Kimse Sağ Çıkmaz (Tamamlandı) (Kısım 1 - Kısım 2)

Bölüm 21 - Asıl Haber

Yine ve yeniden ben... Şarkıyı mutlaka dinleyin, mutlaka, mutlaka, mutlaka... :D

'Bir karar verdim yardım eder misin?' sorusu ile Ceren kaşlarını havalandırsa da usulca başını sallamıştı.

'Kılık değiştireceğim, peruk, giyim tarzı, hatta konuşmam bile. İngiliz aksanı ile konuşacağım, sadece gözlerim aynı kalacak. Bütün bunları tek başıma yapabilirim ama beni bu hastanede bir çalışan olarak gösterebilir misin ona?'

'İstersen özel hemşiresi bile yapabilirim tatlım.'

'Hemen yapalım. Ben, ben böyle uyuduğunda görmek istemiyorum sadece onu.'

'Peki, bir saat zamanımız var, hadi gel, ilk önce gerekli alışverişleri yapalım.' Ceren'in de desteği ile iki kadında çıkmıştı yoğun bakımdan. Ceren'in kiraladıkları arabaya yerleşip kısa sürede a'dan z'ye alışveriş yapmışlardı. Hastaneye tekarar döndüklerinde ise Ceren biraz kavga ile olsa da Liam'a kabul ettirerek Hera'nın Aren'le ilgilenen bir hemşire olarak gösterilmesini sağladı.

'Madem özel hemşiresin ismin ne senin? Bilmem gerek öyle değil mi?' Aren'in kıstığı gözleri ile soru sorması üzerine Hera derin bir nefes aldı.

'Alexia efendim.'

'Daha önce görmüş gibiyim seni.'

'Sanmıyorum, göreve yeni başladım.' Aren usulca başını salladığında kız tebessümünü gün yüzüne çıkararak odayı terk etmişti. Bir haftadır Aren resmen onunla uğraşıyordu. Durmadan soru soruyor, yetmezmiş gibi bana birini hatırlatıyorsun ama kim olduğunu hatırlamıyorum diyordu. Kız uzatılan tepsi ile kendine geldiğinde hızlıca alıp tekrar odaya girmişti.

'Aren bey yemek yemeniz gerek' diyerek sehbaya tepsiyi yerleştirdiğinde ise adamın çatık kaşları ile karşı karşıya kalmıştı.

'Canım istemiyor.'

'İyileşme sürecinde iken yemeniz gerek. Ceren hanım özellikle uyardı, yemediğiniz taktirde zorla yedireceğim.'

'Alexia, yemek istemiyorum dedim. İnan bana Ceren hanımı da seni de şuraya gömecek kadar toparlandım.'

'Dilediğinizi yapabilirsiniz Aren bey ancak ben bu yemeği size yedirme mecburiyetindeyim.'

'Pazarlık yapalım.' Aren'in meydan okurcasına olan gülüşünden sonra Hera'nın kaşları havalanmıştı.

'Ne-ne gibi bir pazarlık?'

'Beni öpersen bende yemek yerim.' adamın cümlesi Hera'nın kaşlarının çatılmasını sağlamıştı. Hani bu adam bir tek kendini öpmüştü. Şimdi bir haftadır tanıdığı bir hemşirenin öpücüğü ile yemek mi yiyecekti.

'Saçmalamayın lütfen Aren bey.'

'Saçmalamıyorum çok ciddiyim.'

'Kız arkadaşınızın bundan hoşlanacağını sanmam, sizin kalbiniz yok mu?' kızın çıkışı ile Aren tek kaşını havalandırdı.

'Benim kız arkadaşım falan yok, hadi ama naza çekilecek ne var, altı üstü bir öpücük.' Hera kendi içinde çoktan kavgaya tutuşmuştu bile. Adamın yanında olayım derken başka kadına yönlendirdim diye düşünürken kafayı yiyecekti.

'Mümkün değil Aren bey, lütfen yemeğinizi yiyin.'

