Yirmi

3.8K 338 105
                                    

Bölüm şarkısı: Motion - Never do

.

.

.

.

.

Kimseyi küçümseyecek kadar büyük değilsin.

Çünkü gün gelir; Küçümsediğin her şey için

önemsediğin bir bedel ödersin. 

.

.

Deniz hanım elindeki çantasını sıkıca tutarak şirketin otomatik kapısından geçti. Ona doğru gelen takım elbiseli genç kadın hızlıca onun yanında bitti. "Deniz Karatay değil mi?"

Deniz hanım dik duruşundan hiçbir şekilde taviz vermeden sadece başını evet anlamında salladı. Takım elbiseli genç kadın onun sert duruşundan pek konuşken biri olmadığını anlamıştı. Oysaki kendisi çok konuşkan biriydi. "Ben Eda, Kenan bey şu an toplantıda bu yüzden size odasına kadar ben eşlik edeceğim." Deniz hanım tekrar başını tamam anlamında salladıktan sonra Eda'yı takip etmeye başladı. Beraber koridordan geçerken Deniz hanım sanki herkes ona bakıyormuş gibi hissediyordu. İnsanların ona baktığı filan yoktu ama sürekli bu baskı altında büyüdüğü için çekingen bir hali vardı. Yine de dik duruşunu bozmadı. Artık o da aşması gereken konular olduğunun farkındaydı. Eda takım elbisesinin ceketinin iki yanını düzelttikten sonra asansörü çağırmak için düğmeye bastı. Konuşmamak için kendini ne kadar tutsa da bunu başaramıyordu. Deniz hanıma doğru döndü. "Toplantıları bitmeye çok yaklaştı. Şimdi bu sabah saatinde ne toplantısı diyeceksiniz ama Kenan bey bu konularda çok titizdir. Hangi konu diye soracak olursanız da hemen açıklayayım, köy okullarına şirketimizin yeni ürünlerinden göndermeyi planlıyor. Tabi bazı küçük pürüzler çıkıyor ama onlarla da Erdem bey ilgileniyor."

Deniz hanım hafifçe kaşlarını çattığında yüzünde Kartal'ın ifadesine benzer bir ifade oluşmuştu. Eda'ya doğru konuştu. "Erdem de mi burada?"

"Evet, Erdem Güven bu şirketimizin müdürü. Kenan bey ise Ceo'su. Yani anlayacağınız aslında şirketti ki çoğu işten Erdem bey sorumlu."

"Anlıyorum" dedi Denize hanım, derin bir nefes alıp verdi. "Erdem, biz gençken de çok çalışkan biriydi."

"Erdem beyle de mi arkadaşsınız?"

"Arkadaşlığımız çok kısa sürdü ama arkadaş olduğumuz kısa bir dönem oldu."

"Erdem bey sizin Türk kahvesi sevdiğinizden bahsetti. Sizi odaya götürdükten hemen sonra bir kahve ikram etmemi söyle."

Asansörün kapısı yavaşça açıldığında Deniz hanım, Erdem beyin bu düşüncesine gülümsemişti. İkisinin arasında hiçbir sorun yoktu ama Deniz hanım, Erdem beyin Kenan beye olan aşkını her zaman farkında olmuştu.

Eda heyecanla Deniz hanıma eşlik ederken içindeki enerji yüzüne yansıyordu. Deniz hanım ona kısa bir bakış attığında saçlarının ne kadar güzel olduğunu düşündü. Acaba ne tür bir bakım yapıyordu da bu kadar sağlıklı görünüyordu saçları? Eda hızlı birkaç adımda Deniz hanımdan önce odaya ulaştı onun için kapıyı açarken yüzünde bir gülümseme vardı. Kapıyı yavaşça açtı. "Buyurun efendim"

Deniz hanım onu kırmak istemediği için kısaca teşekkür etti. Büyük odanın içine girdiğinde en son karşılaşmayı beklediği kişi ile karşılaştı. Şaşkınlık ile "Şebnem!" dedi.

LADİN - BXBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin