28.Bölüm | VI

1.1K 93 242
                                    

Coldplay

Yellow

*

Sabah kapının sert sert çalınma sesiyle uyandı. Yatakta ağır ağır oturma pozisyonuna geçerken saçlarını kaşıdı. Yanına baktığında gördüğü sevgilisi ile gülümsedi. Eğilip yanağına küçük bir öpücük kondurdu ve üstüne pikeyi örttü. Hava soğuktu, hasta olmasına gerek yoktu. Kapı tekrar çalındı ama bu sefer yumruklar ileydi. "Hadi be abi! Uyanın artık bir bavul aldırtmadınız, hayır siz de kahvaltıyı kaçırıyorsunuz salaklar." Cedric'in oda arkadaşı olan Vance'in sesi ile gözlerini devirdi. Uyuz oluyordu bu çocuğa. Yerdeki elbiselerine baktıktan sonra Cedric'in dolabına yöneldi. Bir tişört aldıktan sonra bulabileceği en küçük şortu aradı. Violet çok zayıf birisi olmasa da Cedric'in şortu ona bol geldiği için sıkı sıkı düğümler attı.

Kapıyı açacakken yataktan gelen kıpırtılarla oraya döndü. Cedric uyanmıştı ve çok neşeli gözüküyordu. "Günaydın." dedi kalktığı gibi Violet'i öperken. Onları ayıran Vance'in sesi oldu. "Uyumayı ya da başka şeyler yapmayı kesin artık! Dört kişi durduk sizi bekliyoruz."

"Daha çok beklersin." dedi Cedric ayrıldıklarında. Yerden Violet'in elbisesini alıp katladı ve ona uzattı. "Kahvaltıda buluşuruz tamam mı? Hemen geliyorum."

Slytherin yatakhanesine giden yolda elbisesini taşırken mutluydu. Harika bir gece geçirmiş, sabah sevdiği adamın salak arkadaşları yüzünden uyanmış olmasına rağmen onun yanında uyanması bile mutluluk sebebi olmuştu. En alt kata inen merdivenlerden inerken mümkünmüş gibi daha da gülümsedi. Bugün eve gidecek olmasına rağmen her şey çok güzeldi.

Zindanların önüne geldiği zaman şifreyi söylemek için kapıya eğildi. Kapı içeriden açıldığı zaman ise olduğu yerde kaldı. Karşındaki gördüğü kişiyle şok geçirecek gibiydi. "HARRY!? SENİN BURADA NE İŞİN-" Harry eli ile ağzını kapattı. "Biraz daha bağır sesin Kovuk'tan duyulmamış."

Violet onun elini ittirdikten sonra elleriyle yüzünü sildi. "Niye dokundun şimdi sen bana? Kim bilir neler yaptın gece?"

"Bunu sen mi diyorsun?" dedi parmağı ile elbisesini göstererek. "İkimizde neler yaptığımızı bilebiliyoruz ve birbirimizi görmemiş gibi yapabiliriz. Ve lütfen, Sirius'a bundan bahsetme."

"Bana uyar." Harry kafa sallayıp merdivenlere doğru yöneleceği zaman kolunu tuttu. "Yani... Malfoy mu? Cidden mi?"

"BİZİ YAPAN SENSİN!?" Harry kaşlarını kaldırdığında omuz silkti. "Yine de ne bileyim... Malfoy yani... Hangi-"

"Sorularına cevap vermeme kararı aldım." Kolunu çekip giderken Violet arkasından bakakaldı. Gerçekten de Harry ile Draco'nun bu kadar uyacağını düşünmemişti... Yani düşünmüştü ama bu kadar çabuk değil. "Bugün de diyordum Malfoy cazibesi gibi varlığından şüphe edeceğim şeylere inanmam lazım diye, cidden oldu." dedi kızlar yatakhanesine doğru gitmek için içeri girerken.

-----

"Harry nerede? Uyandığımda odada yoktu. Hatta ben çıkarken bile yoktu. Tuvalete girdi de düştü mü?" dedi Ron, abilerine bakarak. Fred imayla, "Biz de tüm gece Harry'nin mesanesini takip etmiştik."

"Tuvalete düştü mü de çıkarmadık. Kalsın orada diye." tamamladı ikizini George. Ron gözlerini devirdi. "Güzel, zaten bir o ve siz kalmıştınız beni dinleyen-"

"Günaydın." dedi masaya oturan Violet. Çantasını yanına koyduktan sonra tabağına yemek koymaya başladı. "Ee, ne konuşuyordunuz?"

"Ron'un bahtsızlığını. Ne bu neşe?" dedi Fred.

Violet BlackWhere stories live. Discover now