'Bir öpücük, sonra yemek.'

'İster yiyin ister yemeyin Aren bey.' Hera dolan gözlerini saklamak için hızla adama arkasını dönüp kapıya ilerlemeye başladı. Kapıyı araladığında ise duyduğu cümle ile olduğu yere çakılmıştı.

'Cidden senden başkasını öpebileceğimi mi düşündün Hera?' dolu gözlerinden bir damla yaş dökülürken dudaklarındaki tebessüm de geri gelmişti.

'Hatırlıyorsun' kız mırıldanarak adama yüzünü döndüğünde Aren derin bir nefes alıp gülümsemeye başlamıştı.

'O perukla bu odaya adım attığın dakikadan beri. Gözlerini gördüğüm ilk saniye başıma saplanan ağrı seni bana getirdi.'

'Ama, ama neden söylemedin?'

'Belki sıkılır gidersin diye umut ettim. Ama dibimde iken daha fazla uzak kalmana katlanamazdım.'

'Gitmemi mi istedin? Aren bunu direk söylesen giderdim.'

'İstemedim. Umut ettim. Çünkü, çünkü sen bana zarar verebilecekleri tek noktasın Hera. Sana zarar gelmesindense bıkıp gitmenin daha iyi olacağını düşündüm.'

'Bıkıp gitmeyeceğim hiç aklına gelmedi mi?'

'Gidiyordun?' diyerek adam kızın arkasındaki açık kapıyı işaret ettiğinde Hera kaşlarını daha çok çattı.

'Aptal adam ne gitmesi. Kırıldım. Sadece kırıldım. Ne kadar ben olsam da başka kadının seni öpmesini istedin.'

'Çünkü başka kadın olarak beni öpmeyeceğini biliyordum.' Birden içeri giren Ceren ile kadın şaşkınlıkla baksa da gözleri bir an Hera'yı bulmuştu.

'Alexia, bir sorun mu var?'

'Onun Hera olduğunu biliyorum Ceren.' Aren'in sesi duyulduğunda Ceren kaşlarını anında havalandırdı. Ne yani anlamış ve kızı üzmüş müydü?

'Sen nasıl bir öküzsün ya, kız bir haftadır nazına oynuyor, sırf seni sevdiği için sen tuttun videodaki kızın o olduğunu anladığın için üzdün mü? Cidden öküzsün Aren.'

'Aaa... Yeter. Siz oyun oynarken iyi de ben hatırladım diye mi kötü oldum. Onun Hera olduğunu zaten biliyordum ve onun sevgisi kadar benim kalbimde de ona karşı bir sevgi var.'

'Hatırladın mı?'

'Yaklaşık bir hafta önce Ceren.'

'Ve bunu söylemedin.'

'Oyun oynadınız.'

'Açıklamaya bak.'

'Sana da açıklama beğendiremiyoruz.'

'Sadece Hera'yı mı hatırladın peki?'

'Hayır, hayatımda olan her şeyi, sadece ilgilendiği için sesim çıkmadı o kadar.'

'Aren Rollas bir kadın onunla ilgilendiği için bir haftadır hastanede yatıyor.' Ceren alayla gözlerini kıstığında adamın atağı da gecikmemişti.

'Ayrıca o piç herifi yataktan çıktığım an tekrar dövmem gerektiğini de hatırladım.' Aren'in cümlesinden sonra Liam odaya daldığında bakışları hepsinde gezmişti.

'İyi piç lafının üzerine gelirmiş' hırlar ses tonu ile ayaklanmaya kalktığında Hera ne olduğunu anlamadan Ceren adamın üzerine onu yitmiş ardından Liam'ı da kapıdan dışarı yiterken kendide çıkarak kapıyı çekmişti. Hera onu tutan adamla tekrar göz göze geldiğinde Aren'in yavaşca peruğu tuttuğunu fark etti. Usulca çekip saçlarından ayırdığında Hera dikkatle ona bakıyordu.

'O hemşireyi hiç sevmedim. Benim sevdiğim kadın bu.'