10 | KAYIP BİR GEÇMİŞ

472 44 9
                                    



LEKELİ | SİYAH


Bu sabah evde yine yalnızdım. Eliz hanım söylediği üzere akşama gelecekti. Sabah Okan'a ve Aras'a yalnız kalmak istediğimi belirtip ev temizlemeye giriştim. Bu ev benim değildi ama Eliz ve Buğra'dan fazla kullanıyordum.

Özellikle Eliz'in odasını temizlerken her yeri kurcaladım. Yine odasında kayda değer bir şey bulamayıp homurdandım. Arkamda bağırıp duran süpürgenin sesi başımı şişirdiğinde kapatmak için arkamı dönecektim ki, ben dönmeden kendisi kapandı. Elektrikler mi kesilmişti? Fatura işlerine hiç bakmıyordum. Ne kadar berbat bir arkadaş olduğumun örneği de böylelikle hayatımın her yerinde karşıma çıkıyordu.

Elektriği kontrol etmek için döndüğümde Eliz'i gördüm ve bir çığlık attım. Beklenmedik insanlar konusunda bildiğim tek şeyi yapıp ayaklarına baktım ve şükrettim. Başka bir vaka kaldıramazdım.

''Özür dilerim.'' Kaşları havada, süpürgeye bakıyordu.

Elimi kalbime koyup ritmini kontrol ettim. ''Ses verebilirdin Eliz.''

Omuz silkti. ''Ev mi süpürüyorsun, yoksa bir şey mi arıyorsun?''

"İkisi de sanırım." Yalan söylemeyecektim.

''Ne bulmak istiyorsun?'' Sesi o gece yaptığımız kavgayı andırıyordu. O gün olduğu kadar boş.

''Sence biliyor muyum?''

''Aradığını inkar etmiyorsun yani?''

''Eliz evet.'' Dedim elimi havada sallayarak. ''Yalan söylememin ne anlamı var? Aramızda yeteri kadar yalan dönmüyor mu zaten?''

Derin bir nefes aldı ve telefonunu çıkartıp ve ekranda bir mesaj açtı. Sedat'tan gelmişti. Eliz'in babasının can düşmanı. Eliz'in babası Faruk Amca pek tekin bir adam değildi. El altından iş yürütürdü ve genellikle fazla para kazanabilmek için insanlara yalan söylerdi. Sedat, bir defasında Faruk Amcayla iş yapmıştı. Otuzlarının başında bir adamdı ve fazla işkolikti. Faruk Amca, Sedat'la bir iş yapıp onu kandırmış; bayağı bir para almıştı. Böylelikle iş ciddiye binmeye başlamış ama Eliz sayesinde aralarında ki mesele kapanmıştı. Eliz ve Buğra kendi hesaplarında ki paranın çoğunu Sedat'a vermiş ve borç silinmişti. Babasının bu hareketi Eliz ve Buğraya yeni bir dost kazandırmıştı aslında. Şimdi de görünen o ki Faruk Amca, yine Sedat'a sarmıştı. Eliz'in sinirlerine acıyordum doğrusu. Aile konusunda o da benim gibi şanssızdı.

''Babam Sedat'ın şirketine adam sokmuş. Sedat bunu öğrenince bana haber verdi. Ben de apar topar gittim ve babam hakkında yasal işlem başlattık. Ceza almadı ama Sedat'ın şirketine bir daha bulaşamayacak. Onunla ilgili herhangi bir şeye de. Beni çağırmasının nedeni de ne yapacağını bilememesiymiş. Eğer kendisi babamı şikayet etseydi aramızın açılacağını düşünmüş. Benden onay alınca rahatladı. Anlayacağın, yine babamın arkasını ben topladım.''

Benden bunu neden saklamıştı ki? Çok normal bir şeydi.

''Bana neden anlatmadın?''

''Aras'ın ortadan kaybolmasına zaten üzülmüştün. Bir de bununla başını şişirmek istemedim." Aklıma yatmadığı için ifademi bozmadan yüzüne bakmaya devam ettim. ''Özür dilerim. Bir daha saklamak yok.'' Dedi. Nedense fazla tanıdıktı bu söz. Güldüm. İroniye bakarsak; asıl sır saklayan bendim. Hem de en büyüğünden.

Lekeli SiyahOnde histórias criam vida. Descubra agora