Bölüm 32 - Kan Kızılı

145K 4.7K 437
                                    

İkisi de ergenlik şarkımdır hala dinlerim hala dinlerim. Allahım... Müzik zevkim varmış o zamanlar... Size de mutlaka öneririm...

Derin bir nefes alıp ahşap kapıya bir kaç kez vurduğunda içerideki ayak sesleri de gittikçe yaklaşmıştı. Kapı sonunda gıcırtı ile aralandığında kızın gözleri loş ışığın arasındaki Aren'i buldu.

'Güzelim.'

'Nefesim' Hera mırıldanarak kaşlarını havalandırdığında adam yamuk bir gülümseme ile içeriyi işaret etmiş ardından Sencar'a başını sallayarak onay verip gitmesini sağlamıştı. Hera sakin ama meraklı gözlerle içeri girdiğinde derin bir nefes aldı. Ufacık girişde sadece lambader yanıyordu ama evin diğer kısımlarında ışığın oldu bir hayat yokmuş gibiydi. Bakışları ardından kapıyı kapatan adama döndüğünde onun içten tebessümüne karşılık vermişti.

'Gel bakalım hatun.' mırıldanarak kızın elini tuttu bu kez Aren. Hera gözleri ile etrafa baktığında ışığın olmadığını görünce tekrar adamın gözlerine dönmüştü.

'Yukarı çıkalım.' diyerek Aren merdivenlerin başındaki bir düğmeye bastığında her basamağın altındaki loş yansımalar da merdivenler belli etmişti. İkisi de sakin adımlarla devam ederken Aren geldikleri kattan tekrar merdivenlere dönerek eliyle yukarıyı işaret etti bu defa. Kızın bakışları şaşkında olsa yanındaki adamın gülümseyişi ile çıkmıştı basamakları bir bir. Her adımında mum ışıklarının yansıması kendini belli etmeye başladığında Hera kaşalrını havalandırıp adama döndü.

'Sen daha Aren Rollas'ı tam anlamıyla tanıyamadın güzelim.' adam şakağına dudakalrını bastırıp son basamakları da çıktığında Hera da haliyle onunla tırmanmıştı. Koskoca terasın her santimine yerleşen mumlara iyice göz attı kız. Bakışları masayı bulduğunda şaşkınığı bir kat daha artmıştı. Bu adamın bu kadar süre ortadan kaybolması bunlara mı bağlıydı yani. Kendi kendine güldü kız, Aren Rollas bu kadar uzun sürecek işlerle uğraşacak bir adam mıydı ki?

'İlk kez benim yaptığım şeyleri tadacaksın ve ben bu konuda egolaman bir insanım. Kimse elime su dökemez.' Aren'in cümlesinden sonra Hera büyümüş gözlerini adama çevirdiğinde onun ne oldu bakışını da görmüştü.

'He-hepsini, yani bütün bunları sen mi yaptın?'

'Müstakbel karıma başka biri yemek veya hazırlık yaparsa onun kemiklerini kırarım. Tamam mumları çocuklarla beraber yaktık ama sonuç olarak fikir benim.' Hera gülümseyerek adamın boynuna sarıldığında Aren'in anında kaşları çatılmıştı. Ne vardı canım bunda, altı üstü bir kaç mum bir kaç yemekti. Bu kadar çok sevineceği bir şey yapmamıştı ki.

'Ama bu kadar mutlu olacağını akıl edemedim.' kızın kulağına fısıldayarak belini sardığında Hera usulca ayrılmıştı ama Aren hala kızın belini bırakmamıştı. Kız adamın yüzünü avuçları arasına alarak gözlerine baktı bu defa.

'Benim için düşünmen bile güzel. Yani sadece düşünseydin bile mutlu olurdum.'

'Sen niye büyütüyorsun ki yaptıklarımı Hera'm. Sen benim umudum, gücüm, sevdam olmuşken bir kaç mum veya yemek çok hafif şeyler.' diyerek kızın dudaklarını örttükden bir kaç saniye sonra geri çekilmişti.

Kimse Sağ Çıkmaz (Tamamlandı) (Kısım 1 - Kısım 2)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin