine de Remus'tan bahsettiğine emindi. Sadece gözlerini açmak istemiyordu.

Violet güldü. "Aynen baba, harika yaptığımı biliyorum." Sirius tek gözünü açtı. "Ay, bu tarafta sen mi oturuyordun? Alışkanlık işte." Bu sefer iki gözünü de açıp yanındaki Remus'a baktı. "Harika yapmışsın hayatım." Yemeğine devam ettiğinde Violet tekrar güldü. Remus ise utanıp teşekkür etti.

Bu tablo, işte bu tablo Violet için mutluluğun tanımı sayılırdı. Harry eksikti ama onun da güvende- en azından hasarsız olduğunu biliyordu. İçinden gülümsedi. Bu anda kalmak için her şeyini verirdi.

Yemekten bir süre sonra giyindi. Diagon Yolu'na gitmek için sabırsızlanıyordu. Oraya daha önce hiç gitmemişti. Okul için alınması gerekenleri hep Remus ya da Bayan Weasley almıştı. Kendisi hiç gitme şansına erişememişti. Evden çıkmadan önce Sirius ve Remus'a el salladı, akşam eve geç gelebileceğini söyleyerek çıktı.

İlk önce Çatlak Kazan'a gitti. Ardından Diagon Yolu'na geçtiğinde nefesinin kesildiğini hissetti. Kesinlikle büyüleyici bir yerdi. Büyük Büyücü Aktarı'ndan Eeylop'un Bin Bir Çeşit Baykuş Dükkanı'na dair bir sürü dükkan vardı. İlerideki Flourish ve Blotts'un kitapların alındığı yer olduğunu biliyordu. Okul kıyafetlerinin Madam Malkin'in Her Duruma Göre Cüppeler'den alındığını da biliyordu. Kaliteli Quidditch Eşyaları... Çeşit çeşit kitapçıların yanında Madam Primpernelle'in Güzellik Salonu'na uğramayı aklına not etti.

İkizlerle buluşmak için anlaştığı Florean Fortescue'nun Dondurma Dükkanı'na girdi. "Bir naneli-"

"Bir naneli, bir çikolatalı, bir tane de karamelli dondurma." dedi kapanmakta olan kapıyı tutup içeri girmekte olan Weasley ikizleri. "Merlin Violet, sağır falan mı oldun? Bizi duymadın mı?" Violet kafasını iki yana salladı. Fred sırıttı. "Cadde nefesini kesmiş. Dondurmaları alalım sana dükkanın yerini gösterdiğimizde uçacaksın."

Dondurmalarını alıp oturmadan geri çıktılar. Dükkanlar arasında yürürken alabilecekleri ve yapabileceklerini konuştular. Büyük Gringotts Bankası'nın önünde George, Violet'in gözlerini kapattı. Violet bitmek üzere olan dondurmasını düşürmekten saniyelerle kurtuldu. Fred almıştı. "Gred, hayvan hayvan hareketler sergilemesene kızın üzerinde."

"Ya sürpriz yapacağız ya." Knockturn Yolu dönüşüne kadar kızın gözlerini açmadı. Büyük bir önünde durdu. Binanın önden görünüşünü ikizlerin de ilk görüşüydü. Şapka çıkaran turuncu saçlı, mor takımlı bir büyücüydü ve yaptırırken bu kadar güzel gözükeceğini tahmin etmemişlerdi. Onun dışında fazlasıyla ışık alan, bol pencereli bir binaydı. George, Violet'in gözlerini açtı. "Nasıl ama?"

Violet BlackWhere stories live. Discover now