Yirmi Birinci Bölüm

145K 9.7K 1.9K
                                    

Çağan Şengül - Seni Kaybettim

Merhaba.

Oy vermeyi unutmayın. Yorumlarınızı bekliyor olacağım 💐

 Yorumlarınızı bekliyor olacağım 💐

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

💫

Hasret gidermem gereken bir kadın var.

Nutkum tutulmuşcasına gözlerimi Savaş'ın koyu bir tona bürünmüş olan ela göz bebeklerine diktim. Gür kirpiklerinin gölgelediği etkileyici bakışlarına eklenen büyüleyici sözleriyle zihnimi alabora etmişti. Sözlerinin efsunu tüm bedenimi çepeçevre sarmıştı.

Kalbim göğüs kafesimden sıyrılarak boğazıma tırmanmış, sanki nefesimi kesmek ister gibi şiddetle çarpıyordu. Şayet kaburgalarımın güçlü prangalarına takılmasa onun avuçlarına düşecekti.

Savaş Asrın beni her gün yeni bir yenilgiyle kendine bağlıyordu. İşin kötü yanı bu yenilgilerden hoşnut olmaya başlamıştım.

Meltem Hanım'ın -Hazal'ın annesi- sesiyle içine girdiğim muazzam an bir anda iğne batırılmış balon misali söndü.

"Annenin bu ilişkiden haberi var mı Asucuğum? Malûm kendisi askere, polise kız vermem diye tutturmuştu,"

Size ne!

Odaya girdiğimden beri gıkı çıkmamış olan Hazal annesinin sözlerinden cesaret alarak kibirli bir bakışla, "Canan teyzenin haberi yoktur belki de annecim. Asu kafasının dikine gitmeyi sever, bilirsin," deyip kollarını göğsünde kavuşturdu. Neydi şimdi bu saçma gösteri! Beni ne kadar tanıyorlardı da hakkımda böyle keskin hükümler verme cesareti gösteriyorlardı.

Sert bir yüz ifadesi takınarak ciddiyetle sordum. "Bana göz dağı mı vermeye çalışıyorsunuz?"

Meltem Hanım pişkince karşılık verdi. "Annenle yaşadığınız tatsızlığı herkes biliyor. Aileni tüm mahalleye rezil etmişsin, sana yol yordam gösteren yok belli ki,"

Nasıl bu kadar geri kafalı olabiliyorlardı!?

Savaş aniden araya girerek sertçe konuştu. "Sizi ilgilendirmeyen konularla ilgili fikir beyan etmeyin!"

O an tepemin tası attı. Hiddetle üzerlerine doğru yürüdüm. "Size ne?" dedim sesimi yükseltirken. "Benim hayatım, benim kararım! Derdi size mi düştü!"

"Meltem," dedi Nagihan teyze uyarıcı mahiyette. "Bu şimdi burada konuşulacak konu mu?"

Ancak o Nagihan teyzeyi duymamış gibi yeniden bana yüklendi. "Okumuş öğretmen olmuşsun ama büyüklerine karşı ne saygı var ne edep! Aklın bir karış havada ki annen pervane oluyor etrafında, yazık." dedi kınayıcı bir tavırla.

"Aklı başında bir insanım ben. Kiminle görüşüp görüşmeyeceğime karar verirken annemin düşünceleriyle hareket etmem. Sizi ilgilendirmeyen konularda fikir beyan etmemenizi öneririm. Siz benim saygımı ve edebimi sorgulayacak en son insansınız! Kendi ailenizle ilgili meseleleri kurcalayın. Bir başkasının hayatına burnunuzu sokmayın!"

155 POLİSİYEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin