48 | AKILSIZIN OYUNU

104 7 4
                                    



LEKELİ | SİYAH



🦅



Andaç dışarıda Dan ve diğer adamla konuşurken hızlıca durum değerlendirmesi yaptım.

Anahtar yerinde duruyordu. Kapıları kilitleyip hızlıca yan koltuğa geçersem-

Ben düşünmeye kalmadan oturduğum koltuğun yanındaki kapı açıldı ve bir adam inmem için başıyla işaret etti. Andaç beni yeteri kadar tanıyordu. Sanırım hamlelerim önceden tahmin edilebilirdi.

İkisinin yanına geldiğimde gözüm Andaç'ın üzerindeydi. Her an bir şey yapabileceğini düşünerek tetikte bekledim. Bu sözde taraf beni inandırmamıştı. Andaç'ın kesinlikle bir planı vardı. Asla Kartal'ı satmazdı.

"Haberi yok sanırım." Dan dudaklarına yansıyan belli belirsiz gülümsemeyle bana baktı. Gözlerimi kısarak Andaç'a bakmaya devam ettim.

"Olsa da bir şey değişmeyecek." Telefonundan bir şeye baktıktan sonra cebine koydu. "Hızlı olmamız gerekiyor. Yarın akşam harekete geçeceğiz."

"Acelen ne Andaç? Tadını çıkartalım."

Andaç pek modunda değil gibiydi "Süreci ben yöneteceğim."

"Tamam." Ellerini kaldırdı ve teslim oldu. "Ne diyorsun?"

"Silah deposunu boşaltacağız. Başında Görkem var, Aykut'un hazırladığı sistemi de biliyorum. Ona uygun bir şema yapacağım." Siktir. Söylemesene! "Vardiya değişimlerini not edeceğim. Hızlı davranırsak Görkem'i yanıltırım ve işimiz kolaylaşır-"

"Şşş!" Andaç'ın koluna var gücümle vurunca yüzünü buruşturdu. "Saçmalama..."

"Adelya bize zorluk çıkartacak."

Andaç, Dan'i onayladı. "Bunu en başında söyledim."

"Andaç sıçtırtma! Hala bekliyorum bir şey yapmanı!"

"Sana kolay gelsin." Dan sırıtarak onun omzuna vururken Andaç sıkıntılı bir ifadeyle bana baktı.

"Başka yolu yok."

Acaba bunu ne için demişti?

Beni bayılttığı için mi, yoksa Kartal'a ihaneti için mi?

🦅

Mükemmel bir sabah.

Sabaha kadar duvarı seyretmeli gecenin ardından Andaç kafasını içeri uzatarak beni kontrol etti. Derin bir nefes alıp onu görmemezlikten geldim. Dün gece boynuma saplanan iğneyle bayıltılmıştım ve bu hiç hoş değildi. Kartal'a haber uçurma imkanım da yoktu. Herkesi geçtim Andaç'ı aşamazdım. Tam bir şeyler düzelecek gibiyken Andaç nasıl güzel sıçmıştı ama... Beklemediğin yerden gelmesi çok doğruydu.

Hala mantıklı gelmiyordu.

"Biraz konuşalım mı?"

Ona bakmadan düz duvarı izlemeye devam ettim. Bu rengi kim seçmişti? Dan biraz olsun zevkli birisine benziyordu. Bu renk hiçbir stil sahibinin tercihi olamazdı.

Biz renkli hiçbir şeyi sevmeyiz ki.

Senin de sevmediğini bilmiyordum.

Ben, senim aptal.

Lekeli SiyahWhere stories live. Discover now